Zekat emrinin bu denli önemini yazarken etrafımıza bakmadan edemiyoruz. Müslümanlar imanları sebebiyle Ehl-i Beyt gönüllü olarak infaka koşmalıdırlar. Müslüman devlet idarecileri de Müslümanları zekat verecek derecede yükseltmelidir. Bu da millet ve devlet olarak kalkınma ve kuvvet bulma demektir.
Bu yönü ile Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in 'Milli Ekonomi Modeli', 'Sosyal Devlet Milli Devlet' isimli eserleri üniversitelerimizde ders kitabı olarak okutulmalıdır.
Zekat verenler çoğaldıkça, mal canlanacaktır. Üretim artacaktır.
Allah Resulü'nün beyanı ile, 'Veren el olmak?'
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, veren el yapmak istiyor. Bu, duaya talip olmaktır. Bu, Allah'ın rızasıdır. Ümmetin kurtuluşu ve şerefidir.
Aziz Karaca'da işaret etti. Bir ayet-i kerime var. 'Onlar zekat vermek için çalışırlar.' (Müminun, 3).
Zekat vermek için malın olması, paran olması gerekir. Zekat verecek kadar güçlü olun demektir. Allah Resulü fakirliği yermiş ve şöyle buyurmuştur:
"Allah'ım! Ben küfürden ve fakirlikten Sana sığınırım."
Bir adam şöyle arz etti: "Bu ikisi denk midir?"
Peygamber şöyle buyurdu: "Evet!"
İmam Ali (a.s), oğlu Muhammed b. Hanefiyye'ye şöyle buyurmuştur: "Oğlum! Fakirliğe düşmenden korkarım. Ondan Allah'a sığın; çünkü fakirlik, dini noksanlaştırır, aklı şaşkınlığa düşürür, düşmanlığa sebep olur." (Nehc'ul-Belağa, 319. Hikmet)
Ehl-i Beyt fakirliği yaşam tarzı edinenleri kınamıştır. Bir lokma bir hırka anlayışı dine konulmuş bir bidattir. (Gülden Özgül Topçu, ilgili yazı).
Sadaka vermenin fazileti:
Taberani'nin rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Resûlullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
"Kul malım malım der. Kulun malı ancak üçtür:
1- Yiyip yok ettiği,
2- Giyinip eskittiği,
3- Sadaka verip (ahret için) sakladığı.
Bunlardan başkası ya dünyada iken elden çıkıp gider, veyahut öldüğünde insanlara terk eder."
Sizden hiç biriniz yoktur ki, Allah onunla, aralarında tercüman olmaksızın konuşmasın. Kul sağ tarafına bakar, ahret için takdim ettiği amelinden başkasını göremez. Önüne bakar. Önünde ancak yüzüne çarpan cehennem ateşini görür. Siz cehennem ateşinden bir hurma parçası kadar olsa da (sadaka vermekle) korunun."
"Sizden biriniz bir parça hurma ile olsa da yüzünü Cehennem ateşinden korusun."
"Suyun ateşi söndürdüğü gibi, sadakada hataları yakar.
Ey Ka'b, haram ile gelişen et ve kan cennete girmez, ona cehennem daha layıktır.
Ey Ka'b, insanlar iki zümre olarak gelirler. Biri kendini çözmek için gelir ve kendini kurtarır. Kimi de kendini helak edecek şekilde gelir.
Ey Ka'b, namaz Allah'a yaklaştırır. Oruç bir kalkandır. Sadaka ise suyun ateşi söndürdüğü gibi hataları yakar yok eder."
"Sadaka Allah'ın öfkesini dindirir, son nefeste imansız gitmekten korur." (Kalplerin Keşfi, İmam-ı Gazali).
Resûlullah (s.a.v) buyurdu: "Bir dirhem sadaka yüz dirhem sadakayı geçti."
Biri sordu: "Ey Allah'ın Resulü, bu nasıl olur?"
Resûlullah (s.a.v) buyurdu: "Adamın çok malı olur, onun bir kenarından yüz bin lira alır, tasadduk eder. Bir adam da vardır ki, elinde iki lirası vardır. Onun birini sadaka olarak verir."
"Senden bir şey isteyeni reddetme. Tırnak kadar bir şeyle olsa bile."
"Kendi gölgesinden başka hiçbir gölge bulunmadığı gün Allah, yedi kişiyi kendi gölgesinde gölgelendirir. Onlardan biri de sadaka verip onu gizleyen, hatta sağ elinin verdiğini sol eli bilmeyen kişidir." (a.g.e.) (Buradaki sadakadan murat nafile sadakalardır. Zekâtların açıktan verilmesi daha makbuldür. Daha önce bahsi geçti)
Bu yönü ile Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in 'Milli Ekonomi Modeli', 'Sosyal Devlet Milli Devlet' isimli eserleri üniversitelerimizde ders kitabı olarak okutulmalıdır.
Zekat verenler çoğaldıkça, mal canlanacaktır. Üretim artacaktır.
Allah Resulü'nün beyanı ile, 'Veren el olmak?'
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, veren el yapmak istiyor. Bu, duaya talip olmaktır. Bu, Allah'ın rızasıdır. Ümmetin kurtuluşu ve şerefidir.
Aziz Karaca'da işaret etti. Bir ayet-i kerime var. 'Onlar zekat vermek için çalışırlar.' (Müminun, 3).
Zekat vermek için malın olması, paran olması gerekir. Zekat verecek kadar güçlü olun demektir. Allah Resulü fakirliği yermiş ve şöyle buyurmuştur:
"Allah'ım! Ben küfürden ve fakirlikten Sana sığınırım."
Bir adam şöyle arz etti: "Bu ikisi denk midir?"
Peygamber şöyle buyurdu: "Evet!"
İmam Ali (a.s), oğlu Muhammed b. Hanefiyye'ye şöyle buyurmuştur: "Oğlum! Fakirliğe düşmenden korkarım. Ondan Allah'a sığın; çünkü fakirlik, dini noksanlaştırır, aklı şaşkınlığa düşürür, düşmanlığa sebep olur." (Nehc'ul-Belağa, 319. Hikmet)
Ehl-i Beyt fakirliği yaşam tarzı edinenleri kınamıştır. Bir lokma bir hırka anlayışı dine konulmuş bir bidattir. (Gülden Özgül Topçu, ilgili yazı).
Sadaka vermenin fazileti:
Taberani'nin rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Resûlullah (s.a.v.) buyuruyor ki:
"Kul malım malım der. Kulun malı ancak üçtür:
1- Yiyip yok ettiği,
2- Giyinip eskittiği,
3- Sadaka verip (ahret için) sakladığı.
Bunlardan başkası ya dünyada iken elden çıkıp gider, veyahut öldüğünde insanlara terk eder."
Sizden hiç biriniz yoktur ki, Allah onunla, aralarında tercüman olmaksızın konuşmasın. Kul sağ tarafına bakar, ahret için takdim ettiği amelinden başkasını göremez. Önüne bakar. Önünde ancak yüzüne çarpan cehennem ateşini görür. Siz cehennem ateşinden bir hurma parçası kadar olsa da (sadaka vermekle) korunun."
"Sizden biriniz bir parça hurma ile olsa da yüzünü Cehennem ateşinden korusun."
"Suyun ateşi söndürdüğü gibi, sadakada hataları yakar.
Ey Ka'b, haram ile gelişen et ve kan cennete girmez, ona cehennem daha layıktır.
Ey Ka'b, insanlar iki zümre olarak gelirler. Biri kendini çözmek için gelir ve kendini kurtarır. Kimi de kendini helak edecek şekilde gelir.
Ey Ka'b, namaz Allah'a yaklaştırır. Oruç bir kalkandır. Sadaka ise suyun ateşi söndürdüğü gibi hataları yakar yok eder."
"Sadaka Allah'ın öfkesini dindirir, son nefeste imansız gitmekten korur." (Kalplerin Keşfi, İmam-ı Gazali).
Resûlullah (s.a.v) buyurdu: "Bir dirhem sadaka yüz dirhem sadakayı geçti."
Biri sordu: "Ey Allah'ın Resulü, bu nasıl olur?"
Resûlullah (s.a.v) buyurdu: "Adamın çok malı olur, onun bir kenarından yüz bin lira alır, tasadduk eder. Bir adam da vardır ki, elinde iki lirası vardır. Onun birini sadaka olarak verir."
"Senden bir şey isteyeni reddetme. Tırnak kadar bir şeyle olsa bile."
"Kendi gölgesinden başka hiçbir gölge bulunmadığı gün Allah, yedi kişiyi kendi gölgesinde gölgelendirir. Onlardan biri de sadaka verip onu gizleyen, hatta sağ elinin verdiğini sol eli bilmeyen kişidir." (a.g.e.) (Buradaki sadakadan murat nafile sadakalardır. Zekâtların açıktan verilmesi daha makbuldür. Daha önce bahsi geçti)
Feyyaz inanç / diğer yazıları
- İnsanı bilmek insanca davranmak / 09.06.2019
- Eski Boğaziçi'nden Türkiye'ye baktım? / 30.06.2017
- Dini, menfaate alet etmek / 29.06.2017
- Çok şükür bayrama eriştik / 24.06.2017
- Elveda yâ Şehr-i Ramazan / 23.06.2017
- Zekât kimlere verilmez? / 22.06.2017
- Kadir gecesine erişmek / 21.06.2017
- Zekât kimlere verilir? / 20.06.2017
- Zekat kimlere, nelerden verilir? / 19.06.2017
- Bir hatırlatma ve sadakanın fazileti / 18.06.2017
- Eski Boğaziçi'nden Türkiye'ye baktım? / 30.06.2017
- Dini, menfaate alet etmek / 29.06.2017
- Çok şükür bayrama eriştik / 24.06.2017
- Elveda yâ Şehr-i Ramazan / 23.06.2017
- Zekât kimlere verilmez? / 22.06.2017
- Kadir gecesine erişmek / 21.06.2017
- Zekât kimlere verilir? / 20.06.2017
- Zekat kimlere, nelerden verilir? / 19.06.2017
- Bir hatırlatma ve sadakanın fazileti / 18.06.2017