Yeni nesil çocuklar, hem çok şanslılar, hem de çok şanssızlar. Şanslı oldukları konular daha fazla olmasına rağmen yine de bir türlü mutlu olamıyorlar.
Anne ve babalarına her istediklerini yaptıran çocuklar, doyuma ulaştıklarında tüm aile ve arkadaş çevresine mutsuzluklarını yansıtıyorlar.
Küçük yaşta futbol okulu veya bir futbol takımı alt yapısına götürülen çocuklara, bir de en güzel ayakkabı ile en güzel malzemeyi alan veliler kısa zamanda kendilerini de inandırdıkları 'çocuğum hemen yıldız olacak' yanılgısına kapılıp, çocuklarına da ailem yıldız olacağımı söylüyor bunu hemen yapmalıyım baskısına girip başarısız olduğunda psikolojik problemler yaşatıyor.
Halbuki haftada iki gün birer saat antrenmanla bunların başarılamayacağını bilen veliler çocuklarını da neden böyle bir mecburiyete iterler aklım almıyor.
Bu, çocuğum yıldız olacak fikrine zamanla kendisini de inandıran veliler bunun aksi olunca da hayal kırıklığına uğrayıp çocuklarını da kendilerine karşı mahcup duruma düşürürler.
Şimdi soruyorum burada suçlu iyi olduğuna inandırılıp gerçeği göremeyen çocukta mı, yoksa bu yanlış fikri kendisine ve evladına inandıran velilerde mi?
Oysa toplumumuzda az sayıda olan sorumluluk sahibi aileler gibi; çocuğuna iyi bir sporcu olmanın ilk kuralının disiplinli, algılama yeteneğinin gelişmesi için derslerinin de iyi olması, sporcu ve toplumsal ahlakının iyi olması ve en önemlisi çok çalışmasının gerekliliğini anlatsalar hem çocuklarının bilgisayar başında geçirdiği zamanın ne kadar zararlı olduğunu tabii gerekli zamanın dışındaki zaman biriminden bahsediyorum, takım halinde yani takımdaşlık duygusunun gelişimini sağlıklı bir vücut yapısının olacağını, tüm bunların yanında en önemlisi hızlı düşünme, çevre kontrolü, vücut ritmi, öngörü yeteneğinin yüksek olması gibi bireysel yeteneklerinin çok gelişeceğini anlatsalar ne kendilerini ne de çocuklarını hayal kırıklığına uğratırlar.
Çocuklar ilk önce okullarında başarılı olmaya teşvik edilmeliler. Okullarında başarılı olan çocuklar futbolda da başarılı olacak diye bir kaide yok.
Ancak çocuk bilmeli ki futbolda başarısız olsa bile okul hayatı devam edecek sonunda hayatta çok iyi bir yerlere gelecek şansı olacak. Tam tersine bir aile çocuğunu tamamen futbola adapte ederse, aksi bir durumda çocuğunun tüm hayatını alt üst eder.
Bir bilgisayar, bir telefon, bir marka ayakkabı ve istediğinde anne ve babasından fast- food koparan yeni nesil çocuklar ne kadar şanssız olduklarının farkında değiller.
Eskiden durum daha farklıydı mahalle aralarında oyun oynamak için boş alanlar vardı ve ailelerin çocukları hakkında fazla bir kaygısı olmuyordu.
Sabahtan akşama kadar oyun oynayan çocuklar sadece susadıklarında ve acıktıklarında evlerine giderlerdi tabii o zamanlarda suç oranı şimdiki gibi tavan yapmamıştı.
Fast-food yeme şansları hiç yoktu. Oyun durduğunda ekmeğin üstüne salçayı sürdün mü anneleri, onlardan mutlusu yoktu.
Oyun grubu çocuklarının velilerine hiçbir külfeti yoktu, buna rağmen mutluydular keza velilerinin de onlara verebileceği fazla bir şeyleri yoktu.
Teknolojileri yoktu, ellerinde sadece Allah'ın bahşettiği doğa vardı onu da doya doya yaşadılar.Yeni nesil çocuklar teknolojik ve maddi anlamda her türlü imkana sahipler ve şanslılar ancak doğa ve doğallık açısından çok şanssızlar bu yüzden ben onlara bilgisayar çocukları diyorum.
Anne ve babalarına her istediklerini yaptıran çocuklar, doyuma ulaştıklarında tüm aile ve arkadaş çevresine mutsuzluklarını yansıtıyorlar.
Küçük yaşta futbol okulu veya bir futbol takımı alt yapısına götürülen çocuklara, bir de en güzel ayakkabı ile en güzel malzemeyi alan veliler kısa zamanda kendilerini de inandırdıkları 'çocuğum hemen yıldız olacak' yanılgısına kapılıp, çocuklarına da ailem yıldız olacağımı söylüyor bunu hemen yapmalıyım baskısına girip başarısız olduğunda psikolojik problemler yaşatıyor.
Halbuki haftada iki gün birer saat antrenmanla bunların başarılamayacağını bilen veliler çocuklarını da neden böyle bir mecburiyete iterler aklım almıyor.
Bu, çocuğum yıldız olacak fikrine zamanla kendisini de inandıran veliler bunun aksi olunca da hayal kırıklığına uğrayıp çocuklarını da kendilerine karşı mahcup duruma düşürürler.
Şimdi soruyorum burada suçlu iyi olduğuna inandırılıp gerçeği göremeyen çocukta mı, yoksa bu yanlış fikri kendisine ve evladına inandıran velilerde mi?
Oysa toplumumuzda az sayıda olan sorumluluk sahibi aileler gibi; çocuğuna iyi bir sporcu olmanın ilk kuralının disiplinli, algılama yeteneğinin gelişmesi için derslerinin de iyi olması, sporcu ve toplumsal ahlakının iyi olması ve en önemlisi çok çalışmasının gerekliliğini anlatsalar hem çocuklarının bilgisayar başında geçirdiği zamanın ne kadar zararlı olduğunu tabii gerekli zamanın dışındaki zaman biriminden bahsediyorum, takım halinde yani takımdaşlık duygusunun gelişimini sağlıklı bir vücut yapısının olacağını, tüm bunların yanında en önemlisi hızlı düşünme, çevre kontrolü, vücut ritmi, öngörü yeteneğinin yüksek olması gibi bireysel yeteneklerinin çok gelişeceğini anlatsalar ne kendilerini ne de çocuklarını hayal kırıklığına uğratırlar.
Çocuklar ilk önce okullarında başarılı olmaya teşvik edilmeliler. Okullarında başarılı olan çocuklar futbolda da başarılı olacak diye bir kaide yok.
Ancak çocuk bilmeli ki futbolda başarısız olsa bile okul hayatı devam edecek sonunda hayatta çok iyi bir yerlere gelecek şansı olacak. Tam tersine bir aile çocuğunu tamamen futbola adapte ederse, aksi bir durumda çocuğunun tüm hayatını alt üst eder.
Bir bilgisayar, bir telefon, bir marka ayakkabı ve istediğinde anne ve babasından fast- food koparan yeni nesil çocuklar ne kadar şanssız olduklarının farkında değiller.
Eskiden durum daha farklıydı mahalle aralarında oyun oynamak için boş alanlar vardı ve ailelerin çocukları hakkında fazla bir kaygısı olmuyordu.
Sabahtan akşama kadar oyun oynayan çocuklar sadece susadıklarında ve acıktıklarında evlerine giderlerdi tabii o zamanlarda suç oranı şimdiki gibi tavan yapmamıştı.
Fast-food yeme şansları hiç yoktu. Oyun durduğunda ekmeğin üstüne salçayı sürdün mü anneleri, onlardan mutlusu yoktu.
Oyun grubu çocuklarının velilerine hiçbir külfeti yoktu, buna rağmen mutluydular keza velilerinin de onlara verebileceği fazla bir şeyleri yoktu.
Teknolojileri yoktu, ellerinde sadece Allah'ın bahşettiği doğa vardı onu da doya doya yaşadılar.Yeni nesil çocuklar teknolojik ve maddi anlamda her türlü imkana sahipler ve şanslılar ancak doğa ve doğallık açısından çok şanssızlar bu yüzden ben onlara bilgisayar çocukları diyorum.
İlker Bulut / diğer yazıları
- Cambazlar takımı Beşiktaş / 25.01.2021
- Yol verin yeni İmparator geliyor / 18.01.2021
- N'Koudou istedi liderlik geldi / 04.01.2021
- Kartal'ın pençeleri / 29.12.2020
- Bilgisayar çocukları / 18.12.2020
- Kartal'da yükseliş devri / 07.12.2020
- Derbi oynamak bir yetenektir / 30.11.2020
- Çocuklar neden spor yapar neden bırakır? / 26.05.2018
- Yol verin yeni İmparator geliyor / 18.01.2021
- N'Koudou istedi liderlik geldi / 04.01.2021
- Kartal'ın pençeleri / 29.12.2020
- Bilgisayar çocukları / 18.12.2020
- Kartal'da yükseliş devri / 07.12.2020
- Derbi oynamak bir yetenektir / 30.11.2020
- Çocuklar neden spor yapar neden bırakır? / 26.05.2018