Pazar günü BTP Ege Bölgesi belediye başkan adaylarını tanıtım toplantısı için İzmir'deydik. İzmir denince ilk akla gelen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'tür.
Güzel İzmir'imiz Molla Zübeyde anamızı da bağrında misafir ediyor. İzmir denince o kadar çok tarihi altın levhalar hatırımıza geliyor ki: Anadolu'da milli mücadele dönemi kahramanlıklarla doludur. Yaşanan bu en büyük destanlardan birisi de Yunan askerlerinin Ege Denizi'ne dökülüşüdür. Mustafa Kemal Atatürk komutasındaki kahraman Türk ordusu 26 Ağustos 1922'de Büyük Taarruz'a başlar. 9 Eylül 1922'de İzmir Yunanlılardan temizlenir. 15 Mayıs 1919'da işgal ettikleri İzmir'den 9 Eylül 1922'de denize dökülerek giderler.
* * *
İzmir denince hafızamızda İzmir İktisat Kongresi de canlanıyor. İzmir İktisat Kongresi, 17 Şubat 1923 günü Türkiye'nin iktisat politikasını belirlemek amacıyla toplanmıştır. Mustafa Kemal Paşa açılış konuşmasında: "Yeni Türkiye'mizi layık olduğumuz düzeye eriştirebilmemiz için mutlaka ekonomimize birinci derecede önem vermek zorundayız. Çünkü zamanımız tamamen bir ekonomi devresinden başka bir şey değildir. Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, ekonomik zaferlerle taçlandırılmamışlarsa, meydana gelen zaferler devamlı olamaz."
* * *
Fakat heyhat! Atatürk'ten sonra yeniden kapitalist ekonomi ülkemizde hakim unsur haline getirilmiştir. Ülkemiz, ekonomik olarak yeniden işgal edilmiştir.
Bakınız; Trump bir tweet atıyor, "Amerika Birleşik Devletleri, Pastor Andrew Brunson'ı uzun süredir tutuklu yargılayan Türkiye'ye büyük yaptırımlar uygulayacak; hemen serbest bırakılmalı!" diyor. Ardından Türk lirası ve piyasalar tepetaklak oluyor. Trump bir tweet ile ekonomik tehditten öte yaptırım uygulayabiliyorsa, bu ülkemiz ekonomisinin dışa bağımlı oluşundan kaynaklanmaktadır. Türk ekonomisinin işgal altında oluşundan kaynaklanmaktadır.
* * *
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Hocamız 2005 yılında dünyaya deklare ettiği Milli Ekonomi Modeli ile Bağımsız Türkiye mücadelesini taçlandırmıştır. Basta Çin ve Rusya olmak üzere BRICS devletleri MEM'i uygulamaktadır. 4 milyar insanın istifade ettiği Milli Ekonomi Modeli ile Baştürk olmanın gereğini yerine getirmiştir.
* * *
Bugün karar verme günüdür.
Ekonomik işgalin devamına 'evet' mi diyeceğiz yoksa bekamızın teminatı olan Milli Ekonomi Modeli'ne destek mi vereceğiz? Haydar Baş Hoca fikirleri ile projeleri ile milletimize insanlığa hizmet ediyor, dünya çapında kabul görüyor. 2005 yılında dünya kamuoyuna açıklanan MEM ile çarkları arasında insanları ezen kapitalizm tarihe gömülüyor.
'Milli Para' tespiti ile emperyalist devletlerin dişleri sökülüyor. Ehl-i Beyt Projesi ile sosyal devlet projeleri ile milletimiz yeniden kardeş oluyor.
Millet olarak görevimiz Prof. Dr. Haydar Baş Hocamıza sahip çıkmaktır. Onun belediye başkan adaylarına sahip çıkmaktır. Ülkemizin bütün il ve ilçelerinde BTP'den aday olan belediye başkan adaylarını desteklemektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
- Siyasi liderlere yönelik yargılamalar / 23.01.2025
- Yeni anayasa ve İmralı süreci: Gizli gündemler / 19.01.2025
- Türkiye üzerindeki oyunlar: Vatan elden giderse / 18.01.2025
- Emekliler mezara mı girsinler / 11.01.2025
- Demokrasi mi dediniz! / 10.01.2025
- Hükümetin bekası mı devletin bekası mı? / 04.01.2025
- Kritik bir süreç: Umut hakkı / 02.01.2025
- Suriye'de kim kazandı, kim kaybetti? / 26.12.2024
- Suriye’de büyük oyun / 20.12.2024
- Suriye'de Pandora'nın Kutusu Açıldı / 12.12.2024
- Yeni anayasa ve İmralı süreci: Gizli gündemler / 19.01.2025
- Türkiye üzerindeki oyunlar: Vatan elden giderse / 18.01.2025
- Emekliler mezara mı girsinler / 11.01.2025
- Demokrasi mi dediniz! / 10.01.2025
- Hükümetin bekası mı devletin bekası mı? / 04.01.2025
- Kritik bir süreç: Umut hakkı / 02.01.2025
- Suriye'de kim kazandı, kim kaybetti? / 26.12.2024
- Suriye’de büyük oyun / 20.12.2024
- Suriye'de Pandora'nın Kutusu Açıldı / 12.12.2024