Maçtan bir gün önce basın toplantısında Kuntz, 'bu maç için başımız ağrımaz' demişti.
Maçı 4-0 almamız ile gerçekten başımız ağrımadı ama özellikle ilk yarıda oynadığımız oyunu olumlu bulmak mümkün değil.
Tamam sezon bitmiş konsantrasyon sağlamak zor. Fakat Faroe Adaları bize rakip olabilecek bir takım değil. Böyle olunca insan daha iyi oyun bekliyor.
Ne var ki ilk yarı hiçbir şekilde istediğimiz oyunu oynayamadık. Her şeyden önce tempomuz yürüyüş düzeyindeydi.
Rakibiniz ne kadar zayıf olursa olsun bu kadar düşük tempo ile rakibinizi açmanız mümkün değil. Rakip haliyle 11 kişi kapanıyor. Fakat ne takım oyunu olarak ne de bireysel yetenek olarak bu kapalı defansı açacak görüntümüz vardı.
Yani ilk yarı boyunca tempomuz düşük organizasyon kabiliyetimiz zayıftı. Aslında fırsatları da iyi kolladık.
Faroe Adaları'nı açık yakaladığımız tüm fırsatları doğru bir şekilde tempolu hücumlar ile değerlendirmeye çalıştık.
Örneğin 15'te Halil, Hakan ve Kerem ile hızlı bir atak yaptık. İlk yarı boyunca öne çıkan futbolcular Hakan, Cengiz ve Ferdi'ydi.
Hakan maç boyunca kalabalık içine girmeden oyunu organize etmeye çalıştı. Zaten sürekli bu şekilde oynamak istediğini söylüyor. Yani forvet arkası yerine orta sahada 8 numara pozisyonunda daha başarılı.
37'de bulduğumuz gol gösterdi ki hızlı oynamadan gole ulaşmak mümkün değil. Attığımız ilk gol Halil, Enes ve Kerem'in seri ve hızlı oyunları sayesinde oluştu.
İlk yarı için kısaca söylenebilecek söz kalabalığın içine girmeden oynayan Hakan ve Cengiz iyi oynarken, kalabalık içinde kaybolan Kerem, Halil ve Enes pek iyi performans gösteremedi.
İkinci yarı milli takım en sonunda tempoyu artırdı. Tempo artınca da goller geldi. Oyuna Kerem'in yerine Doğukan sol kanada hareketlilik getirdi ve Ferdi ile daha uyumlu oynadı.
Belli ki Faroe Adaları bu maçı çok ciddiye alıp kazanabileceğini düşünmüş. Bunu şuradan anlıyoruz ilk golümüzden sonra ikinci yarı açık bir futbol oynamaya çalıştılar.
Bunun bizim oyunumuza çok katkısı oldu ve daha hızlı tempomuz ile golleri de bulduk.
Burada Enes'ten bahsetmek lazım. Enes bu sene La Liga'da en çok gol atan 5. oyuncu. Bu maçta gol atamadı. Hatta 59'da Hakan'ın pasını ziyan etti.
Bu pas önünden geçip gitti. Topu alabilse gol pozisyonu olabilecek bir fırsat heba olmuş oldu. 63'te Ferdi'nin pasını kontrol edemedi ve top ayaklarından taca çıktı.
Fakat yine de Enes atılan 4 golün 3'ünün içinde de yer aldı. Bu açıdan Enes her türlü övgüyü hak ediyor.
Maç içinde futbolumuzda neyin eksik olduğunu gösteren birbirinin aynı iki pozisyon vardı ki neden C liginde oynadığımızı gösteriyor.
Dakika 6'da Dorukhan pas atayım derken topu Hakan'a çarptırıyor. Adeta şut çeker gibi topu Hakan'a nişanlıyor.
Dakika 70'te ise bu sefer Hakan topu Merih'e çarptırıyor. Her iki pozisyonda da pas atayım derken topu oyuncularımıza çarptırıyoruz.
Hakan Inter'de oynayan bir oyuncu. Dorukhan Türkiye'nin şampiyonunda mücadele ediyor. Böyle acemi hatalar yakışıyor mu?
Yani organizasyon kabiliyetimiz zayıf. Üstelik tempo da zaten yok. Böyle olunca rakibimiz Faroe Adaları oluyor Hollanda veya Fransa değil.
Şimdi bu engeli geçtik. Önümüzde 3 maç var. Normalde kötü başlar sonra açılırız. Bu maçı net bir skor ile alarak kazandık. Bu sefer en azından kazanarak başladık. Önümüzdeki 3 maçı alarak devam etmemizi diliyorum.
Maçı 4-0 almamız ile gerçekten başımız ağrımadı ama özellikle ilk yarıda oynadığımız oyunu olumlu bulmak mümkün değil.
Tamam sezon bitmiş konsantrasyon sağlamak zor. Fakat Faroe Adaları bize rakip olabilecek bir takım değil. Böyle olunca insan daha iyi oyun bekliyor.
Ne var ki ilk yarı hiçbir şekilde istediğimiz oyunu oynayamadık. Her şeyden önce tempomuz yürüyüş düzeyindeydi.
Rakibiniz ne kadar zayıf olursa olsun bu kadar düşük tempo ile rakibinizi açmanız mümkün değil. Rakip haliyle 11 kişi kapanıyor. Fakat ne takım oyunu olarak ne de bireysel yetenek olarak bu kapalı defansı açacak görüntümüz vardı.
Yani ilk yarı boyunca tempomuz düşük organizasyon kabiliyetimiz zayıftı. Aslında fırsatları da iyi kolladık.
Faroe Adaları'nı açık yakaladığımız tüm fırsatları doğru bir şekilde tempolu hücumlar ile değerlendirmeye çalıştık.
Örneğin 15'te Halil, Hakan ve Kerem ile hızlı bir atak yaptık. İlk yarı boyunca öne çıkan futbolcular Hakan, Cengiz ve Ferdi'ydi.
Hakan maç boyunca kalabalık içine girmeden oyunu organize etmeye çalıştı. Zaten sürekli bu şekilde oynamak istediğini söylüyor. Yani forvet arkası yerine orta sahada 8 numara pozisyonunda daha başarılı.
37'de bulduğumuz gol gösterdi ki hızlı oynamadan gole ulaşmak mümkün değil. Attığımız ilk gol Halil, Enes ve Kerem'in seri ve hızlı oyunları sayesinde oluştu.
İlk yarı için kısaca söylenebilecek söz kalabalığın içine girmeden oynayan Hakan ve Cengiz iyi oynarken, kalabalık içinde kaybolan Kerem, Halil ve Enes pek iyi performans gösteremedi.
İkinci yarı milli takım en sonunda tempoyu artırdı. Tempo artınca da goller geldi. Oyuna Kerem'in yerine Doğukan sol kanada hareketlilik getirdi ve Ferdi ile daha uyumlu oynadı.
Belli ki Faroe Adaları bu maçı çok ciddiye alıp kazanabileceğini düşünmüş. Bunu şuradan anlıyoruz ilk golümüzden sonra ikinci yarı açık bir futbol oynamaya çalıştılar.
Bunun bizim oyunumuza çok katkısı oldu ve daha hızlı tempomuz ile golleri de bulduk.
Burada Enes'ten bahsetmek lazım. Enes bu sene La Liga'da en çok gol atan 5. oyuncu. Bu maçta gol atamadı. Hatta 59'da Hakan'ın pasını ziyan etti.
Bu pas önünden geçip gitti. Topu alabilse gol pozisyonu olabilecek bir fırsat heba olmuş oldu. 63'te Ferdi'nin pasını kontrol edemedi ve top ayaklarından taca çıktı.
Fakat yine de Enes atılan 4 golün 3'ünün içinde de yer aldı. Bu açıdan Enes her türlü övgüyü hak ediyor.
Maç içinde futbolumuzda neyin eksik olduğunu gösteren birbirinin aynı iki pozisyon vardı ki neden C liginde oynadığımızı gösteriyor.
Dakika 6'da Dorukhan pas atayım derken topu Hakan'a çarptırıyor. Adeta şut çeker gibi topu Hakan'a nişanlıyor.
Dakika 70'te ise bu sefer Hakan topu Merih'e çarptırıyor. Her iki pozisyonda da pas atayım derken topu oyuncularımıza çarptırıyoruz.
Hakan Inter'de oynayan bir oyuncu. Dorukhan Türkiye'nin şampiyonunda mücadele ediyor. Böyle acemi hatalar yakışıyor mu?
Yani organizasyon kabiliyetimiz zayıf. Üstelik tempo da zaten yok. Böyle olunca rakibimiz Faroe Adaları oluyor Hollanda veya Fransa değil.
Şimdi bu engeli geçtik. Önümüzde 3 maç var. Normalde kötü başlar sonra açılırız. Bu maçı net bir skor ile alarak kazandık. Bu sefer en azından kazanarak başladık. Önümüzdeki 3 maçı alarak devam etmemizi diliyorum.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Adana Demirspor'un çekilmesi bir şovdu / 10.02.2025
- Gabriel Sara neden var / 04.02.2025
- Curcuna / 03.02.2025
- Mahalle maçında olmaz / 31.01.2025
- Şampiyonluk hayal değil / 27.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Gabriel Sara neden var / 04.02.2025
- Curcuna / 03.02.2025
- Mahalle maçında olmaz / 31.01.2025
- Şampiyonluk hayal değil / 27.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025