Senn, ben değil, hedef geniş kitle. Hedef, oy depoları. Seçim yaklaşırken, geniş kitleye göz kırpma harekatı. Bilinen deyimle, seçim ekonomisi. Aynı sözü Tayyip Erdoğan pek çok kez tekrarlıyor: "Biz seçim ekonomisi uygulamayacağız." İlk anda kulağa hoş geliyor. Ne var ki, son bir-iki aylık uygulamalar, bu sözü tekzip ediyor. Çünkü, inceden inceye bal gibi de, seçim ekonomisi, yani seçmene hoş görünme çabası artıyor. Bunu görmek için, alınan kararlara toptan bakmak yetiyor.Çiftçi işçi ağırlığıSırayla gidelim.- 540 bin çiftçinin 196 milyon YTL borcu var. Şu anda TBMM'de bir yasa önerisi var, bu borçları Hazine finanse etsin, deniyor. Türkçesi, 540 bin çiftçinin borcunu silelim, kampanyası.- Elektrik dağıtımının özelleştirilmesinden vazgeçiliyor. On yıldır süren bu iş, son anda yine erteleniyor. Dağıtım özelleşmiş olsaydı, 2003'ten bu yana yapılmayan elektrik zammını özel sektör yapacaktı. Bu, tam seçim öncesinde geniş kitlelere ek yük.- Toplu Konut İdaresi yaklaşık yüz bin aileye sattığı konutlarda taksit artış oranını düşürüyor. 2007 taksit artış oranı yüzde 8.8 iken, 4.8'e indiriliyor.- Teşvik yasasında vergi, enerji ve arsa desteğinden yararlanma koşulu bir firma için en az 30 işçi çalıştırmak zorunluluğu. Bu on işçiye indiriliyor. Teşvik kapsamı genişletiliyor. Teşvik 49 ilde var.- Devlette çalışan 215 bin geçici işçinin kadroya alınmasını sağlayan yasa Meclis'te. Bu kararın yükü 92 milyon YTL.- Köylere 2.5 milyar YTL gönderiliyor. Köylerin yol, su ve benzeri, ne gibi eksikleri varsa, bunların giderilmesi amaçlanıyor.IMF İLE SORUNAlınmış ya da sırada bekleyen kararların hepsi, çok geniş kitleyi ilgilendiriyor. O geniş kitle, seçimde oy kullanacak olan büyük çoğunluk. Bu kararlar o çoğunluk içinde yer alanların bütçesine doğrudan katkı. Aynı zamanda, Hazine'ye yük. Seçim ekonomisi, denilen zaten bu. Seçim öncesinde kesenin ağzını açmak.Yalçın Doğan
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.