Asıl Türk genci kimdir?

Türk genci kimdir? Genelleme yaparsak; Türk genci, 20. yüzyıl başında Kurtuluş Mücadelesi'dir, fedakârlıktır, vatan sevdasıdır. 20. yüzyıl ortasında emektir, savaş yarasını sarmaktır ancak fitneler yüzünden ideolojilerini savunduklarını zannederek katlolmak, katil olmaktır. 20. yüzyıl sonunda da kaybolandır, vatanı ancak askerde anmaktır, kopmaktır, yitmektir. 21. yüzyıl başında ise Türk genci artık sadece boş gençtir. Yer, içer, kavga eder, birey olarak yaşar.Tarih kitaplarımız gençlere anlatır sayfalarca; Malazgirt'ten İstanbul'un fethine; oradan Viyana'ya, oradan Çanakkale'ye, oradan Kurtuluş Mücadelesi'ne kadar... Bizans oyunlarını, Haçlı İttifaklarını, yalanları, hilafları... Dahası fedakârlıkları, dökülen milyonlarca ruhları şad olası askerin kanını... Maalesef ki günümüzün genci bunu ezber bir ders diye gördü, tarihini ninni sandı. Tarih dersini sevmedi, tarihini ya sınava kadar aklında tuttu yahut kopyayla dersi geçti. Bu dersten geçti ancak hayattan kaldı. Nasıl mı kaldı? Geçmişindeki düşmanını bilmediği için bugün ona dostum dedi. Geçmişindeki hataları öğrenmediği için aynı hatalara yeniden düştü, oyunlara yeniden kandı. Yakın tarihimizi de dizilerden, filmlerden öğrendi. Günümüzün genci, geçmişini bilmediği için yakın tarihindeki fitneleri anlayamadı; sadece ideoloji uğruna birbirleriyle kavga ettiklerini sandı. Üniversitede hala yeşil montlarıyla gösteri yapanlar, türbanlarını İslam'a aykırı bağlayıp sadece görüşünü belli etmeye çalışanlar, bir de bunlardan hiçbirini gram umursamayanlar türedi. Türedi de hiçbiri vatan-millet demedi. Sebebi üst satırlarda kendinden hallice yazıldı.Üniversite; görüşünü istediğin gibi ifade ettiğin tartışma ortamlarının oluştuğu, yeri gelince çatıştığın, yeri gelince not uğruna kardeş olduğun lakayıt durumlar silsilesi. Üniversite ortamında binlerce görüş, binlerce düşünce birbiriyle çarpışır; hatta bazen bu gruplar birbirleriyle irtibatı keser. Vizeden vizeye, finalden finale hal hatır sorarlar. Şimdi bu grupları şöyle bir sıralayalım. Birinci grubumuz en geniş kitleye sahip olan "umursamazlar" grubu... Diğer gruplardan buraya geçenler de olur. Bu grup kendi üyelerini de umursamayıp yukarıdaki tarih dersini ninni sayanların en baskın halidir. Din, iman, vatan, millet, bayrak nedir bilmezler; siyasete teğet olarak yaşayan hatta görmezden gelen kitledir. Arada sosyal konularda bireysel olarak sosyal ağlarda iki paylaşımla kendilerini vicdanen rahatlatan bir topluluktur.Diğer gruplar da tarihi az buçuk bilip "yanlış gidip yanlış dönenler" klubü şeklindedir. Koyu yeşil montlarıyla kendilerini gösterenler vardır. Atatürkçü olduğunu iddia edip hiçbir ilkesini bilmeyenler, sadece hükümete karşı olmak için muhalefet olanlar, Müslüman'a diş bileyenler, ezildiklerini söyleyip dağdakilerin türkülerini söyleyenler, Cuma'ya gidip harama helal diyenler, yine namazını eksik etmeyip "üç hak din" diyenler, siyaset için kafasını örtüp başka yerleri açık gezenler, Hakk'ı bilip hak yiyenler, "bayrak" deyip düşmandan medet umanlar; onlar, bunlar, daha binlerce çeşit genç var. Say say bitmezler ama hiçbiri gerçek manada bayrak, vatan, din değerlerini bilmezler.Ama bir grup daha var; başından beri saydıklarımızdan olmayan, tamamen istisna olan, fakültede kendinden ve grubundan övgüyle bahsedilen, güvenilen ama bir şekilde hep hedef alınan. Bu topluluk; imanı tam, çizgisi Resûlullah (s.a.a.), ölçüsü Ehl-i Beyt, kitabı Kur'an, örneği Mustafa Kemal Atatürk, ceddi Horasan... İşte yıllardır özlemle aranan Türk genci, başından beri tarihi ders olarak değil, hayatına ilmek ilmek işleyen İcmal genci... Öyle bir gençlik ki bu; vatanın yıkılmayan tek ve son kalesi, vatanın umudu... Hainlerin oyunlarını da düşmanını da dilini de atasının öğüdünü de en iyi bilen ayıkmış gerçek Türk genci; İcmal genci.