logo
25 NİSAN 2025

AKP'nin 'Sağlıkta Dönüşüm'ünün iflası

31.05.2014 00:00:00
İnsanın doğuştan kazandığı temel haklardan bir tanesi de sağlıklı yaşama hakkıdır. Anayasanın 56. maddesine göre "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir" devamında ise "Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler" denmektedir.Sosyal Devlet, her bir vatandaşına hem koruyucu hekimlik hizmetleri hem de tedavi edici sağlık hizmetleri vermek zorundadır. Sosyal Devlet yani 'baba devlet' her bir vatandaşına hiçbir karşılık beklemeden sağlık hizmeti sunmalıdır.Ülkemizdeki sağlık hizmetleri bu ölçü ile değerlendirilmelidir.* * *Son yıllarda AKP hükümetinin sağlıkta dönüşüm politikası ile vatandaş bir müşteri olarak görülmüş, sağlık çalışanları ise bu müessesenin işçisi kabul edilmiştir.Güya herhangi bir sağlık güvencesi olmayanların, sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi adına çok sayıda vatandaş borçlandırılmıştır. Zaten işsiz olan vatandaşlara Genel Sağlık Sigortası (GSS) pirimine ek olarak amme alacağı faizleri de eklenmiştir. GSS'ye, isteğe bağlı olmadan vatandaşın mecbur edilmesi ve yaşadığı mağduriyetler sosyal devlet ilkeleri ile de bağdaşmamaktadır.Aile hekimleri dâhil olmak üzere muayenelerden katkı payı, ilaç yazılırsa reçete başına para, ilaç sayısı artarsa ek ücret alınmaktadır. Kısacası artık ülkemizde vatandaşların hasta olmaya da hakları yok. Adeta hastalık vergisi de diyebileceğimiz para vermeye mahkûm edilmektedir.Sağlık çalışanları 'performans' adı altında ne kadar çok işlem yaparsa o kadar para kazanır ölçüsüyle daha çok işlem yapmaya sevk edilmektedir. Bu da hasta hekim arasındaki güven bağına zarar vermektedir.* * *Kamu hastaneleri de özel hastaneler de millete hizmet için olmalıdır.Kamu hastaneleri birliği uygulamaları ile sağlık hizmetlerinin ticarileşmesi sürecinde ciddi bir viraj daha alınmıştır. Hükümetin hedefi, devletin sağlıktan elini tamamen çekmesidir.AKP hükümetinin Şehir hastaneleri projesi ile sağlık hizmetleri adım adım kamu hizmeti olmaktan çıkartılacaktır. Bu proje ile şehir içindeki hastaneler boşaltılarak hem arsa rantı ele geçirilecek hem de sağlıktaki pazarlanacak lokma büyüyecektir.* * *Özel Hastaneler tek tek yabancı sermayenin eline geçiyorÖzel hastaneler ilk etapta teşvik edildi ve vatandaşlara kapıları açıldı. Ancak zaman içinde özel hastanelerin bakanlık tarafından üvey evlat muamelesi görmesi, artan maliyetlere paralel hizmetlere verilen ücretlerin yeterli olmaması, kadro sınırlaması getirilmesi neticesinde özel hastanelerin pek çoğu iflas etmiştir. Özellikle büyük ölçekli hastanelerin pek çoğu yabancılara satılmış durumdadır.Ülkemizde yaşanan ekonomik kriz, neticesinde yılların birikimi olan yerli teşekküllerimiz yabancılara satılmaktadır. Adeta sağlıkta milli sermaye istenmemektedir. Yabancı sermaye her geçen gün sağlık sektöründe payını arttırmaktadır.* * *Sağlık Çalışanlarına Yönelik Şiddet UygulamalarıSağlık hizmetinin tarafları, 'sağlık çalışanları - hasta ? devlet' olarak üçlü saç ayağıdır.Basın yayın yoluyla hekimler ve sağlık çalışanlarının hata ve eksikleri cımbızla seçilerek toplum nezdinde imaj kaybetmeleri temin edilmektedir. Gelinen noktada hekim ve hasta arasındaki güven köprüsü yerine şüphe ve güvensizlik tesis edilmektedir. Burada hekim de hasta da zarar etmekte, devlet bütçesi de bundan olumsuz etkilenmektedir. AKP hükümeti sağlıktaki uygulamaları ile milletimize yalancı bahar yaşatmış ancak sağlıktaki fatura halka kesilmeye başlanmıştır. Özellikle emekli vatandaşlarımız için sağlık harcamaları, maaş günlerinde kendilerini karşılayan kötü bir sürpriz olmuştur.* * *Katılım payı adı altında hastalardan alınan para vatandaşın bütçesini etkilemektedir. Zaman içerisinde katkı payları giderek artmaktadır. Sağlıkta temel yaklaşım 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' mantığı ile hareket etmekle mümkündür. Bunun yolu sadece tedavi edici hekimlik değil aynı zamanda koruyucu sağlık hizmetlerini devreye koymaktır.Alternatif tedavi seçenekleri devlet eliyle desteklenmelidir. Günümüzde endüstriyel tedavi yaklaşımları ile insan adeta bir robot olarak görülmektedir. Tarihi geçmişi olan ve milyonlarca insanın şifa bulduğu fitoterapi, yani bitkilerle yapılan tedavi yöntemleri maalesef hükümet eliyle engellenmektedir.İnsan sağlığı hiçe sayılmıştır. Özellikle genetiği değiştirilmiş ürünler (GDO) insan sağlığı için tehlike saçmaktadır. Mısır şurubu, ithal et furyası ile insanımız sermayeye peşkeş çekilmiştir. Sağlıktaki dönüşüm politikalarının neticesinde adeta toplum hasta olmuştur. Hasta sayısında da bir patlama meydana gelmiştir. Bugün ülke olarak yaşadığımız sosyal çalkantının sebeplerinden bir tanesi de devletin bütçesini zorlayan, sağlık çalışanlarını sokağa döken, hastaları bir türlü tatmin edemeyen sağlık yaklaşımlarıdır.Netice olarak, bugüne kadar günü kurtarma adına hareket eden AKP hükümetinin sığ ve ithal politikaları iflas etmiştir. 
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
Sözde soykırım iddialarına karşı ABD'de protesto
1915 olayları çarpıtılıyor!
Filistinli aktivist Halil "keyfi" gözaltına alınmış!
Trump yönetimi kabul etti
ABD Yemen'e 6 hava saldırısı düzenledi
Toplamda binden fazla saldırı yaptı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
İçkinin kötülüğü
Galatasaray'ın rakibi Trabzonspor
Trabzonspor Göztepe'yi 2-0 ile geçti
Soykırım yalanına tepki
'Reddediyoruz, hiçbir hükmü yoktur'
Tuzla'da arıtma tesisinde patlama
5 işçi yaralandı
Fidan'dan ilk açıklama
Türk devletleri Rum kesiminde elçilik açmıştı
Rusya'dan Avrupa'ya sert uyarı
'Saldırı olursa nükleer kullanırız'
Ekim Apartmanı davasında 22 yıl 6'şar ay hapis talebi
42 kişi yaşamını yitirmişti
Bosna Hersek'te neler oluyor?
Gerginlik, iç savaşa dönüşür mü?
Erdoğan'dan İstanbul depremi açıklaması
'Kentsel dönüşüm projelerini süratle...'
Kıbrıs mesajı
'Kıbrıs hiçbir zaman Rum adası olmamıştır'
DEM Parti heyeti Adalet Bakanı ile görüştü
Ertelenen görüşme gerçekleşti
Yenidoğan çetesi davası
Davanın 4. duruşması sürüyor
Sözde soykırım iddialarına karşı ABD'de protesto
1915 olayları çarpıtılıyor!
Filistinli aktivist Halil "keyfi" gözaltına alınmış!
Trump yönetimi kabul etti
ABD Yemen'e 6 hava saldırısı düzenledi
Toplamda binden fazla saldırı yaptı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
İçkinin kötülüğü
Galatasaray'ın rakibi Trabzonspor
Trabzonspor Göztepe'yi 2-0 ile geçti
Soykırım yalanına tepki
'Reddediyoruz, hiçbir hükmü yoktur'
Tuzla'da arıtma tesisinde patlama
5 işçi yaralandı
Fidan'dan ilk açıklama
Türk devletleri Rum kesiminde elçilik açmıştı
Rusya'dan Avrupa'ya sert uyarı
'Saldırı olursa nükleer kullanırız'
Ekim Apartmanı davasında 22 yıl 6'şar ay hapis talebi
42 kişi yaşamını yitirmişti
Bosna Hersek'te neler oluyor?
Gerginlik, iç savaşa dönüşür mü?
Erdoğan'dan İstanbul depremi açıklaması
'Kentsel dönüşüm projelerini süratle...'
Kıbrıs mesajı
'Kıbrıs hiçbir zaman Rum adası olmamıştır'
DEM Parti heyeti Adalet Bakanı ile görüştü
Ertelenen görüşme gerçekleşti
Yenidoğan çetesi davası
Davanın 4. duruşması sürüyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.