AKP'nin faizi ters tepti
Merkez Bankası'nın önceki gece faizleri rekor oranda artırması dövizdeki ateşi söndürmedi. Sabah saatlerinde 2.17'ye inen dolar akabinde 2.23'e yükseldi
30.01.2014 00:00:00
YENİ MESAJ HABER-ANALİZ ABD Doları'nın 27 Ocak Pazartesi günü 2.39'a çıkmasının ardından Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Para Piyasası Kurulu'nun Salı günü akşamleyin toplanacağını, kurulun alacağı kararların Salı gecesi saat 24.00'da kamuoyuna duyurulacağını ilan etmişti. Başta TÜSİAD olmak üzere yerli - yabancı finans çevreleri uzun zamandır 'faiz artışı'nın gerekli olduğu üzerinde duruyordu ve çıkışın faiz artımında olduğu görüşünü seslendirip duruyorlardı. Başbakan Erdoğan, ekonomi yönetimi ve hükümet politikalarını destekleyen medya organları, döviz kurlarının tırmanışa geçtiği Ağustos 2012'den bu yana devamlı "Faiz lobisine boyun eğmeyecekleri" mesajı verdiler. Sonuçta ise kazanan 'faiz lobisi' oldu. Sonuçta Türkiye ekonomisini bir kez daha 'küresel faiz baronları'nın yönlendirdiği ortaya çıktı.'Faizlerin artışına karşıyım ama...'Başbakan Erdoğan, Salı günü Merkez Bankası'nın kararı açıklanmadan önce İran ziyareti öncesinde Esenboğa Havalimanı'nda kurdaki yükselişin ardından Merkez Bankası'nın yapacağı müdahaleye ilişkin, "Faizlerin artırılmasına her zaman olduğu gibi bugün de karşıyım ama Merkez Bankası'na müdahale yetkim yok. Tasarrufum altında, yetkim altında değil ve sorumluluğu da onlara aittir" demişti. Oysa faiz artışı Başbakan Erdoğan'ın kararıyla oldu. Yazarımız Hüseyin Cahit'in bugünkü Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan makalesine göre, "Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile uluslararası fon yöneticilerinin nabzını tutmak için Avrupa ve ABD turu yapan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek acil kodu ile Başbakan'dan randevu alıp şu uyarıları yapmışlar: * Faizleri agresif biçimde artırmazsak değil yeni fon bulmamız, mevcut fonları Türkiye'de tutmamız mümkün değil. * Piyasamızda panik havası var, bunu gideremezsek dolar 2.7'yi bile aşar. * Dövizin değil daha fazla artması, bu düzeyi bile onlarca şirketimizi batırır ve işsizlik ve paniğe sebep olur. * Tedbirde geç kalırsak Yunanistan gibi oluruz ve ayağa kalkmamız çok güçleşir... Brifing sonunda bir hafta önce faizi yükseltmeyen Merkez Bankası'nı alkışlayan Erdoğan olur veriyor."Borçlanma faiz oranı yüzde 130 arttı Bunun üzerine Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, önceki gece bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 4.50'den yüzde 10'a, borçlanma faiz oranını yüzde 3.5'tan yüzde 8'e, borç verme faizi yüzde 10.25'ten yüzde 15'e, marjinal faiz oranı da 7.75'ten yüzde 12'ye çıkardı. Faizlerin rekor oranda artırılması döviz kurlarındaki ateşi söndürmedi. Sabah saatlerinde ABD Doları 2.17'ye kadar indi ancak öğle saatlerinde Dolar yeniden alevlenerek 2.23'e çıktı. Yine sabah saatlerinde Euro 2.97'ye kadar geriledi, öğle saatlerinde Euro yine 3 TL'nin üstüne çıktı.Faiz işi Davos'ta bittiFaiz artışı öncesinde iki bakanın Davos'taki toplantılara katılması da dikkat çekti. Gerçi her iki bakan da kamuoyuna açık açıklamalarında faiz artışına dair ipucu vermediler ancak kulislerde yabancı muhataplarına bu yönde bazı mesajlar verdikleri tahmin ediliyor. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, 25 Ocak'ta yaptığı açıklamada, döviz alımları konusunda bu aşamada hareket eden şirketlerin döviz alımları konusunda aceleci hareket etmemelerini, ileriye dönük, kendilerini uzun vadede bağlayıcı adımlar atmamalarını istemişti. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ise, 24 Ocak'ta Davos'ta "Gelişen Ekonomiler için Yeni Adımlar" oturumunda yaptığı konuşmada, dışarıya sermaye çıkışının söz konusu olmadığını ve döviz talebinin genelde dış kredi kullanan ya da ithalat yapan şirketlerin son siyasi gelişmelerin de etkisiyle beklemek yerine alıma geçmelerinden kaynaklandığını belirtmişti.