İnsanımızın en çok sömürüldüğü alan inancıdır. Yani İslam’dır. Ülkemizde yıllardır birileri, sözde devleti koruma adına din düşmanlığı yaparken, bir diğerleri de, yine sözde dini koruma adına devlet düşmanlığı yaptı. Kaybeden ise biz (halk) olduk. Bu sanal mücadeleyi verenler, en iyi yaşam şartlarında yaşayıp, meclisin ceylan derisi koltuklarından birbirlerine hala laf atmakla meşguller…Değişik parti adları altında bugüne kadar uzanan Milli Görüş hareketi yıllarca, dini simgeleri öne çıkardı. Bu siyaset mantığına, cevap verecek gerçek bir siyasi ve sosyal yapılanma olmadığı gibi birde din karşıtlığı ile bilinen etkili ve yetkililer bu anlayışın önünü kanunla, yaptırımlarla kesmeye kalktılar. Milli Görüş’ün kurduğu her parti kapatıldı. Kapatılan bu partiler, yeni isimler altında artı mağdur olarak tekrar halkın karşısına çıktılar. Halkta desteğini verdi. Çünkü bizim halkımız aslına bakmadan mazlumu sever. Şimdi AKP adı altında “Milli Görüş gömleğini çıkardık” diyenler, iktidara gelmeden önce o gömleklerle neler demiştilerse, şimdi de aynılarını daha güncel olarak seslendirdiler ve sonuç iktidar…Kullanılan dini simgelerin başında “başörtüsü” geliyor. Bakın! Erdoğan iktidar olduktan sonra kendisine, verdiğin sözleri tut, diyenlere ne cevaplar vermişti… “… Yani burada bizim bireysel özgürlük anlayışlarımız, eğer genel özgürlük anlayışının önüne çıkarsa, herhalde yanlış yaparız, diye düşünüyorum. Geneli kucaklamak durumundayız. Ormanı düşünelim, oradaki birkaç ağacı değil. Birkaç ağaç üzerinden hareket edersek yanlış yaparız…” “Başörtüsü konusunda hiçbir yerde, kimseye söz vermedim. Vaat etmediklerimizi, vaat edilmiş gibi gösteren, provoke edenler var.” Başörtü yasağını AİHK’ye şikâyet eden Hayrunnisa Gül, Şubat 2003’te “Benim bu davayı geri çekmem bütün kadınlara hakaret olur” demişti. Fakat bir yıl sonra AİHM’deki başörtüsü şikâyetini geri çekti…Diğer taraftan ise 2002 yılında yani iktidardan önce Bülent Arınç “Başörtü meselesi bizim namus meselemizdir. Bu sorunu çözmek bizim namus borcumuzdur.” Demişti. AKP’li Mehmet Ali Şahin ise “Başörtüsünü sorun sayanların sayısı yüzde bir buçuktur. Halk hangi konuların öncelikle çözülmesini istiyorsa biz, hükümet olarak bu sorunlara odaklandık…” demişti. Tabi günümüzde artık örtü sorunu yok gibi gözüküyor. İsteyen okuluna, işine vs. örtü takarak gidiyor. Ama daha büyük bir sorunla karşı karşıyayız; Bugünkü, özellikle genç bayanlar “başörtülü mü” yoksa “başları veya saçları örtülü mü?” Daha Türkçesi; bugünkü kızlarımız, Kuran’a göre mi örtünüyor? Yoksa devlet büyüklerinin eşlerini örnek alarak artı tasarımcıların yeni tasarımlarını deneyerek mi örtünüyor… AKP’nin maneviyat sahasındaki ilginç (!) duruşları bu kadarla sınırlı değil. Bir kaçını daha aktarayım…*Eyüp Belediyesi’nin Pierre Loti Kahvesinin bulunduğu tepeye “Eyüp Sultan Tepesi” adı verilmesi teklifi, Büyükşehir Belediye Meclisi ve Başkan Kadir Topbaş tarafından reddedildi. (14.02.2007 – Zaman)*Başkan Kadir Topbaş’ın ev sahipliği yaptığı yabancı belediye başkanlarına, ilahi eşliğinde içki ikram edildi. Birçok belediye başkanı toplantıyı terk etti… *Başkan Topbaş, Hür ve Kabul Edilmiş Büyük Masonlar Locası’nın toplantısına katıldı. (14.12.2004 – Vakit) *Başkan Topbaş şöyle dedi: “Ayasofya turizme açılmış, tekrar camiye çevirelim, demek gereksiz bir polemik.” *Türkiye’de ilk defa bir Kur’an Kursu –mahkeme kararı dinlenmeden- yıkıldı. (İstanbul 5. İdare Mahkemesi. Esas No: 2007/647) (Piyale Paşa Camisinin)*AKP’li belediyeler tarafından birçok cami ve arazileri farklı amaçlarla (AVM gibi) kullanılması için satıldı. 1700 kadar cami kapandı. ***AKP döneminde Milli Eğitim tam bir çöküş yaşadı. Din kültürü kitaplarına İslam dini ve itikadına aykırı bilgiler sokuldu. *Sondan bir önceki Papa’nın, “Muhammed kılıçla din yaymaktan başka ne yapmıştır…”sözlerine ciddi bir karşılık verilmedi.*Karikatür ahlaksızlığını, terbiyesizliğini özgürlük adı altında tanımlayan Danimarka başbakanını, AKP verdiği oyla NATO genel sekreteri yaptı.*Ülkemizin birçok yerinde Mescit, kilise, sinagog yan yana inşa edilerek, sözde dinler Bahçesi açıldı. *Bu açılan bahçelerin birinde Müslüman kadınla, bir papazın nikahı kıyıldı.*AKP, Yahudi ve Hıristiyanlarında cennete gideceği, görüşünü temel alan dinler arası diyalogun, siyasi ayağı oldu. Malum yapılanma devletin her kademesinde varlığını hissettirdi. Özellikle eğitim ve polis akademileri üzerindeki etkilerinin faturasını şimdi hem millet, hem de Erdoğan ödüyor…*AKP, Gay ve Lezbiyen Filmleri Festivali’ne onay verdi. (27.09.2004 –Vakit)*AKP döneminde Türkiye’nin ilk eşcinsel oteli açıldı. (31.05.2007 – Posta)*AB mevzuatı gereği domuz ve yaban domuzu kasaplık hayvanlar arasına alındı. *Yine AB mevzuatına uymak için AKP, zinayı serbest bıraktı.*Okullara gönderilen genelge ile bazı İslâmî kelimelerin kullanılması yasaklandı: cemaat, cihad, fetva, halife, hicret, imam, imamet, kâfir, medrese, mücahit, mümin, münafık, şahadet, şehit, şeriat, şirk, tabut, tebliğ, tekke, tevhit… *Gayri Müslim tabirine bizzat AKP’li Egemen Bağış tepki gösterdi. *Aynı bakan, seçimlerde başarılı olmak için papazdan dua etmesini istedi.*Bayan Erdoğan ve Beşir Atalay farklı kiliselerde mum yakıp, dua ettiler…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025