Akıllı cihazlara koruma kalkanı
Bilgisayar Mühendisliği Yüksek Lisans öğrencisi Mert Kılıç, tek bir panel ve cihaz üzerinden tüm tehditleri engelleyebilen siber güvenlik cihazı geliştirdi
18.10.2016 00:00:00
Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Yüksek Lisans öğrencisi Mert Kılıç, tek bir panel ve cihaz üzerinden tüm tehditleri engelleyebilen siber güvenlik cihazı geliştirdi. Cihaz, evdeki akıllı cihazların yanı sıra elektrik hatları, petrol rafinerileri, nükleer santraller gibi SCADA sistemleriyle çalışan tesisler ile otomasyon sistemleriyle yönetilen fabrikalardaki akıllı cihazları korumayı hedefliyor.
Teknolojik gelişimle birlikte, internete bağlı cihazlar hayatımızın her alanına girdi. Evler, otomobiller ve birçok elektronik cihazın yanı sıra havaalanları, elektrik santralleri, petrol rafinerileri gibi hayati öneme sahip yerler de interneti kullanarak yönetilmeye başlandı. Tüm bu gelişmeler, evlerin, otomobillerin, hayati öneme sahip yerlerin ve hatta şehirlerin hackerlar tarafından ele geçirilmesi endişelerini de beraberinde getiriyor.
Mert Kılıç, bu tehditlere karşı, tek bir panel ve cihaz üzerinden tüm tehditleri engelleyebilen siber güvenlik cihazı geliştirdi. Cihaz, evdeki akıllı cihazların yanı sıra elektrik hatları, petrol rafinerileri, nükleer santraller gibi SCADA sistemleriyle çalışan tesisler ile otomasyon sistemleriyle yönetilen fabrikalardaki akıllı cihazları korumayı hedefliyor.
15 milyarın üzerinde cihaz internete bağlı
Geçen eylül ayı sonunda, internet tarihinin en büyük hacker saldırısı yaşandı. Dikkat çeken şey ise yalnızca en büyük oluşu değil, ilk kez 200 bine yakın sayıda internete bağlanabilen web kameraları, küçük işlemci gücüne sahip elektronik cihazların da saldırıda kullanılmasıydı. Bu saldırı, artık bilgisayarlardan çok daha basit teknolojik aletlerin saldırı için kullanılabileceğini gösterdi. Yapılan araştırmalara göre de günümüzde 15 milyarın üzerinde cihazın internete bağlı olduğu tahmin ediliyor ve bu rakamın 2020 yılına gelindiğinde elektriğin gittiği her eşyanın internete bağlanması ve 200 milyar cihaz seviyesine çıkması öngörülüyor. Tüm bu gelişmeler, "internete bağlı cihazlar ne kadar güvenli" sorusunu da beraberinde getiriyor.
Önlem almak şart
Bu sorundan yola çıkarak iki ayrı siber güvenlik projesi geliştiren Bilgisayar Mühendisliği Yüksek Lisans öğrencisi Mert Kılıç, "Nesnelerin interneti alanında yaşanan gelişmelerle artık evinizdeki buzdolabınız veya kombiniz bu saldırılara maruz kalabildiği gibi ele geçirilerek başkasına yapılan saldırılarda kullanılabiliyor. Teknolojinin bu hızlı evrilişi karşısında herhangi bir savunma sistemi henüz geliştirilmedi. Akıllı telefonunuzla açıp kapayabildiğiniz kombinizi, garaj kapınızı, güvenlik ve çocuk kameralarınızı hatta otobanda seyir halindeki arabanızı başka birinin kontrol etmesinin ne kadar korkunç sonuçlar doğurabileceğini düşündüğünüzde, yaşanabilecek tehlikelere karşı önlem almak şart" dedi.
Hackerların ana hedefleri arasında
Mert Kılıç, "Ülkeler için hayati öneme sahip tesisler de akıllı yönetim sistemleriyle çalışıyor. Buralar da hackerların ana hedefleri arasında ve ele geçirilmesi halinde çok ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Geçen yıllarda, İran'ın uranyum zenginleştirme çalışmaları, bir virüsle sabote edildi. İran, saldırıyı çok geç fark edince bütün çalışmayı çöpe atmak zorunda kaldı. Elektrik hatları, havaalanları, nükleer santraller gibi tesisler için de her zaman en büyük tehlike bu tip siber saldırılar. Gelişen teknoloji ve nesnelerin interneti alanındaki ilerlemeler ve evimize giren benzeri kontrol sistemleri, önemli tesislerde kullanılan SCADA sistemlerine kıyasla çok daha güvensiz" diye konuştu.
Teknolojik gelişimle birlikte, internete bağlı cihazlar hayatımızın her alanına girdi. Evler, otomobiller ve birçok elektronik cihazın yanı sıra havaalanları, elektrik santralleri, petrol rafinerileri gibi hayati öneme sahip yerler de interneti kullanarak yönetilmeye başlandı. Tüm bu gelişmeler, evlerin, otomobillerin, hayati öneme sahip yerlerin ve hatta şehirlerin hackerlar tarafından ele geçirilmesi endişelerini de beraberinde getiriyor.
Mert Kılıç, bu tehditlere karşı, tek bir panel ve cihaz üzerinden tüm tehditleri engelleyebilen siber güvenlik cihazı geliştirdi. Cihaz, evdeki akıllı cihazların yanı sıra elektrik hatları, petrol rafinerileri, nükleer santraller gibi SCADA sistemleriyle çalışan tesisler ile otomasyon sistemleriyle yönetilen fabrikalardaki akıllı cihazları korumayı hedefliyor.
15 milyarın üzerinde cihaz internete bağlı
Geçen eylül ayı sonunda, internet tarihinin en büyük hacker saldırısı yaşandı. Dikkat çeken şey ise yalnızca en büyük oluşu değil, ilk kez 200 bine yakın sayıda internete bağlanabilen web kameraları, küçük işlemci gücüne sahip elektronik cihazların da saldırıda kullanılmasıydı. Bu saldırı, artık bilgisayarlardan çok daha basit teknolojik aletlerin saldırı için kullanılabileceğini gösterdi. Yapılan araştırmalara göre de günümüzde 15 milyarın üzerinde cihazın internete bağlı olduğu tahmin ediliyor ve bu rakamın 2020 yılına gelindiğinde elektriğin gittiği her eşyanın internete bağlanması ve 200 milyar cihaz seviyesine çıkması öngörülüyor. Tüm bu gelişmeler, "internete bağlı cihazlar ne kadar güvenli" sorusunu da beraberinde getiriyor.
Önlem almak şart
Bu sorundan yola çıkarak iki ayrı siber güvenlik projesi geliştiren Bilgisayar Mühendisliği Yüksek Lisans öğrencisi Mert Kılıç, "Nesnelerin interneti alanında yaşanan gelişmelerle artık evinizdeki buzdolabınız veya kombiniz bu saldırılara maruz kalabildiği gibi ele geçirilerek başkasına yapılan saldırılarda kullanılabiliyor. Teknolojinin bu hızlı evrilişi karşısında herhangi bir savunma sistemi henüz geliştirilmedi. Akıllı telefonunuzla açıp kapayabildiğiniz kombinizi, garaj kapınızı, güvenlik ve çocuk kameralarınızı hatta otobanda seyir halindeki arabanızı başka birinin kontrol etmesinin ne kadar korkunç sonuçlar doğurabileceğini düşündüğünüzde, yaşanabilecek tehlikelere karşı önlem almak şart" dedi.
Hackerların ana hedefleri arasında
Mert Kılıç, "Ülkeler için hayati öneme sahip tesisler de akıllı yönetim sistemleriyle çalışıyor. Buralar da hackerların ana hedefleri arasında ve ele geçirilmesi halinde çok ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Geçen yıllarda, İran'ın uranyum zenginleştirme çalışmaları, bir virüsle sabote edildi. İran, saldırıyı çok geç fark edince bütün çalışmayı çöpe atmak zorunda kaldı. Elektrik hatları, havaalanları, nükleer santraller gibi tesisler için de her zaman en büyük tehlike bu tip siber saldırılar. Gelişen teknoloji ve nesnelerin interneti alanındaki ilerlemeler ve evimize giren benzeri kontrol sistemleri, önemli tesislerde kullanılan SCADA sistemlerine kıyasla çok daha güvensiz" diye konuştu.