ABDnin Gülleri ve dikenleri ya da iğneli fıçıda can çekişen Erdoğan

Esad kalır Erdoğan gider dediğimizde Genel Başkan Yardımcısı Soylu'nun deyişi ile (haşa ve sümme haşa ) Erdoğan'ı ezel ve ebedi lider olarak gören yandaş medya adeta kudurmuştu.Ama zaman bizi haklı çıkardı. Erdoğan'ın varlığını borçlu olduğu Amerika, Rusya'nın stratejik ataklarına boyun eğerek Esad'ı muhatap kabul ederken Erdoğan'ı beysbol sopası ile silkeliyor.Bütün dünya çaresiz biçimde Esad'ı diplomatik muhatap kabul ederek pazarlıklar yürütürken Yeldeğirmenleriyle savaşan roman kahramanımız savaş naraları atamasa bile 'savaş savaş' deyu sayıklamaya devam ediyor.Dışişleri Bakanı çakma Kissingerimiz 2. Dünya Savaşının bittiğinden habersiz yıllarca çalılıkta saklanıp tir tir titreyen Japon askeri gibi Suriye ile savaş nöbetleri geçirmede.Doğru, çok güvendikleri ABD-İsrail-İngiltere-Al Suud mahşerin dört atlısı kılıç şakırtıları ile gelmekte. Ama İslamcı aptalların zannettiği gibi hedef Esad'ın Suriye'si değil Erdoğan'ın Türkiye'si.Bu durum aynı aptalların yeni manevrası ile Erdoğan'ı Batı'ya karşı göğsünü siper eden Selahaddin yapmaz. Olsa olsa ülkesini Haçlılara teslim edip El Hamra'ya bakıp bakıp ağlayan Emevi kabile reisi yapar.Hani hüngür hüngür ağlarken annesinin "ağla şimdi. Erkekler gibi mücadele etmedin, kadınlar gibi ağla" diye isyan ettiği Emevi reisinin trajedisidir bu.Doğru, savaş başladı. Ama savaş alanı Suriye'den Türkiye'ye taşındı.BOP kasırgası şimdi Eşbaşkanını sallıyor.Gezi'de nükseden toplumsal muhalefeti lehine çevirmeye çalışan mahşerin dört atlısı, bir yandan Türk- Kürt geriliminin sinir uçları ile PKK'yı kullanarak Erdoğan'ın kimyasını bozuyor.Diğer yandan içki yasağı, ağaç katliamı kıvılcımını, Ergenekon öfkesi çırası ile tutuşturarak laik- antilaik gerilimi oluşturuyor.Diğer yandan gittikçe Vehhabileşen sözde Sünni özde sun'i İslamcı polisleri, Alevi çocukların üzerine salarak Alevi- Sünni fay hattını hareketlendiriyor.Erdoğan gitgide toplumsal fay hatlarını yırtan ve Türkiye ile birlikte kendini yutan bir elemana dönüşürken ABD'nin Gülleri iyi polis olarak sahneye sürülüyor.PKK bile dış ve iç politikada stratejik akılla oyun kurarken AKP devlet imkânlarına rağmen iç ve dış politikada oyun kurmak şöyle dursun oluşturulan dalgaların üstünde taktik çırpınışlarla tutunmaya çalışıyor.Erdoğan'ın tepkisel, taktiksel, öfkesel çırpınışları üzerinde kalmaya çalıştığı Truva atının stratejik adımları ile boşa çıkarılıyor.PKK çekilmeyi durdurarak toplumsal eylemlerin baş aktörüne dönüşerek Erdoğan'ın elinde ateş topuna dönüşüyor. PKK'dan sonra CIA güdümünde stratejik akla sahip olan Pensilvanya'dan Gülen, barış eldivenine sarılı pençesini, Alevi kesime uzatarak aslında savaşın fitilini tutuşturuyor.Düne kadar Müslüman Alevi'yi ateist gören, kestiği yenmez, içtiği içilmez diyen zihniyetin birden Alevi dostu kesilmesinin ne manaya geldiğini Alevi kesimi iyi okurken bir tek İzzettin Doğan ve Erdoğan okuyamamış görünüyor.Pensilvanya'da ulusal Alevi kesimlerce protesto edilmeye başlanan Gülen'in, mızrak ucuna Kur'an takarak pozisyon üstünlüğü elde eden Emeviler gibi Cami'nin bahçesine Kilise dikmekten geçici bir süre tornistan ederek Cemevi dikme telaşını iki Doğan da okuyamadı ve bu şova alet oldu.Hz. Ali efendimizi tekfir etmeye yeltenen Hariciler'e çıkışırken ortaya koyduğu o basiretli tavırla şifreyi çözüyoruz: "Söylediğin söz Hak ama amacın Batıl."Gülen'in hamlesine verilecek cevap bu. Doğru bir işi yanlış zamanda ve yanlış bir kişi, yanlış bir maksatla yaparsa doğru netice hasıl olmuyor. Şekil A'da görüldüğü üzere ülke toz duman oluyor, masum Canlar ölüyor.Esad, Ergenekon, PKK, ABD'nin Güllelerine dönüşüp Erdoğan'ın elinde patlarken ABD'nin Gülleri sahne alıyor.Erdoğan ile birlikte ülke kaynar kazana verilirken etrafta Güller açıyor.Erdoğan'ın etrafında bu şifreleri çözecek BABA-YİĞİT var mı? Yoksa onlar da Bulut olup Pensilvan'ya ya uçtular mı? Dün Erdoğan'ın etrafına üşüşen kelebeklerin hangi Güle konacakları belli olmaz.