ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, güvenliğin sağlanacağına dair verilen vaadlere rağmen, Filistin yönetiminin, terör eylemlerine dahil olduğuna şüphe bulunmadığı yönünde yeni - bizim için bilinen,eski- açıklamasını yine tekrarladı. Rumsfeld, Ortadoğu sorununun çözüm sürecinde Beyaz Saray ile aynı görüşü paylaşmadığı sinyali verdiği açıklamasında İsrail'e bölgedeki işgallerini durdurması çağrısını da yineledi.
Birleşmiş Milletler Genel Kurul ve Konsey kararları bulunmasına rağmen İsrail Yönetimi kafasına koyduğu işgal planının etki sahasını daha da genişletmeye başladı.Kurulduğu 1948 yılından bu yana topraklarını kuzeyden güneye,doğudan batıya yayan İsrail, uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından alınan kararları takmıyor. İsrail ordusu dün yine işbaşı yaparak mülteci kamplarına tanklar eşliğinde ve havadan helikopter destekli girdi. Bölgede aç perişan yaşayan Filistinliler kamplarda bir yandan yaşam mücadelesi verirken, bir yandan da askeri şiddete maruz kalıyorlar. "İsrail işgalindeki topraklarda bir savaş yaşandığı düşüncesindeyim'' diyen Rumsfeld, İsrail'in, sorunun başlangıcından bu yana, geri çekilebileceğini söylediğini, ancak taraflar arasında bir uzlaşma sağlanamadığını belirtti . ABD Savunma Bakanı, İsrail'in güvenle anlaşabileceği bir nokta bulunduğuna inandığını kaydetti. Rumsfeld, evlerinden ayrılmak zorunda kalan bazı Filistinliler'in geri dönerek güven verecek bir hükümet oluşturabileceğini ve bunun bir anlaşma zemini hazırlayabileceğini ifade etti konuşmasında. Evet, ifade ve niyetler bu yönde ancak alınan kararların uygulama aşaması daha önemli bir aşama. Keza İsrail onlarca kez uyarı almış ve her defasında çekildiği bölgelere yeni kuvvetlerle tekrar girmişti.Arafat'ın çağrılarına ve Filistin halkının feryatlarına kulak tıkayan batılı kamuoyu masabaşı planlar ile bölge üzerinde ahkam keserken bölgede çekilen acılar gözardı ediliyor. BM Genel Kurulu geçtiğimiz hafta İsrail ve Filistin Yönetimi'ne bazı uyarılarda bulundu.Cenin Raporu bünyesinde alınan kararlar bağlayıcılıktan yoksun, sadece tavsiye niteliğindeydi. Savunma Bakanı Rumsfeld de kendi bünyesinde tavsiyelerde bulunurken Filistin yönetimine yüklenmekten de geri kalmadı. Bölgede teori ve tavsiyeden öte kararlar alınmadıkça kan akmaya devam edecek gibi görünüyor.
Birleşmiş Milletler Genel Kurul ve Konsey kararları bulunmasına rağmen İsrail Yönetimi kafasına koyduğu işgal planının etki sahasını daha da genişletmeye başladı.Kurulduğu 1948 yılından bu yana topraklarını kuzeyden güneye,doğudan batıya yayan İsrail, uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından alınan kararları takmıyor. İsrail ordusu dün yine işbaşı yaparak mülteci kamplarına tanklar eşliğinde ve havadan helikopter destekli girdi. Bölgede aç perişan yaşayan Filistinliler kamplarda bir yandan yaşam mücadelesi verirken, bir yandan da askeri şiddete maruz kalıyorlar. "İsrail işgalindeki topraklarda bir savaş yaşandığı düşüncesindeyim'' diyen Rumsfeld, İsrail'in, sorunun başlangıcından bu yana, geri çekilebileceğini söylediğini, ancak taraflar arasında bir uzlaşma sağlanamadığını belirtti . ABD Savunma Bakanı, İsrail'in güvenle anlaşabileceği bir nokta bulunduğuna inandığını kaydetti. Rumsfeld, evlerinden ayrılmak zorunda kalan bazı Filistinliler'in geri dönerek güven verecek bir hükümet oluşturabileceğini ve bunun bir anlaşma zemini hazırlayabileceğini ifade etti konuşmasında. Evet, ifade ve niyetler bu yönde ancak alınan kararların uygulama aşaması daha önemli bir aşama. Keza İsrail onlarca kez uyarı almış ve her defasında çekildiği bölgelere yeni kuvvetlerle tekrar girmişti.Arafat'ın çağrılarına ve Filistin halkının feryatlarına kulak tıkayan batılı kamuoyu masabaşı planlar ile bölge üzerinde ahkam keserken bölgede çekilen acılar gözardı ediliyor. BM Genel Kurulu geçtiğimiz hafta İsrail ve Filistin Yönetimi'ne bazı uyarılarda bulundu.Cenin Raporu bünyesinde alınan kararlar bağlayıcılıktan yoksun, sadece tavsiye niteliğindeydi. Savunma Bakanı Rumsfeld de kendi bünyesinde tavsiyelerde bulunurken Filistin yönetimine yüklenmekten de geri kalmadı. Bölgede teori ve tavsiyeden öte kararlar alınmadıkça kan akmaya devam edecek gibi görünüyor.