Türkiye’de dikkati çeken husus, “Biz Ermeni’yiz, TC katil, silah Kürtlerin sigortasıdır” diyen bölücü, sol ve sosyalistlere bu ülkenin kanunlarının işlememesidir. Fakat buna karşılık “Türküz, Atatürkçüyüz” diyen sol ve sosyalistler ise Silivri’de hapishaneye atılıp davaları 3-4 yıl sürüyor ve ne hikmetse bir türlü suçlu oldukları kanıtlanıp ceza verilemiyor.
Bu durum, bazı güçlerin, Türklüğe karşı olanları korudukları Türklüğe taraftar olanları ise cezalandırmaya çalıştıkları kuşkusunu uyandırmaktadır. Örneğin İsmet Berkan Hürriyet Gazetesi’nin 20 Mart 2011 tarihli nüshasında “Amerikalı Gözüyle Ergenekon” başlıklı yazısında şu görüşlere yer vermiştir: “Taraf’ın yayınladığı Wikileaks belgelerine göre Ergenekon soruşturmasını yürüten polis birimlerinin Amerikan Federal Polisi FBI Türkiye Temsilcisi’ne bilgi verdiği anlaşılıyor”
Emperyalizme göre Türk olamazsınız. Eğer Türk’üm diyorsanız açlık ve sefalet içinde yaşayarak yok olmanız gerekir. Nitekim Tanzimat’tan günümüze kadar Batı, Türkiye’de gayrimüslimleri ve yabancıları, ekonomik bakımdan Türklerin önüne geçirmeye çalışmaktadır. Maalesef bunda başarılı olmuşlardır. Çünkü Türkiye’de 1980’lerden beri borçlanma ve özelleştirmeye dayanan ekonomi-politikaların sonucu içeriden dışarıya ve fakirden zengine servet transferi yapıldı. Nitekim Türkiye’de geniş kitleler gittikçe fakirleşirken ufak bir azınlık olan dolar milyarderlerinin sayısı her geçen gün artmaktadır.
Emperyalizmin sinsi planları sonucu yoksullaştırılan ve bankalardan aldığı kredilerle geçinmek zorunda kalan Türk insanının en son adını değiştirilmesine ve tarihten silinmesine sıra gelmiştir. Nitekim her konuda birbirine zıt olan iktidarla ana muhalefet, Partisi CHP, Türk adının anayasadan çıkarılması konusunda birbiriyle anlaşmış görünmektedir. Nitekim AKP milletvekili ve Grup Başkan Vekili olan Ayşe Nur Bahçekapılı, 2009 yılında Taraf Gazetesi’nden Neşe Düzel ile yaptığı konuşmasında şunları söylemiştir: “Vatandaşlık tanımı da değişecek. Herkes kendi etnik kökenini ifade edebilecek ve üst kimlik olarak TC vatandaşıyım, diyebilecek. Neşe Düzel’in “Yani anayasa’daki Türklük” kalkacak öyle mi?” sorusuna “Tabii, yoksa demokratikleşmeyi yapamazsınız” dedi.
CHP milletvekilleri Prof. Binnaz Toprak ve Prof. Süheyl Batum’un, Anayasa’daki Türklük ifadesinin çıkarılması gerektiği şeklindeki açıklamaları bilinmektedir. Yine Nurten Arslan “Kızılca Gün” adlı kitabında Damat Ferit Hükümeti’nin Maarif Nazırı Rumbeyoğlu, Fahrettin’in ders kitaplarından “Türk” sözünü çıkarılmasını istediğini yazar. Demek ki ülkemiz açık veya gizli işgale uğradığı zaman siyasiler hep aynı şeyleri söylüyorlar. Ayrıca Bu soy adlardan bazıları üzerinde birazcık düşünürsek bu fikirleri yadırgamamak gerektiği anlaşılacaktır.
Bu durum, bazı güçlerin, Türklüğe karşı olanları korudukları Türklüğe taraftar olanları ise cezalandırmaya çalıştıkları kuşkusunu uyandırmaktadır. Örneğin İsmet Berkan Hürriyet Gazetesi’nin 20 Mart 2011 tarihli nüshasında “Amerikalı Gözüyle Ergenekon” başlıklı yazısında şu görüşlere yer vermiştir: “Taraf’ın yayınladığı Wikileaks belgelerine göre Ergenekon soruşturmasını yürüten polis birimlerinin Amerikan Federal Polisi FBI Türkiye Temsilcisi’ne bilgi verdiği anlaşılıyor”
Emperyalizme göre Türk olamazsınız. Eğer Türk’üm diyorsanız açlık ve sefalet içinde yaşayarak yok olmanız gerekir. Nitekim Tanzimat’tan günümüze kadar Batı, Türkiye’de gayrimüslimleri ve yabancıları, ekonomik bakımdan Türklerin önüne geçirmeye çalışmaktadır. Maalesef bunda başarılı olmuşlardır. Çünkü Türkiye’de 1980’lerden beri borçlanma ve özelleştirmeye dayanan ekonomi-politikaların sonucu içeriden dışarıya ve fakirden zengine servet transferi yapıldı. Nitekim Türkiye’de geniş kitleler gittikçe fakirleşirken ufak bir azınlık olan dolar milyarderlerinin sayısı her geçen gün artmaktadır.
Emperyalizmin sinsi planları sonucu yoksullaştırılan ve bankalardan aldığı kredilerle geçinmek zorunda kalan Türk insanının en son adını değiştirilmesine ve tarihten silinmesine sıra gelmiştir. Nitekim her konuda birbirine zıt olan iktidarla ana muhalefet, Partisi CHP, Türk adının anayasadan çıkarılması konusunda birbiriyle anlaşmış görünmektedir. Nitekim AKP milletvekili ve Grup Başkan Vekili olan Ayşe Nur Bahçekapılı, 2009 yılında Taraf Gazetesi’nden Neşe Düzel ile yaptığı konuşmasında şunları söylemiştir: “Vatandaşlık tanımı da değişecek. Herkes kendi etnik kökenini ifade edebilecek ve üst kimlik olarak TC vatandaşıyım, diyebilecek. Neşe Düzel’in “Yani anayasa’daki Türklük” kalkacak öyle mi?” sorusuna “Tabii, yoksa demokratikleşmeyi yapamazsınız” dedi.
CHP milletvekilleri Prof. Binnaz Toprak ve Prof. Süheyl Batum’un, Anayasa’daki Türklük ifadesinin çıkarılması gerektiği şeklindeki açıklamaları bilinmektedir. Yine Nurten Arslan “Kızılca Gün” adlı kitabında Damat Ferit Hükümeti’nin Maarif Nazırı Rumbeyoğlu, Fahrettin’in ders kitaplarından “Türk” sözünü çıkarılmasını istediğini yazar. Demek ki ülkemiz açık veya gizli işgale uğradığı zaman siyasiler hep aynı şeyleri söylüyorlar. Ayrıca Bu soy adlardan bazıları üzerinde birazcık düşünürsek bu fikirleri yadırgamamak gerektiği anlaşılacaktır.
Prof. Dr. İbrahim Arslanoğlu / diğer yazıları
- İktidar ve ana muhalefet Türkiye’nin gerçek sorunları ile meşgul mü? / 04.01.2013
- İktidar ve Anamuhalefet Türkiye’nin gerçek sorunları ile meşgul mü? / 26.12.2012
- Abant toplantısında federatif yapıya geçilmesi tartışıldı / 18.03.2012
- Türkiye’de 1938 – 1950 arası eğitimde yeni yapılanma / 07.03.2012
- Dünya totaliter tek devlete doğru nasıl sürüklenmektedir? / 18.02.2012
- “Hepimiz Ermeniyiz” sloganının düşündürdükleri - II / 28.01.2012
- “Hepimiz Ermeniyiz” sloganının düşündürdükleri - I / 27.01.2012
- İktidar ve Anamuhalefet Türkiye’nin gerçek sorunları ile meşgul mü? / 26.12.2012
- Abant toplantısında federatif yapıya geçilmesi tartışıldı / 18.03.2012
- Türkiye’de 1938 – 1950 arası eğitimde yeni yapılanma / 07.03.2012
- Dünya totaliter tek devlete doğru nasıl sürüklenmektedir? / 18.02.2012
- “Hepimiz Ermeniyiz” sloganının düşündürdükleri - II / 28.01.2012
- “Hepimiz Ermeniyiz” sloganının düşündürdükleri - I / 27.01.2012