Rızık deyince biz daha çok yenilen içilen, elle tutulan ve gözle görülen, hep tüketilen nimetleri anlıyoruz, ya da ilk akla gelen bunlar oluyor.
Peygamberi beyanlardan ve dualardan anlıyoruz ki rızık kelimesi daha geniş anlamları ihtiva ediyor, sadece maddi değil manen rızıklanmayı da anlatıyor.
Mesela; “Allah’ım! Kalbimin kulağını senin zikrine aç, sana itaat etmekle, Resulüne itaat etmekle ve dahi senin kitabınca amel etmekle beni rızıklandır”.
Alemlerin Efendisi Hz. Muhammed aleyhisselamın bu duasından anlıyoruz ki, Allah ve Resulünün izinde, Kur’an çizgisinde bir hayat sürmek aynı zamanda bir rızık meselesidir, Sıratı Müstekim üzre olmak Yüce rabbimizin rızıklandırdığı kullar arasında yer almaktır aynı zamanda.
Allah ve Resul çizgisine ters düşen bir hayatın içinde yer almak ise rızıksız olmak, rızktan pay
alamamaktır.
Yine çok sık tekrarladığımız ve belki de tesbihat gibi hiç ağzımızdan düşürmememiz gereken ve cümle kalıpları Evrenin Efendisine ait olan bir dua:
“Ey Allah’ım! Bize, hakkı hak olarak göster ve ona uymakla bizi rızıklandır, batılı batıl olarak göster ve ondan kaçınmakla bizi rızıklandır ve bize eşyanın hakikatini olduğu gibi göster”.
Demek ki Hakk’a ittiba bir rızık meselesi olduğu gibi batıldan uzaklaşmak ta bir rızık meselesidir.
Belki bu duayı lafzen çok tekrar ediyoruz ama, günlük hayatımızda tam tersi bir görüntü var.
Hakk’a sarılmakla ve batıldan sıyrılmakla rızıklanmayı arzu ediyoruz fakat, her geçen gün batıla dalanlarla beraber dalıp gidiyoruz, her geçen gün batıl hayatımıza dal-budak salıp duruyor.
Bu konuda ve her konuda derinlemesine tefekküre ihtiyacımız var; acaba ağzımızla söylediklerimizi kalplerimiz mi tasdik etmiyor yoksa aslında kalplerimizin tasdik etmediklerini mi söyleyip duruyoruz?
Peygamberi beyanlardan ve dualardan anlıyoruz ki rızık kelimesi daha geniş anlamları ihtiva ediyor, sadece maddi değil manen rızıklanmayı da anlatıyor.
Mesela; “Allah’ım! Kalbimin kulağını senin zikrine aç, sana itaat etmekle, Resulüne itaat etmekle ve dahi senin kitabınca amel etmekle beni rızıklandır”.
Alemlerin Efendisi Hz. Muhammed aleyhisselamın bu duasından anlıyoruz ki, Allah ve Resulünün izinde, Kur’an çizgisinde bir hayat sürmek aynı zamanda bir rızık meselesidir, Sıratı Müstekim üzre olmak Yüce rabbimizin rızıklandırdığı kullar arasında yer almaktır aynı zamanda.
Allah ve Resul çizgisine ters düşen bir hayatın içinde yer almak ise rızıksız olmak, rızktan pay
alamamaktır.
Yine çok sık tekrarladığımız ve belki de tesbihat gibi hiç ağzımızdan düşürmememiz gereken ve cümle kalıpları Evrenin Efendisine ait olan bir dua:
“Ey Allah’ım! Bize, hakkı hak olarak göster ve ona uymakla bizi rızıklandır, batılı batıl olarak göster ve ondan kaçınmakla bizi rızıklandır ve bize eşyanın hakikatini olduğu gibi göster”.
Demek ki Hakk’a ittiba bir rızık meselesi olduğu gibi batıldan uzaklaşmak ta bir rızık meselesidir.
Belki bu duayı lafzen çok tekrar ediyoruz ama, günlük hayatımızda tam tersi bir görüntü var.
Hakk’a sarılmakla ve batıldan sıyrılmakla rızıklanmayı arzu ediyoruz fakat, her geçen gün batıla dalanlarla beraber dalıp gidiyoruz, her geçen gün batıl hayatımıza dal-budak salıp duruyor.
Bu konuda ve her konuda derinlemesine tefekküre ihtiyacımız var; acaba ağzımızla söylediklerimizi kalplerimiz mi tasdik etmiyor yoksa aslında kalplerimizin tasdik etmediklerini mi söyleyip duruyoruz?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025