Genel seçimler ile birlikte bazı siyasi parti liderlerinin üzerinden silindir geçişinin üçüncü yıldönümünü idrak ettik 3 Kasım'da... Türkiye üç yıldır Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki "yepyeni" parti ile idare ediliyor! Artıları var, eksileri var AKP iktidarının ama "ince muhasebeyi" bir sonraki seçimlerde halk sandıkta yapacaktır.Sevap-günah çetelesini kenara koyup, son üç yılın bir başka yönüne bakacağız. Geçen üç yıl içinde siyasette garip bir durgunluk olduğunu herkes kabul ediyor. Ama sadece durgunluk değil kabul edilen, gerginlikle birlikte 'renksizlik' de dikkat çekiyor."Yahu! Kamer Genç'i bile özledim" diyenlere rastlar olduk!Siyaset; asık yüzlü kişilerin, sadece çok ciddi konuları konuşup halletmeye çalıştığı bir uğraş alanı değildir.Ciddiyetin göstergesi asık bir yüz de değildir.Siyasetin merkezinde insan vardır.İnsanlar hüzünlenip ağladıkları kadar, espri yapıp, kahkaha da atarlar.Oysa üç yıldır özellikle Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yüzler gülmüyor.AKP'liler fevkalade ciddi, CHP'liler onlardan daha ciddi!Ankara'nın "öteki kanadı" zaten her zaman ve de hepten ciddi!Tam bir ciddiyet yarışı hakim ve bu yarış, siyasete ilgiyi soğutuyor; özellikle gençlerin sırt dönmesine yol açıyor.Siz, Meclis'teki bir hatibin yaptığı konuşmaya salondan, gerçekten zekâ ürünü bir "taşı gediğine koyma" çıkışına tanık oldunuz mu son üç yılda?Zekâsını, kültürünü "konuşturup" sadece Meclis Genel Kurulu'nu değil, televizyon başındaki insanları da ekrana çakan bir hatip dinlediniz mi son üç yılda?Ama yanlış anlaşılmasın...Kimse "Meclis'te sululuk yapılmasını" istiyor değil.Sadece ve sadece, gülen yüzlere hasret kaldık.Hele hele gülen, güldüren, güldürürken düşündüren olursa, başımızın üzerinde yeri var!Dileriz...Ciddiyeti ıskalamadan, siyasette özlem duyduğumuz "renkliliğe" ulaşmak için üç yıl daha beklememiz gerekmez!..Şakir Süter / Akşam
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.