Geçtiğimiz yıl Şubat ayı ortalarında, ABD'nin önde gelen finans gazetelerinden, günlük 2 milyon tiraja sahip "The Wall Street Journal"ın başyazısında Türkiye'ye ve özellikle Başbakan Erdoğan'a yönelik çok ağır eleştiriler yapılmıştı.Gazetenin editörlerinden Robert L. Pollock tarafından kaleme alınan yazıda, "Atatürk'ün mirasının çoğu kaybolma riski taşımaktadır. Türkiye kolay bir şekilde ikinci derecede bir ülke haline hemen gelebilir: Küçük kafalı, paranoyaya kapılmış, sıradan ve başka ne olabilir? Amerika dostluğu olmayan ve Avrupa'ya kabul edilmeyen" ifadeleri kullanılmış ve Türkiye'ye "hasta adam" benzetmesi yapılmıştı.AKP'yi 'kurnaz' ve 'fırsatçı' olarak niteleyen Pollock, "2002 seçimlerinde, Türk-Amerikan ilişkilerine sahip çıkan, ancak yolsuzluğa karışarak kendi kendilerini yıkan siyasi partilerin ortada bıraktıkları boşluk, kurnaz ve fırsat kollayan islamcı AKP tarafından doldurulmuştur"diyordu yazısında.Bush'un Erdoğan'ı "Başbakan" olarak tanıyan ilk dünya lideri olduğunu hatırlatan Pollock, Erdoğan'ı vefasızlık ve ikiyüzlülükle suçluyordu. ABD'nin Türkiye'ye karşı ağır eleştiri bombardımanı sistematik bir şekilde yürüttüğü bir dönemde Pollock'un kaleme aldığı yazı oldukça önemli mesajlar veriyordu. Türk basını Pollock'un bu ağır eleştirilerini değişik şekillerde yorumluyor, Erdoğan hükümetinin ABD'ye sadakatini yeniden gözden geçirmesini ve daha da kuvvetlendirmesini isteyebiliyordu. Fakat biz bu yazının farklı niyetlerle kaleme alındığını ve Pollock'un bu yazıdan muradının kartel medyasının yansıtmaya çalıştığından çok farklı olduğunu ifade etmeye çalışmıştık. 21 Şubat 2005 tarihli yazımda, ABD cephesinden gelen bu eleştiri bombardımanının kısa vadeli sonucunun "ABD taleplerini bir bir yerine getiren AKP hükümetinin, Türk halkından gelen yoğun tepkiler karşısında bocaladığı bir süreçte tepkileri dindirip, AKP'yi rahatlakmak!" olduğunu yazmıştım. Çünkü Başbakan Erdoğan'ın Amerikan karşıtı olarak lanse edildiği böyle bir yazının, ABD'yi tümüyle reddeden Türk halkının gözünde Erdoğan'ı yücelteceği su götürmez bir gerçekti. Nitekim hükümet yandaşı birçok medya organı, Pollock'un yazısını, Erdoğan'ın ABD'ye verdiği açık desteği kamufle etmek ve Türk halkının gözünden kaçırmak için gayet güzel kullanmıştı. Ama foyaları aradan geçen bir yılda ortaya çıktı. Bir yıl önce Erdoğan'ı ve Türkiye'yi yerden yere vuran aynı gazetenin (The Wall Street Journal) aynı editörü (Robert L. Pollock) bu kez Başbakan Erdoğan'a methiyeler diziyordu. Pollock, önceki gün yayınladığı röportajında Erdoğan'ı "rakipsiz" ve "Özal'dan sonraki en popüler lider" olarak takdim ediyordu. Pollock'un bir yıl önce "ikinci derece ülke", "sıradan, küçük kafalı" olarak tanımladığı Türkiye'yi de "en medeni halk" olarak sunmasının sebeb-i hikmeti ne olabilirdi ki! Bir yıl içerisinde Türkiye'nin ve değişme noktasında ne kadar mahir de olsa Başbakan Erdoğan'ın bu kadar değişmesine imkan olmadığına göre..!ABD'nin; Erdoğan ve hükümetinin ABD yandaşlığından zerre kadar kuşkusu yok, hiçbir zaman da olmadı. Ne Irak işgali, ne çuval hadisesi ne de 1 Mart tezkeresinin reddedilmesi ABD cephesinde AKP'nin sadakatini sorgulama eylemine dönüşmedi. Fakat ABD zaman zaman, değerli yandaşı AKP'nin Türkiye'de içine düştüğü zor durumlara müdahale babında manevralarda bulunma gereği hissediyor. Pollock'un bir yıl önceki yazısını da bu minval üzere değerlendirmekte ve geçtiğimiz gün çıkan röportajı da 1 yıldır gizlenen gerçek yüzü olarak görmekte fayda var. Bugün kartel medyasının Pollock'un bir yıl önceki yazısını bir anda unutup, "Erdoğan'a muhteşem övgüler" şeklinde manşetler atmasını iyi sorgulamalıyız.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012