logo
19 NİSAN 2025

Zulmü alkışlamak tam da budur işte

28.09.2018 00:00:00

İçine doğduğunuz kültür, içinde yaşadığınız medeniyet size bazı haberler ulaştırıyor ve siz o haberlere göre duruşunuzu belirliyorsunuz.


İnandığınız, baş tacı ettiğiniz Kerim Kitap Allah'ın elçilerinden biri olan Musa ile kendini tanrı zanneden Firavun arasındaki mücadeleyi muhtelif surelerde anlatıyor.


Firavun, omuzlarına basarak iddiasına göre tanrılığa yükseldiği toplumunu bu sapık düşüncesine inandırmışken ve öylesine geçinip giderken bir babayiğit çıkıyor ve "Alemlerin Rabbinden" bahsediyor, Firavun'un da tıpkı diğer insanlar gibi mahluk olduğunu söylüyor.


Resulün getirdiği bu sağlam bilgi karşısında saltanatı sallanan, tahtı titremeye başlayan Firavun haliyle bütün gücüyle bu sağlam bilginin sahibini susturmaya ve yok etmeye çalışıyor.


Diğer peygamberlerin de toplumları ile olan mücadeleleri incelendiğinde işin temelinde, özellikle servet ve makam sahibi kodamanların Peygamberlere ilk karşı çıkanlar olduklarını görürüz.


Bu bilgiler bizlere ulaştığı günden itibaren imanımızın gereği olarak duruşumuz elbette Allah'ın elçilerinin yanı olmuştur, nefretimizi de karşı safta yer alanlara yöneltmişizdir.


Bu tavır, bu duruş; "Zulmü alkışlayamam zalimi asla sevemem" ilkesinin hayatımıza, söylem ve eylemlerimize yansımış biçimidir.


Sözünü ettiğimiz bu dik duruş, doğru duruş, sürekli zalim ve zorbanın karşısında yer alış her nedense son elçi ve son Peygambere ve aile efradına yapılan zulümler karşısındaki duruşumuza yansımamış gibidir.


Son Peygamberin aile efradına, kutlu Ehl-i Beyt'ine bu zulmü reva görenlerin 'içerden birileri' olması elbette bu işte önemli rol oynamıştır.


Mesela, Kerbela çölünde malum zulmü işleyenler, akıllara durgunluk verecek çaptaki katliama imza atanlarla, bu zulmü sonraki nesillere aktaranlar aynı kişiler olduğu için sürekli olayın vahameti yumuşatılmış, sıradan bir olay gibi takdim edilmiştir.


İşin başından beri olaylar saptırıldığı ve haberler yalan-yanlış aktarıldığı için tarih boyunca "zulmü alkışlayamam zalimi asla sevemem" ikrarı ile yaşayan Müslüman kitleler ne yazık ki zulmü alkışlar ve zalimi sever hale gelmişlerdir.


Hz. Hüseyin ve aile efradının Kerbela çölünde sözde Müslümanlar tarafından maruz kaldıkları zulüm ve katliam gündem olduğunda ağlayanların, göz yaşı dökenlerin ve katillere lanet okuyanların hemen "filan mezhepten, falan ekolden" şeklinde yaftalanması da, zalim ve katillerin ürettikleri sinsi ve haince metodlardan birisidir.


Bu sinsi ve haince yöntemleri ile tarih boyunca son Peygamberin, ciğerparesi kızı Fatma'nın, ilim şehrinin kapısı olan Hz. Ali'nin yasına ortak olan Müslümanları hep az sayıda tutmayı başarmışlardır.


Zulmü alkışlamak ve dahi alkışlatmak tamda budur işte.


Hicri 1440 yılının Muharrem ayını bitirirken herkes duruşunu ve durduğu yeri bir daha, hatta bin daha gözden geçirmelidir.


"Zulmü alkışlayamam zalimi asla sevemem" değişmez ilkesi karşısında ne durumdayız acaba?


 

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Aziz Karaca / diğer yazıları
Başarı sansı ne?
Müzakereler Roma'ya taşındı
Katledilenlerin çoğu çocuk ve kadın
En aşağılık canlı tayfası Gazze'de yine katliam yaptı
Bakalım Çin'den turist gelecek mi?
Çinliler Trabzon'a yoğun ilgi gösterdi
İkisi kırmızı bültenle aranıyordu
Gürcistan'da enselendiler
Açılış fiyatı 3500 TL!
Bu yıl Mayısta kiraz almak zengin işi!
Peki fiyatlar düşecek mi?
İstanbul'da konut ihtiyacı azaldı!
Vefatının 10. yılında anılıyor
Büyük insan, mütevazi mezar
İşte güncel fiyatlar
Zirai don sonrası sebze-meyve fiyatları fırladı
İsrail Gazze’de yine sivillere saldırdı
En az 7 ölü, çok sayıda yaralı
TESK: Enflasyona bağlı kira artışları stopajı artırdı
"Kira stopajı tamamen kaldırılmalı"
ABD Yemen'in kentlerini vurdu
Liman saldırısında ölü sayısı 80'e çıktı
ABD'de federal yargıçtan Rümeysa Öztürk kararı
Vermont'a nakledilecek
ABD Suriye'den kaç asker çekeceğini açıkladı
'Asker sayımızı binin altına indireceğiz'
Galatasaray hata yapmadı
Bodrumspor engelini 2 gol ile geçti
Cumhurbaşkanı Erdoğan
'Özgürlüklerimizi kimse elimizden alamaz'
Başarı sansı ne?
Müzakereler Roma'ya taşındı
Katledilenlerin çoğu çocuk ve kadın
En aşağılık canlı tayfası Gazze'de yine katliam yaptı
Bakalım Çin'den turist gelecek mi?
Çinliler Trabzon'a yoğun ilgi gösterdi
İkisi kırmızı bültenle aranıyordu
Gürcistan'da enselendiler
Açılış fiyatı 3500 TL!
Bu yıl Mayısta kiraz almak zengin işi!
Peki fiyatlar düşecek mi?
İstanbul'da konut ihtiyacı azaldı!
Vefatının 10. yılında anılıyor
Büyük insan, mütevazi mezar
İşte güncel fiyatlar
Zirai don sonrası sebze-meyve fiyatları fırladı
İsrail Gazze’de yine sivillere saldırdı
En az 7 ölü, çok sayıda yaralı
TESK: Enflasyona bağlı kira artışları stopajı artırdı
"Kira stopajı tamamen kaldırılmalı"
ABD Yemen'in kentlerini vurdu
Liman saldırısında ölü sayısı 80'e çıktı
ABD'de federal yargıçtan Rümeysa Öztürk kararı
Vermont'a nakledilecek
ABD Suriye'den kaç asker çekeceğini açıkladı
'Asker sayımızı binin altına indireceğiz'
Galatasaray hata yapmadı
Bodrumspor engelini 2 gol ile geçti
Cumhurbaşkanı Erdoğan
'Özgürlüklerimizi kimse elimizden alamaz'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.