Zayıf rakip Karadağ karşısında zor da olsa kazandık: 1-0.
Genellikle bu tip zayıf takımlar karşısında istenmeyen sonuçlar alırız.
Bunun nedeni büyük ihtimalle iyi motive olmamamız olsa gerek.
Fakat bu sefer kamuoyu ve basın işi sıkı tuttu. Hafta boyunca manşetler hep millilere uyarılar ile doldu taştı.
Belli ki bu durum millileri işi ciddiye almaya yöneltmiş.
Ne var ki Montella bütün uyarılara rağmen birçoklarının takıntı olarak adlandırdığı şeyden vazgeçmedi ve ilk yarıda basının santrforsuz sistem dediği oyun düzeni ile oynadı.
Ben geçen birçok milli maçta da yazdım santrforsuz sistem diye bir şey olmaz.
Yani bu maçta ilk yarı en uçta Barış Alper Yılmaz oynadı.
Öyleyse bu takımın bir santrforu vardı ve o da Barış Alper Yılmaz'dı.
Barış Alper orjinal bir santrfor değil ama aynı Barış Alper takımı Galatasaray'da sol bek ve sağ bek de oynadı.
Barış Alper bir bek oyuncusu da değil ama o mevkilerde oynadı ve başarılı oldu.
Peki milli takımda neden o santrfor olmasın. Üstelik bir sağ açık oyuncusunun santrfor olarak başlaması sol bek ya da sağ bek olarak başlamasından daha gerçekçi değil mi?
Nitekim milli takımın ilk yarıdaki santrforu Barış idi. Dolayısıyla Montella santrforsuz bir sistemi savunuyor ya da oynatıyor değil.
Bir santrforu vardı ve onun adı da Barış Alper Yılmaz idi.
Gelgelelim Barış bu mevkide yeterli performansı gösterdi mi derseniz işte ben de Barış'ın bu mevkide sadece bu maçta değil geçen maçlarda da başarılı olmadığını söyleyebilirim.
Yani Montella'nın takıntısı santrforsuz sistem değil Barış'tan bir santrfor yaratma tutkusu.
Barış diğer arkadaşlarını da çok bozdu.
Örneğin yeni Benficalı Kerem Aktürkoğlu çok da iyi bir maç çıkarmadı.
Kerem birçok pası alamadı ve hücumların heba olmasına neden oldu.
Barış'ın yerine giren Bertuğ da iyi bir performans sergilemedi.
Şimdi gelelim konunun diğer bir boyutuna.
Kötü performans sergileyen Kerem Aktürkoğlu'nun yerine giren Kenan Yıldız'ın orjinal mevki ne?
Santrfor. Bu maçta ne oynadı? Sol açık. Peki bu sisteme ne diyeceğiz o zaman.
Sol açıksız sistem mi? Hayır elbette değil.
Çünkü takımın her an bir sol açığı vardı ve onlardan biri de orjinal mevki santrfor olan Kenan Yıldız idi.
Çünkü takımın her an bir sol açığı vardı ve onlardan biri de orjinal mevki santrfor olan Kenan Yıldız idi.
Ayrıca Kenan Yıldız, bu pozisyonda iyi bir performans gösterdi ve de attığımız golde bireysel yeteneklerini segiliyerek gole büyük katkı sağladı.
Gelelim başka bir konuya.
Sadece kendimizden güçlü takımlara karşı değil bu tip zayıf takımlara karşı da oynadığımız oyun futbol fakirliğimizi gösteriyor.
Kanımca bu tip takımları çözmek için iyi bireysel yetenek sergilemek lazım.
Sadece iyi bir pas oyunu sergilemek yeterli değil. Geçmişte bu tip takımlara çok puanlar verdik ve de yanılmıyorsam Faroe Adaları diye bir takıma da yenildik.
Karadağ karşısında da bireysel anlamda inisiyatif alan oyuncu azdı.
Daha ziyade ayağa paslar ile pozisyon yaratmaya çalıştık.
Elbette böyle bir oyun tarzı arzu edilen bir tarz. Aslen olması gereken bir oyun da bu zaten.
Fakat yine de ceza sahası içine bu derece kapanan bir takıma karşı bireysel yetenekle inisiyatif almak açısından nispeten yetersiz kaldık.
Bu maçta Hakan Çalhanoğlu özellikle ilk yarıda dikine sert ve şık paslar attı.
Arda Güler de maçın genelinde iyi bir performans gösterdi.
Ayrıca Arda her geçen gün fizik açıdan güçleniyor. Artık önü iyice açılacak gibi gözüküyor.
Evet zorlansak da kazandığımız bir maçın ardından İzlanda deplasmanına gideceğiz.
Elbette bu maç çok daha zorlu geçecek. Bakalım milli takım bu maçta gösterdiği pas oyunu tarzını geliştirerek İzlanda'yı yenme başarısı gösterecek mi?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Gabriel Sara neden var / 04.02.2025
- Curcuna / 03.02.2025
- Mahalle maçında olmaz / 31.01.2025
- Şampiyonluk hayal değil / 27.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Dağılmadan ve sıkılmadan / 14.01.2025
- Curcuna / 03.02.2025
- Mahalle maçında olmaz / 31.01.2025
- Şampiyonluk hayal değil / 27.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Dağılmadan ve sıkılmadan / 14.01.2025