Yıllara meydan okuyan zanaatkârlar
05.01.2009 00:00:00
Aydınlı terzi Mehmet Karaca mesleki malzemeleri ile teknolojiye meydan okuyarak mesleğini icra ediyor.
40 yıldır terzilik yapan 60 yaşındaki Mehmet Karaca'nın dikiş makinesi antika değerine kavuşmuş. 1900 yılı yapımı olan 109 yıllık bir Alman dikiş makinesi ile mesleğini sürdüren terzi Mehmet Karaca'nın dükkanında kullandığı ütü ise 65 yıllık.109 yıllık Alman yapımı dikiş makinesini 7 yıl önce 85 yaşındaki Aydın'ın tanınmış terzilerinden Selahattin Turnaer'den alduğunu belirten Mehmet Karaca "7 yıl önce dikiş makinesini şimdiki para ile 50 YTL'ye aldım. O zaman için bu dikiş makinesi 1 haftada kendi parasını kazandı. Şaşılacak bir şey ama bu 109 yıllık dikiş makinesi 7 yıl boyunca bir gün bile arıza yapıp beni yarı yolda bırakmadı. Arıza yapması durumunda sıkıntım büyük olurdu çünkü orijinal parçasını bulmanın mümkünü yok. Dikiş makinemin saat gibi çalışmasında benimde tabi ki payım var. Hiçbir zaman bakımını ihmal etmem. Dikiş makinem de beni şimdiye kadar mahcup etmedi. Ütümde 65 yıllık, kömürünü koyduğun zaman açamayacağı kırışıklık kalıba sokamayacağı kumaş yok. Ben iş aletlerimden memnunum. Hiç gidip yenisini alayım diye düşünmedim. Onlar çalıştığı müddetçe yenisi alıp onlara nankörlük etmem" dedi.Kendisinden sonra antika değerinde dikiş makinesini değerini bilecek birini vermek istediğini ifade eden terzi Mehmet Karaca "Mesleğimi yapmasam bile dikiş makinemi satmam. Değerini bilecek bir insana vermek isterim. Bu da olmazsa güzelce bakımını yapar zeytin yağı ile yağlayıp sandığı ile evime kaldırırım. Tüm meslek erbapları iş aletlerini kendi yakınları gibi görmeli. Müşteri gibi iş aleti de meslek erbabının veli nimetidir. Ayrıca bu makineleri kullanmak ustalık ister. İşinin ehli terzi bu 109 yıllık makinelerle müşterisinin istediğini dikebilendir" şeklinde konuştu.
40 yıldır terzilik yapan 60 yaşındaki Mehmet Karaca'nın dikiş makinesi antika değerine kavuşmuş. 1900 yılı yapımı olan 109 yıllık bir Alman dikiş makinesi ile mesleğini sürdüren terzi Mehmet Karaca'nın dükkanında kullandığı ütü ise 65 yıllık.109 yıllık Alman yapımı dikiş makinesini 7 yıl önce 85 yaşındaki Aydın'ın tanınmış terzilerinden Selahattin Turnaer'den alduğunu belirten Mehmet Karaca "7 yıl önce dikiş makinesini şimdiki para ile 50 YTL'ye aldım. O zaman için bu dikiş makinesi 1 haftada kendi parasını kazandı. Şaşılacak bir şey ama bu 109 yıllık dikiş makinesi 7 yıl boyunca bir gün bile arıza yapıp beni yarı yolda bırakmadı. Arıza yapması durumunda sıkıntım büyük olurdu çünkü orijinal parçasını bulmanın mümkünü yok. Dikiş makinemin saat gibi çalışmasında benimde tabi ki payım var. Hiçbir zaman bakımını ihmal etmem. Dikiş makinem de beni şimdiye kadar mahcup etmedi. Ütümde 65 yıllık, kömürünü koyduğun zaman açamayacağı kırışıklık kalıba sokamayacağı kumaş yok. Ben iş aletlerimden memnunum. Hiç gidip yenisini alayım diye düşünmedim. Onlar çalıştığı müddetçe yenisi alıp onlara nankörlük etmem" dedi.Kendisinden sonra antika değerinde dikiş makinesini değerini bilecek birini vermek istediğini ifade eden terzi Mehmet Karaca "Mesleğimi yapmasam bile dikiş makinemi satmam. Değerini bilecek bir insana vermek isterim. Bu da olmazsa güzelce bakımını yapar zeytin yağı ile yağlayıp sandığı ile evime kaldırırım. Tüm meslek erbapları iş aletlerini kendi yakınları gibi görmeli. Müşteri gibi iş aleti de meslek erbabının veli nimetidir. Ayrıca bu makineleri kullanmak ustalık ister. İşinin ehli terzi bu 109 yıllık makinelerle müşterisinin istediğini dikebilendir" şeklinde konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
