Yabancılara müjde!

Ben bir Kayseriliyim.
İnsanlar Türkiye’nin hemen hemen tamamında olduğu gibi Kayseri’de de taşı toprağı altın diyerek İstanbul’un yolunu tuttu.
Meğer taşı toprağı altın olan Kayseri imiş.
Erciyes eteklerindeki Develi ilçesinde tam 31 ton altın rezervi bulundu.
Üstelik bu sadece tespit edilen miktar, henüz toprağın altında ne yattığını tam olarak bilemiyoruz. Miktarın 50 tona çıkabileceği ifade ediliyor.
Dile kolay tam 31 ton altın rezervi.
Bir çeyrek altının 165 lira olduğunu düşürsek bulunan rezervin değerini varın siz hesaplayın.
Haber güzel, ancak ortada bir sorun var.
Altın madenini Kanada ortaklı bir firma buldu, doğal olarak aslan payı da onların olacak.
Benim Kayserili hemşerilerime ise işin dedikodusunu yapmak düşecek.
Çünkü Türkiye’de madenlerin neredeyse tamamı bu iktidar döneminde yabancıların kontrolüne geçmiş durumda.
Kayseri’de yaşanan bu örneği şehir şehir listelemek mümkün.
Başta Mermer, bor ve gümüş olmak üzere daha birçok yeraltı zenginlimiz Türk halkı yerine üç-beş yabancı şirketin kasasına giriyor.
Düşünebiliyor musunuz adamlar gelip benim toprağımın altındaki madeni çıkarıp götürüyor, sonra bizi yönetenler gidip onlara el açıp bin bir tavizle borç alıyor…
Yani adamlar kendi paramızı bize borç olarak veriyorlar.
Bize ise hazine üzerindeki dilenci misali yaşamak kalıyor.
Meğer Milli Ekonomi Modeli’nin sahibi olan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş “bu ülkenin yeraltı kaynaklarının değeri 3 katrilyon dolardır” derken ne kadar da haklıymış.
Prof. Dr. Haydar Baş ısrarla madenlerin devlet millet ortaklığı ile işletilmesi gerektiğini ifade ediyor.
BTP’nin vatandaşlık maaşı projesinin temel dayanaklarından biri de işte bu yeraltı kaynakları.