Uzun vadeli emelden uzak dur
Peygamberimiz (s.a.v.) eline üç çöp alır. Çöpün birini önüne diker, ikincisini yanına toprağa saplar ve üçüncüsünü de uzağa atar ve şu açıklamayı yapar: “Önüme diktiğim çöp insandır. Şu yandaki ecel, öteye fırlattığım da uzak vadeli emeldir. İnsanoğlu (onun) peşinden koşup dururken ona yetişemeden daha önce ecel onu yakalar”
03.03.2024 09:35:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi
![Uzun vadeli emelden uzak dur](resimler/haberler/27/uzun-vadeli-emelden-uzak-dur-H1520199-11.webp)
![](temalar/resimler/bos.gif)
![Uzun vadeli emelden uzak dur](resimler/haberler/27/uzun-vadeli-emelden-uzak-dur-H1520199-12.webp)
![](temalar/resimler/bos.gif)
![](temalar/resimler/bos.gif)
İmam Gazali Hazretleri şöyle anlatıyor:
İbn-i Abbas (r.a.) buyurur ki: "Peygamberimiz (s.a.v.) su kaynağına yakın yerde, büyük abdest bozduğu halde yine taşla silinir, sonra su ile yıkanmaya giderdi.
Ben, O'na, 'Yâ Resûlallah, su size yakın. Önce taşla silinmenize ne lüzum var?' dedim.
O, bana, 'Elimde senet mi var? Belki suyun yanına varamadan ölürüm' diye cevap verdi."
Rivayet edildiğine göre; Peygamberimiz (s.a.v.) bir sohbet esnasında eline üç çöp alır. Çöpün birini önüne diker, ikincisini yanına toprağa saplar ve üçüncüsünü de uzağa atar.
Arkasından sahabilere, "Bunlar neyi temsil eder, biliyor musunuz?" diye sorar.
Sahabiler, Resûlullah'a (s.a.v.), "Allah (c.c.) ve O'nun Resûlü bilir" diye cevap verir.
Resûlullah (s.a.v.) şu açıklamayı yapar:
"Önüme diktiğim çöp insandır. Şu yandaki ecel, öteye fırlattığım da uzak vadeli emeldir. İnsanoğlu (onun) peşinden koşup dururken ona yetişemeden daha önce ecel onu yakalar."
Söylendiğine göre, bir gün Hz. İsâ (a.s.) bir yerde oturuyordu. Bir ihtiyar elindeki kazma ile yeri kazıyordu.
Hz. İsâ, "Allah'ım! Bu ihtiyarin içinden uzak vadeli emelleri çıkar" diye dua etti.
Tam o sırada yaşlı adam kazmayı bırakarak yere uzandı ve bir müddet durdu.
Bu sefer Hz. İsa, "Allah'ım, bu ihtiyara uzak vadeli emellerini geri ver" diye dua etti.
Tam o sırada adamın uzandığı yerden doğrularak yine tarla çapalamaya koyulduğunu gördü.
Bunun üzerine Hz. İsâ (a.s.) adamın yanına giderek, işe ara vermesinin ve yeniden ise koyulmasının sebebini sordu.
Adam şu cevabı verdi: "Moladan evvel kazma sallarken bir ara, 'Artık iyice yaşın ilerledi, daha ne zamana kadar çalışacaksın' diye düşünerek kazmayı yere bıraktım, yere uzandım. Fakat biraz dinlenince, 'Kalan günlerimde geçimimi sağlamam gerekir' diye düşünerek yeniden kazmayı elime aldım."
(Mukaşefetü'l-Kulüb'den…)
İbn-i Abbas (r.a.) buyurur ki: "Peygamberimiz (s.a.v.) su kaynağına yakın yerde, büyük abdest bozduğu halde yine taşla silinir, sonra su ile yıkanmaya giderdi.
Ben, O'na, 'Yâ Resûlallah, su size yakın. Önce taşla silinmenize ne lüzum var?' dedim.
O, bana, 'Elimde senet mi var? Belki suyun yanına varamadan ölürüm' diye cevap verdi."
Rivayet edildiğine göre; Peygamberimiz (s.a.v.) bir sohbet esnasında eline üç çöp alır. Çöpün birini önüne diker, ikincisini yanına toprağa saplar ve üçüncüsünü de uzağa atar.
Arkasından sahabilere, "Bunlar neyi temsil eder, biliyor musunuz?" diye sorar.
Sahabiler, Resûlullah'a (s.a.v.), "Allah (c.c.) ve O'nun Resûlü bilir" diye cevap verir.
Resûlullah (s.a.v.) şu açıklamayı yapar:
"Önüme diktiğim çöp insandır. Şu yandaki ecel, öteye fırlattığım da uzak vadeli emeldir. İnsanoğlu (onun) peşinden koşup dururken ona yetişemeden daha önce ecel onu yakalar."
Söylendiğine göre, bir gün Hz. İsâ (a.s.) bir yerde oturuyordu. Bir ihtiyar elindeki kazma ile yeri kazıyordu.
Hz. İsâ, "Allah'ım! Bu ihtiyarin içinden uzak vadeli emelleri çıkar" diye dua etti.
Tam o sırada yaşlı adam kazmayı bırakarak yere uzandı ve bir müddet durdu.
Bu sefer Hz. İsa, "Allah'ım, bu ihtiyara uzak vadeli emellerini geri ver" diye dua etti.
Tam o sırada adamın uzandığı yerden doğrularak yine tarla çapalamaya koyulduğunu gördü.
Bunun üzerine Hz. İsâ (a.s.) adamın yanına giderek, işe ara vermesinin ve yeniden ise koyulmasının sebebini sordu.
Adam şu cevabı verdi: "Moladan evvel kazma sallarken bir ara, 'Artık iyice yaşın ilerledi, daha ne zamana kadar çalışacaksın' diye düşünerek kazmayı yere bıraktım, yere uzandım. Fakat biraz dinlenince, 'Kalan günlerimde geçimimi sağlamam gerekir' diye düşünerek yeniden kazmayı elime aldım."
(Mukaşefetü'l-Kulüb'den…)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.