Biz ülkemizde birlik ve beraberlik içinde, kardeşçe yaşamak istiyoruz.
Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Boşnak vesaire hepimiz biriz.
Bu sebeple dış güçler tarafından devamlı surette ısıtılan terör meselesinin bitmesini istiyoruz. Aynı zamanda vatanperveriz de Türk milleti olarak.
Bir avuç vatan toprağı için, al bayrağın göklerde dalgalanmasının devamı için hiç düşünmeden canımızı veririz. Ancak hiç birimiz masa başında halledilecek bir terör başlığı bilmiyoruz.
MHP yönetimi terörle yapılacak masa başı müzakerelere, “ihanet planının başka versiyonu” dedi. Bu açıklama, gelinen noktada çok ciddi payı olan MHP’yi vebalden kurtarmaya yeter mi acaba?
İmralı’daki şahsın yakalandıktan sonra idam fermanının sümen altı edilmesinde MHP’nin payı yok mu? Ya da on yıldır adım adım gelinen bu noktada, hiç ses çıkarmayan neredeyse yaptığı garip muhalefetle iktidarın işlerini kolaylaştıran kadronun da sorgulanması gerekmez mi? AB ülkelerinin de olaylara destek verdiğinden bahsettiler.
MHP olarak siz de AB’ci, ABD’ci değil misiniz?
Hep bir ağızdan söylenen, AB, ABD, IMF üçlüsüne dahil değil misiniz?
Türk siyaseti belki de tarihinin en zor günlerini yaşıyor. Çünkü bu günlerde verilecek kararlar, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetin, üniter devletin devamını veya sona ermesini şekillendirecek.
Bu sebeple, atılan adımlara sessiz destek ile fiilen içinde olmak arasında bir fark göremiyoruz biz. Bu manada, tek farklı ses Prof. Dr. Haydar Baş’tan, Bağımsız Türkiye Partisi’nden geliyor.
Meclis içi veya dışındaki partiler bir yana, milli duruşu ve devlet - millet yanlısı projeleri ile BTP diğer yana. Türk, Kürt, Laz, Çerkez; Türkiye’deki etnik kimlik zenginliğini kucaklayan herkese, her kesime insan olması sebebiyle “doğuştan gelen haklarıdır” diyerek hak veren, koruyan bir bakış açısını yıllardır dile getiriyor. Ve hayatı boyunca, ne AB, ne ABD; ne IMF tam bağımsız Türkiye diyen tek liderdir.
Onun adı ile sloganlaşan bu cümleler, aslında Türkiye Cumhuriyeti devletinin bugün ihtiyacı olan gerçek yol haritasıdır. Bağımsızlık esas derdimiz olmalı, bir arada yaşayabilmek gayemiz…
İçimizdeki bazıları bazılarından farklı haklara veya üstünlüklere sahip değil ki, hak dağıtmaya kalkalım. Bugün bazılarının aklına uyarak şimdikinden farklı haklara veya kimliklere sahip olacağını düşünenler iyi bilmelidir ki, geçmişte örneklerini gördüğümüz ve itiraf edildiği gibi maksat “içimizdekilere müstakil devlet” de değildir. Bugünkü parçalanma sadece daha büyük bir devletin hayalinin gerçekleşmesi için gereklidir. Uyan Türkiye, uyan millet.
Üzerimizdeki ölü toprağını serpmek, ayık olmak, yolun sonuna gelmeden birbirimiz ikaz etmek zorundayız.
Yaşayacak başka vatan toprağı olmadığına göre bu ülkede kardeşçe yaşamak zorundayız. Öyleyse bizi kardeş yapan, bir tutmaya çalışan lidere ve kadrosuna sahip çık…
Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Boşnak vesaire hepimiz biriz.
Bu sebeple dış güçler tarafından devamlı surette ısıtılan terör meselesinin bitmesini istiyoruz. Aynı zamanda vatanperveriz de Türk milleti olarak.
Bir avuç vatan toprağı için, al bayrağın göklerde dalgalanmasının devamı için hiç düşünmeden canımızı veririz. Ancak hiç birimiz masa başında halledilecek bir terör başlığı bilmiyoruz.
MHP yönetimi terörle yapılacak masa başı müzakerelere, “ihanet planının başka versiyonu” dedi. Bu açıklama, gelinen noktada çok ciddi payı olan MHP’yi vebalden kurtarmaya yeter mi acaba?
İmralı’daki şahsın yakalandıktan sonra idam fermanının sümen altı edilmesinde MHP’nin payı yok mu? Ya da on yıldır adım adım gelinen bu noktada, hiç ses çıkarmayan neredeyse yaptığı garip muhalefetle iktidarın işlerini kolaylaştıran kadronun da sorgulanması gerekmez mi? AB ülkelerinin de olaylara destek verdiğinden bahsettiler.
MHP olarak siz de AB’ci, ABD’ci değil misiniz?
Hep bir ağızdan söylenen, AB, ABD, IMF üçlüsüne dahil değil misiniz?
Türk siyaseti belki de tarihinin en zor günlerini yaşıyor. Çünkü bu günlerde verilecek kararlar, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetin, üniter devletin devamını veya sona ermesini şekillendirecek.
Bu sebeple, atılan adımlara sessiz destek ile fiilen içinde olmak arasında bir fark göremiyoruz biz. Bu manada, tek farklı ses Prof. Dr. Haydar Baş’tan, Bağımsız Türkiye Partisi’nden geliyor.
Meclis içi veya dışındaki partiler bir yana, milli duruşu ve devlet - millet yanlısı projeleri ile BTP diğer yana. Türk, Kürt, Laz, Çerkez; Türkiye’deki etnik kimlik zenginliğini kucaklayan herkese, her kesime insan olması sebebiyle “doğuştan gelen haklarıdır” diyerek hak veren, koruyan bir bakış açısını yıllardır dile getiriyor. Ve hayatı boyunca, ne AB, ne ABD; ne IMF tam bağımsız Türkiye diyen tek liderdir.
Onun adı ile sloganlaşan bu cümleler, aslında Türkiye Cumhuriyeti devletinin bugün ihtiyacı olan gerçek yol haritasıdır. Bağımsızlık esas derdimiz olmalı, bir arada yaşayabilmek gayemiz…
İçimizdeki bazıları bazılarından farklı haklara veya üstünlüklere sahip değil ki, hak dağıtmaya kalkalım. Bugün bazılarının aklına uyarak şimdikinden farklı haklara veya kimliklere sahip olacağını düşünenler iyi bilmelidir ki, geçmişte örneklerini gördüğümüz ve itiraf edildiği gibi maksat “içimizdekilere müstakil devlet” de değildir. Bugünkü parçalanma sadece daha büyük bir devletin hayalinin gerçekleşmesi için gereklidir. Uyan Türkiye, uyan millet.
Üzerimizdeki ölü toprağını serpmek, ayık olmak, yolun sonuna gelmeden birbirimiz ikaz etmek zorundayız.
Yaşayacak başka vatan toprağı olmadığına göre bu ülkede kardeşçe yaşamak zorundayız. Öyleyse bizi kardeş yapan, bir tutmaya çalışan lidere ve kadrosuna sahip çık…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018