Aslan pilot, ne kadar da "marifetli manevralarla, engin bir tecrübe birikiminin imbiğinden süzülüp gelmiş becerilerle" indiriverdi uçağı aşağıya... Faiz levyesini...Döviz satış levyesini...Depo lira alış levyesini...Aynı anda kaldırıp indirerek "uçağın dağa-kayaya çarpıp içindekilerle birlikte parçalanmasını" önleyiverdi. Kahraman pilot, (Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz) uçağı bataklığa indiriverdi.Uçak kurtulmuş mu oldu?Döviz: 1.60'ın altına indi.Borsa: Endeks yükseldi.Faiz: Ortalama olarak yıllık bazda yüzde 60 kazanç getirecek düzeye çıktı. Böylece Türkiye, Dünya küresinde en son Karadağ'ın da eklenmesiyle sayısı 192'ye çıkan memleketler içinde faize en yüksek kazancı veren ülke oldu.Şimdi bu uçak kurtuldu mu?Yoksa bataklığa mı düştü?Fakat size kendisi de "ihracat yapan" bir sanayici olan İsmet Özcan'ın, 2001 yılında yaşadığımız büyük krizin nedenleri anlatan "Yönetilmeyen TÜRKİYE" adlı kitabını mutlaka alıp okumanızı öneririm (Rota Yayınları, II. Basım Ekim 2002).***Okuyun bu kitabı!2001 günlerini yeniden yaşayın. Ve bugün "Kazasız belasız indirildi" diye başarı öyküsü olarak topluma sunulan uçağın esasında; "sıcak hoppa paranın yarattığı düşük kur-yüksek faiz bataklığına indirildiğini" ve Türkiye'nin soyulmaya devam edeceğini görün.Bu bataklık kokuyor.150 yıldır kokuyor.80 yıldır "yabancının parasıyla kalkınma gerdeğine" girmenin Türkiye'ye lig atlatamadığı, şu 2006 yılının sıcak aylarında adına türbülans dedikleri hoppa para dalganmasında da ortaya çıkıyor.Dış alımın (ithalatın) fazla...Dış satımın (ihracatın) azsa...Ticaretin açık veriyorsa...Toplam döviz üretimin azsa...Toplam döviz tüketimin fazlaysa ve "sürgit cari döviz açığı veren" ülke durumundan çıkamıyorsan, yabancının parasıyla zaman zaman iyileşmeler göstersen de esasen ülken ekonomik olarak bataklığa saplanmıştır.Necati Doğru- Vatan
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.