Türkiye'ye haciz koyacaklar

BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'den 300 milyar dolara yakın alacağı olan global güçlerin, geçmişte şamar yedikleri devletimizi haczetmeden önce bölmeye çalıştıklarını belirttiBağımsız Türkiye Partisi Başkanlık Divanı ve İl müfettişleri toplantısı haftasonu, Trabzon'un Yomra ilçesinde, teşkilata mensup bir üyenin bahçesinde yapıldı. Toplantıda bir konuşma yaparak Türkiye ve bölgemize ilişkin güncel meselelere değinen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, ekonominin bu gidişatıyla Türkiye'nin kaderinin batmak olduğunu belitti. İktidarın milletimizi yanılttığına dikkat çeken BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "İktidar, Türkiye'nin gidişatı iyi, demektedir. Aynı iktidar tarafından '3 yıla kadar bizden bir şey beklemeyin' denmektedir. Bu iki sözden biri yalan veya yanlıştır. Bu açıklamalar olsa olsa iyiye gidiş-temennisidir. Doğrusu, bu yalan bir beyandır; insanımızı yanıltmaktır. Neden 3 yıl bekleniyor. Bir yıl, iki yıl düzelmeyen ekonomi, nasıl üç yılda düzelecek, kriterleri nelerdir? Ekonominin bu gidişine göre Türkiye'nin kaderi batmaktır" şeklinde konuştu.Devlet global oyunla soyuluyor Devletin globalizmin oyununa getirilerek soyulduğunu belirten Prof. Dr. Baş, "Türkiye 7 ay içerisinde iç ve dış borçların faizine 40 katrilyon TL ödemiştir. Bankalar yüzde 1-1,5 faizle yurt dışından borç almaktadır. Banka, sendikasyon kredisi olarak aldığı bu parayı tahvil yoluyla devlete satmaktadır. Bu para, eğer döviz cinsinden ise %13-14 faizle, TL cinsinden ise % 48 faiz karşılığı devlete satılmaktadır. Bankanın kefili de devlet olmaktadır. Banka ortaklarının arasında global sermaye sahipleri vardır. Bunlar bir cebinden aldığını diğer cebine koymaktadır. Devlet globalizmin oyununa getirilmektedir ve devlet soyulmaktadır" dedi.Borcumuz 7 ayda 32 milyar dolar artmışBu ekonomi yönetiminin devleti daha da batırmasına müsaade edilmemesi gerektiğinin altını çizen BTP Genel Başkanı, 7 ay içinde iç ve dış borç toplamımızın 32 milyar dolar artmış olduğunu belirterek "Borçların faizi 75 katrilyon TL'ye ulaşmış durumdadır. Oysa devletin girdisi 52 katrilyon seviyesinde kalmıştır. Bu gidişle 10 yıl sonra, 1 trilyon dolar borcumuz olacaktır. Borç faizi ise yılda 1 kentilyon TL borç faizi olacaktır. Hükümetin istifa edip milleti kaderiyle baş başa bırakması gerekmektedir. Çözüm ise, bu işten anlayanların demokratik usulle seçilip başa geçmesidir" şeklinde konuştu.Önce bölelim, diyorlarIMF Başkan Yardımcısı Ann Krueger'in borç ödemesinde tıkanan ülkelerin şirketler gibi iflaslarının istenebileceği yönündeki borç tahsil yöntemine de dikkat çeken BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "Bu gidişle Türkiye'nin haczi söz konusudur. 1 yıl önce IMF ile yapılan anlaşma gereği, IMF alacaklarını tahsil edemezse icra hakkının olduğunu açıklamış; ABD yeşil ışık yakmıştır. Osmanlı'nın son dönemlerinde alacağı olan devletler yurdumuza çıkarma yaptılar. Türkiye'nin geleceğinde de alacağı olan devletlerin ülkemizi işgalleri tezahür edecektir. Fakat bu devletler daha önce milletimizden dayak yedikleri için "önce bölelim" demektedirler. İşte bu işgal başlamıştır. Örf, adet, maneviyata, değerlerimize karşı büyük işgal başlamıştır" dedi. Örf, adet, maneviyat kaybolduğu için hiçbir şeyden haberdar olmadığımızı belirten Prof. Dr. Baş, "Ülkemizde yaşanan kültür işgalinde öncelikle, dinler haktır; aramızda fark yoktur, dendi. Sonra ne oldu biliyor musunuz? İşte buna Uzungöl'de yaşanan hadise bir örnektir... Orada yaşayanlardan bazıları 'Ben Pontusum, Helen kültürüne sahibim' demeye başladılar. Aklın yolu birdir. Bu durumu önlemenin yolu dini ve milli bütünlüğümüzün muhafaza edilmesidir" dedi.

AB yasaları işgalin altyapısı

Çıkartılan AB uyum yasalarının temelinde dini ve milli bütünlüğümüzü dağıtacak kültürel işgalin altyapısının hazırlanması yattığını belirten BTP Genel Başkanı, "Millete ben Müslüman Türk değilim diyecek imkan sağlanmakta; bunun adına ise hürriyet denmektedir. İktidar sanki bu iş için biçilmiş kaftan. Hep buna hizmet eden yasalar çıkarılmaktadır. Ben senden daha çok Amerikancıyım denmektedir. Her şeyim millet için diyen anlayış, her geçen gün tükenmekte, tüketilmektedir. Niçin Çanakkale'de, Meydan Muharebelerinde, Dumlupınar'da şehit verilmiştir? Başta Atatürk olmak üzere bugün onlar dirilseler, günümüz tablosu karşısında, bunlara cevap veremezler" şeklinde konuştu.

Musul-Kerkük bizimdir

10'u aşkın Türkmen'in öldürüldüğü Kerkük'teki son gelişmelere de değinerek "Türkmenler bize çok güvendiler ve herhangi bir hazırlık yapmadılar. Oysa Musul, Kerkük bal gibi Türk milletine ait kara parçasıdır. Bu topraklar bir oyunla elimizden çıkmıştır. Atatürk yaşasaydı buralar, bize ait coğrafi zemin üzerinde olacaktı" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, "Günümüzde oynanan son oyunlarla Türkmen kardeşlerimizin izleri silinmeye çalışılmaktır. Türkmenler yaşadıkları bu mekanlardan da çıkartılırsa şaşırmamak gerekir. Tapu daireleri, nüfus sicil kayıtları, mezar taşları tarumar edildi. Artık, Türkmenlerin "tehcir"le çölün ortasına bırakılmaları kaderleri olabilir" şeklinde konuştu.

"Durum iyi değil ama, endişeye de mahal yoktur. İnsanımız bir vücut anatomisi gibi bir arada tutulmalıdır. Milliyetimiz istismar edilmiştir ve milliyetimize en büyük darbe vurulmuştur. Diğer taraftan ise, en kutsal kurum olan dinimizi kullanmışlardır" diyen Prof. Dr. Haydar Baş, "Yapılması gereken siyasilerin milliyete ve dinimize hizmet için koşmasıydı. Bu iki değer birbirinden ayrılmaz değerlerdir. Oysa tekelleştirerek, berbat edilerek bırakılmıştır. Milliyet, Türk milletinin başının şemsiyesi olmalıdır. Balkanlarda Türk dendiği zaman hatıra İslam geldi; İslam dendiği zaman hatıra Türk gelmiştir. Dinimiz milliyetimiz, milliyetimiz dinimiz olmuştur. Oysa şimdi insanımızın üzerine ölü toprak atılmış durumdadır; insanımız oyalanmıştır. Ahlakı, örfü, maneviyatı derleyip toparlayıp ayakta tutma mecburiyetimiz vardır" şeklinde konuştu.