Türkiye, eğitim alanında hem yatırımları hem de kalitesi açısından OECD ülkeleri arasında son sıralarda yer almaya devam ediyor

20 milyondan fazla öğrenciye sahip ülkemizde eğitimin durumu maalesef içler acısı. OECD'nin eğitim alanında 38 üye ülkesinin verilerini karşılaştıran raporlarına göre, Türkiye öğrenci başına yıllık harcamada son sıralarda yer alıyor. Türkiye'nin eğitim yatırımlarındaki bu düşük seviye, eğitim kalitesi ve eğitim sonuçları üzerinde de olumsuz bir etki yaratıyor. Verilere göre, Türkiye 25-34 yaş grubunda lise diplomasına sahip olmayanların oranında OECD ülkeleri arasında en yüksek seviyelerden birine sahip. Türkiye'de bu yaş grubunda lise diplomasına sahip olmayanların oranı yüzde 15 iken, OECD ortalaması yüzde 14. Türkiye ayrıca ne eğitimde ne de iş hayatında olan gençlerin oranında da OECD ülkeleri arasında en yüksek seviyelerden birine sahip. Türkiye'de 18-24 yaş grubunda ne eğitimde ne de iş hayatında olan gençlerin oranı yüzde 25 iken, OECD ortalaması yüzde 15'te kalıyor.

PISA karnemiz kırık dolu

Türkiye'nin eğitim kalitesi de OECD ülkeleri arasında düşük performans gösteriyor. Türkiye, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) testlerinde de en kötü durumdaki ülkelerden biri. PISA testleri, 15 yaşındaki öğrencilerin okuma, matematik ve fen bilgisi becerilerini ölçen uluslararası bir sınav. Matematikte OECD ortalaması 472 puan iken Türkiye'nin puan ortalaması 453 oldu. Türkiye, 2022'de matematikte 39. sırada, okumada 36. sırada, fende ise 34. sırada yer aldı.

Ciddi reforma ihtiyaç var

Türkiye'nin eğitim alanında ciddi bir reforma ihtiyacı olduğunu gösteren bu veriler, Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2023 Eğitim Vizyonu'nu da sorgulatıyor. Bakanlık, 2023 yılında Türkiye'nin eğitim sisteminin bütüncül bir planlama ile iyileştirileceğini, eğitim kalitesinin artırılacağını, eğitim fırsatlarının genişletileceğini ve eğitimin işgücü piyasasının ihtiyaçlarına uyumlu hale getirileceğini vaat etmişti. Ancak, bu vizyonun hayata geçirilmesi için somut adımlar atılmadığı ve yeterli kaynak ayrılmadığı eleştirileri yapılıyor. Türkiye'nin eğitim alanında hem yatırımları hem de kalitesi açısından OECD ülkeleri arasında son sıralarda yer almaya devam etmesi, ülkenin geleceği için büyük bir risk oluşturuyor. Uzmanlar eğitimin hem bireysel hem de toplumsal kalkınmanın temel unsuru olarak görülmesi ve bu alana yeterli kaynak ayrılması gerektiğine dikkati çekiyor.