Kaşgarlı Mahmut Divân'ında, Türk dilinin grameri yanında, Türk yer adları, Türk damgaları ve Türk topluluklarını da etraflı şekilde anlatıyor.
Kaşgarlı Mahmut, eşsiz eserinde Türkmen, Oğuz, Çiğil, Yağma ve Kırgız boylarının ağız ve lehçelerini karşılaştırmalı olarak işlemiş; Ona göre; Türk lehçelerinin en kolayı Oğuz lehçesi, en dürüst ve kullanışlısı Yağma ve Tuhsi şivesi, en edebîsi ise Kaşgar Türkçesi'dir.
Kaşgarlı Mahmut
XI. yüzyılda yaşayan Türk dil bilginidir. Divân-ı Lügati't-Türk adlı eseriyle ünlüdür. Karahanlılar soyundandır. 1072 yılında yazmaya başladığı eserini 1074'te tamamlayarak Bağdat'ta Abbasî halifesi El-Muktedî Billah'a sunmuştu. Eserin el yazması tek kopyası Fatih Millet Kütüphanesi'nde 1910 yılında bulundu. 1915-1917 yıllarında öğretmen Kilisli Rifat Efendi'nin çevirisi üç, Besim Atalay'ın çevirisi ise beş cilt olarak basıldı.Karahanlılar döneminde yetişen ve ilk Türk dil bilgini olan Kaşgarlı Mahmut'un doğum tarihi, kesin olmamakla birlikte 1025 olarak biliniyor. Babası Barsaganlı bir bey idi. 1071-1077 arasında Bağdat'ta bulunan Mahmut, Türk kültürünün Araplara tanıtılmasında büyük rol oynadı.
Güneş, Türklerin
üzerine doğmuş
Kaşgarlı Mahmut: "Gördüm ki Yüce Allah devlet güneşini Türklerin burçlarından doğdurmuş, onlara Türk adını kendisi takmış, hakanlığı onlara kendisi vermiş. Zamanımızın padişahlarını hep onlardan teşkil etmiş. Cihan halkının dizginlerini onların ellerine bırakmış. Her kim onların diline sığınırsa onu kendinden sayıyorlar, her türlü korkudan kurtarıyorlar. Bunun içindir ki, Türk olmayanlar da Türk diline sığınmakta, bu vesileyle zarar ve ziyandan kurtulmaktadır" diye Türk milletini övmüştür. Divân-ı Lügati't-Türk, bir önsözle sözlük kısmından meydana gelmiştir. Önsöz'de yazar Türk dilinin tarifini, lehçelerinin özelliklerini sayar ve dilbilgisi kurallarını, Arapça'dakilere kıyasla gösterip tespit eder. Ana dilinin Arapça'dan çok üstün olduğunu söyler ve örnekler verir. Bu arada, o bilgileri nasıl elde ettiğini, nasıl bütün memleketleri gezip dolaştığını da anlatır.
Arapça yazılmış Türkçe sözlük
İkinci, yani sözlük bölümü, Türkçe kelimelerin Arapça izahlarını kapsar. Bu nedenle, eser, Arapça yazılmış bir Türkçe sözlüktür. Ya da Türkçe'den Arapça'ya sözlüktür. Arapça dilbilgisindeki şekillerine göre sıralanmış 7500'den fazla kelime hakkında açıklama yapılmıştır.
Büyük bilgin bu açıklamaları yaparken kelimelerin nerelerde ve hangi anlamlarda kullanıldığını göstermiştir. Bu esere ve onu izleyen başka eserlere kadar yazılı edebiyat örneklerimiz bilinmediği için, daha önceki yüzyıllara ait sözlü edebiyat örneklerini Kaşgarî'nin kitabından öğrenmekteyiz. Sagu denilen ağıtlar, koşuk dediği koşmalar, sav dediği atasözleri ve nazım şekillerinden başka verdiği dersten örneklerine bakarak meselâ Alp Ertunga adındaki destanlaşmış kahramanın varlığını da yine Divân-ı Lügati't-Türk'ten öğrenmiş bulunuyoruz. Bu sebeplerden dolayı Kaşgarlı Mahmut'un Divân-ı Lügati't-Türk'ü hem dil, hem edebiyat, hem toplum ve sosyoloji tarihimiz bakımından çok önemli belgeleri toplayan bir kaynaktır.
Türk milleti Asakirullah
Kaşgarlı Mahmut, eserini Araplara kabul ettirmek için iki yerde; Peygamberin iki hadisini zikreder ki, şunlardır:
"Yüce Allah: Benim bir ordum vardır ki onlara Türk adını verdim. Onları doğuda birleştirdim. Bir millete kızarsam cezalandırmak görevini onlara veririm..." buyurmuştur.
"Yüce Allah: Türkçe öğreniniz, çünkü Türkçe'nin uzun bir saltanatı vardır..." diye buyurur. Divanü Lügati't-Türk dünyanın her yanında, Türkoloji ilmiyle uğraşan pek çok bilgin için paha biçilmez bir kaynak olmuştur. Üzerinde şimdiye kadar yerli, yabancı, uzmanlar çok çeşitli incelemeler yapmışlardır.
Kaşgarlı Mahmut, eşsiz eserinde Türkmen, Oğuz, Çiğil, Yağma ve Kırgız boylarının ağız ve lehçelerini karşılaştırmalı olarak işlemiş; Ona göre; Türk lehçelerinin en kolayı Oğuz lehçesi, en dürüst ve kullanışlısı Yağma ve Tuhsi şivesi, en edebîsi ise Kaşgar Türkçesi'dir.
Kaşgarlı Mahmut
XI. yüzyılda yaşayan Türk dil bilginidir. Divân-ı Lügati't-Türk adlı eseriyle ünlüdür. Karahanlılar soyundandır. 1072 yılında yazmaya başladığı eserini 1074'te tamamlayarak Bağdat'ta Abbasî halifesi El-Muktedî Billah'a sunmuştu. Eserin el yazması tek kopyası Fatih Millet Kütüphanesi'nde 1910 yılında bulundu. 1915-1917 yıllarında öğretmen Kilisli Rifat Efendi'nin çevirisi üç, Besim Atalay'ın çevirisi ise beş cilt olarak basıldı.Karahanlılar döneminde yetişen ve ilk Türk dil bilgini olan Kaşgarlı Mahmut'un doğum tarihi, kesin olmamakla birlikte 1025 olarak biliniyor. Babası Barsaganlı bir bey idi. 1071-1077 arasında Bağdat'ta bulunan Mahmut, Türk kültürünün Araplara tanıtılmasında büyük rol oynadı.
Güneş, Türklerin
üzerine doğmuş
Kaşgarlı Mahmut: "Gördüm ki Yüce Allah devlet güneşini Türklerin burçlarından doğdurmuş, onlara Türk adını kendisi takmış, hakanlığı onlara kendisi vermiş. Zamanımızın padişahlarını hep onlardan teşkil etmiş. Cihan halkının dizginlerini onların ellerine bırakmış. Her kim onların diline sığınırsa onu kendinden sayıyorlar, her türlü korkudan kurtarıyorlar. Bunun içindir ki, Türk olmayanlar da Türk diline sığınmakta, bu vesileyle zarar ve ziyandan kurtulmaktadır" diye Türk milletini övmüştür. Divân-ı Lügati't-Türk, bir önsözle sözlük kısmından meydana gelmiştir. Önsöz'de yazar Türk dilinin tarifini, lehçelerinin özelliklerini sayar ve dilbilgisi kurallarını, Arapça'dakilere kıyasla gösterip tespit eder. Ana dilinin Arapça'dan çok üstün olduğunu söyler ve örnekler verir. Bu arada, o bilgileri nasıl elde ettiğini, nasıl bütün memleketleri gezip dolaştığını da anlatır.
Arapça yazılmış Türkçe sözlük
İkinci, yani sözlük bölümü, Türkçe kelimelerin Arapça izahlarını kapsar. Bu nedenle, eser, Arapça yazılmış bir Türkçe sözlüktür. Ya da Türkçe'den Arapça'ya sözlüktür. Arapça dilbilgisindeki şekillerine göre sıralanmış 7500'den fazla kelime hakkında açıklama yapılmıştır.
Büyük bilgin bu açıklamaları yaparken kelimelerin nerelerde ve hangi anlamlarda kullanıldığını göstermiştir. Bu esere ve onu izleyen başka eserlere kadar yazılı edebiyat örneklerimiz bilinmediği için, daha önceki yüzyıllara ait sözlü edebiyat örneklerini Kaşgarî'nin kitabından öğrenmekteyiz. Sagu denilen ağıtlar, koşuk dediği koşmalar, sav dediği atasözleri ve nazım şekillerinden başka verdiği dersten örneklerine bakarak meselâ Alp Ertunga adındaki destanlaşmış kahramanın varlığını da yine Divân-ı Lügati't-Türk'ten öğrenmiş bulunuyoruz. Bu sebeplerden dolayı Kaşgarlı Mahmut'un Divân-ı Lügati't-Türk'ü hem dil, hem edebiyat, hem toplum ve sosyoloji tarihimiz bakımından çok önemli belgeleri toplayan bir kaynaktır.
Türk milleti Asakirullah
Kaşgarlı Mahmut, eserini Araplara kabul ettirmek için iki yerde; Peygamberin iki hadisini zikreder ki, şunlardır:
"Yüce Allah: Benim bir ordum vardır ki onlara Türk adını verdim. Onları doğuda birleştirdim. Bir millete kızarsam cezalandırmak görevini onlara veririm..." buyurmuştur.
"Yüce Allah: Türkçe öğreniniz, çünkü Türkçe'nin uzun bir saltanatı vardır..." diye buyurur. Divanü Lügati't-Türk dünyanın her yanında, Türkoloji ilmiyle uğraşan pek çok bilgin için paha biçilmez bir kaynak olmuştur. Üzerinde şimdiye kadar yerli, yabancı, uzmanlar çok çeşitli incelemeler yapmışlardır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.