Turizmin fişi de çekiliyor
Tekstille birlikte Türkiye ekonomisinin iki dinamik sektöründen biri olan turizm de zor günlerden geçiyor. Levni Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Karacabay, "Personelimizi korumamız gerekiyor. Ancak son yıllarda Körfez ülkeleri turizmde o kadar büyük yatırımlar yapıyorlar ki personel kaybetmeye başladık. Daha çok yönetici seviyesindeki çalışanlarımızı 3 kat maaşa kendi ülkelerine çekiyorlar" dedi.
21.10.2024 21:59:00
AHMET TURAN YİĞİT
AHMET TURAN YİĞİT





Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, iki yerli ve milli sektörü bitirme yönünde emin adımlarla ilerliyor. Bunlardan ilki tekstil ve hazır giyim, ikincisi ise turizm. Bakan Bey, "Türkiye döviz kazanmasın" istiyor sanki. Türkiye'de turizm sektörünün duayen isimlerinden Levni Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Karacabay, İstanbul'da basın sohbet toplantısı düzenleyerek, sektörün mevcut durumuna ve geleceğine dair görüşlerini paylaştı. 1986'dan beri turizm sektörünün içinde olduğuna işaret eden Karacabay, maliyet artışlarının kendilerini yorduğunu belirterek, şunları söyledi: "Giderlerimiz TL, gelirlerimiz ise Euro ve dolar cinsinden. Resmi veriler bir tarafa, hissettiğimiz enflasyon yüzde 100'ü aştı. Özellikle gıda ürünlerinde çok yüksek bir enflasyon var. Dövizi düşük tutmak en fazla ihracatçıya ve turizmciye zarar veriyor. Yüksek yeme-içme fiyatları nedeniyle Arap ve Rus turistler de Türkiye'den el ayak çekmeye başladı."
Sektör pandemide darbe yedi
Pandemiyle birlikte ilk kez otel kapattıklarını dile getiren Karacabay, "Sektörümüz maalesef o dönemde personelini yüz üstü bıraktı. Personel brüt maaşının yüzde 75'ini kısa çalışma ödeneği olarak aldı. Sektör çalışanları 'turizmi güvensiz bularak', başka sektörlere geçmeye başladı. Şimdi ise Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) turizmde ciddi yatırım yapıyor. Bu ülkeler çalışanlarına Türkiye'ye göre üç kat maaş veriyor. Şimdi ilana çıktığımızda boş kadroları doldurmak zaman alıyor. Eskiden bir günde dolardı. Turizm otelcilik mezunu arkadaşlar alıyoruz. Kendimiz de eleman yetiştiriyoruz. Eleman kaybından büyük oteller daha çok etkileniyor. Kısaca sektörümüz ciddi risk altında" dedi. Ziyaretçi sayısından memnun olduklarını ancak gelirlerinin aynı oranda artmadığını söyleyen Karacabay, şunları söyledi: "Nitelikli turiste hala daha ulaşamadık. İstanbul'da oda fiyatları yükselmedi. Her şey yolunda giderse 2025, fiyat ve doluluk olarak 2024'ün üstünde seyredecek. İstanbul'da ortalama geceleme süresi 3 gün… Turisti 5 gün tutabilsek, her şey farklı olacak. Bunun sanatsal faaliyetlere gereksinim duyuluyor. Öte yandan aldığımız rezervasyonların yüzde 80'i online… Yüzde 20 acente kanalıyla geliyor. Misafirlerimiz ağırlıklı olarak Avrupa'dan geliyor. Batılı turistin ekstra harcaması oluyor. 2024'te İsrail'in Filistin'i işgali, Rusya-Ukrayna savaşı, jeopolitik gerginlikler, Avrupa Futbol Şampiyonası, yüksek enflasyon ve birikmiş talebin bitmesi ile zorlanmaya başladık. Fakat Eylül ve Ekim ayları ile tekrardan bir trend yakaladığımızı görüyoruz. Yıllardır yaşamadığımız bir Ekim ayı yaşıyoruz. Doluluklar çok iyi durumda. Doluluk arttıkça fiyatlar da yükseliyor. Kasım ayı için de rezervasyonların iyi geldiğini görünce tekrar 2025 için içimize bir umut doğdu." Tarihi Yarımada'da konaklayan turistin ağırlıklı olarak Avrupalı olduğunu belirten Karacabay, Ortadoğulu turistlerin ise biraz daha AVM'lere yakın ve gösterişli yerleri tercih ettiğini kaydetti.
Fransız grupla anlaştı
Öte yandan İstanbul'un sıfır noktası olarak tabir edilen Tarihi Yarımada, özel konseptli yeni bir otele daha ev sahipliği yapmaya başladı. Otelciliğe 1986 yılında Tarihi Yarımada'da başladıklarını söyleyen Aydın Karacabay, Levni Otel olarak ilk otellerini 2010 yılında açtıklarını belirtti. 2019 yılında ikinci otelleri olan Levni Plus'u hayata geçirdiklerini ve şu anda 3 otelde 170 oda ve 400 yatak kapasitesi ile yola devam ettiklerini ifade etti. Karacabay, şunları anlattı: "Yeni otelimizi açmayı planlarken Fransız Accor grubuyla tanıştık. Kendilerine ait Handwritten Collection markasını Orta Doğu'da ve Türkiye'de ilk defa lanse etmek istediklerini ve otelin lokasyonunun ve konseptinin marka için çok uygun olduğunu belirttiler. Daha sonra grupla bir sözleşme imzaladık, yönetmelik ve projelere bazı eklemeler yaptık. Bu otel, Accor Grubu'nun koleksiyon ve lüks konseptte Türkiye, Orta Doğu ve Afrika'daki açılan ilk oteli oldu. Yatırım tutarı 20 milyon doları buluyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.