logo
29 MAYIS 2024

Tunus halkından "geleneksel siyasete" kırmızı kart

Uzmanlar, sonuçları, seçmenin başarısız bulduğu "geleneksel siyaseti" cezalandırması şeklinde değerlendirdi
17.09.2019 00:00:00
Tunus halkından "geleneksel siyasete" kırmızı kart
Tunus halkından "geleneksel siyasete" kırmızı kart
Tunus'ta seçmen geleneksel siyaseti cezalandırdı
 
Tunus'ta cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birinci turunda, açılan sandıklara göre, geleneksel siyasetin dışından gelen Anayasa Profesörü Kays Said ile tutuklu medya patronu Nebil el-Karvi'nin ikinci tura kalması "seçmenin başarısız bulduğu geleneksel siyaseti cezalandırdığı" şeklinde değerlendiriliyor.
   
"Arap Baharı" adı verilen sürecin doğum yeri ve bu süreçte demokrasi alanında elde ettiği ilerlemeyi koruması açısından son kalesi olarak görülen Tunus, pazar günü cumhurbaşkanını seçmek üzere sandığa gitti.

Tunus'ta seçimleri yöneten Yüksek Seçim Komisyonu (YSK), sandıkların yüzde 89'unun açılmasının ardından, bağımsız aday Anayasa Profesörü Kays Said'in yüzde 18,8 oyla birinci Nebil el-Karvi'nin yüzde 15,7'lik oyla ikinci olduğunu açıkladı. 

Bu sonuçlara göre, ikinci tur için geleneksel siyasetin dışında kalan bu iki adayın ipi göğüslemiş olması, Tunus'ta seçmenin "ülkenin günlük sorunlarına ve bunların başında da kötü giden ekonomiye bir çözüm bulamadıkları için geleneksel siyasete ve devrimden sonra Tunus'ta siyaset sahnesine çıkan isimlere   bir mesaj vermek istediği" şeklinde yorumlandı. 
 
Kays Said'den "devrimin hedeflerini hayata geçireceği" mesajı
 
Tunus'un 2014'te hayata geçirdiği ve "Arap dünyasının en demokratik anayasası" olarak gösterilen metnin mimarlarından 61 yaşındaki Kays Said, seçim öncesinde anketlerde dikkati çeken geleneksel siyaset dışı aday olarak öne çıktı.
 
Anayasa Profesörü Said, herhangi bir siyasi partiyle ittifak kurmadığı gibi iş dünyasından gelen yardım tekliflerinin yanı sıra devletin cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası ödeneğini de reddetti.
 
Kendine has hitabet ve söylemiyle öne çıkan Said'in, "siyasette ahlak, yolsuzlukla mücadele" gibi konulardaki vaatleriyle Tunus'ta geleneksel siyaset ve sandığa küsmüş seçmenleri oy vermeye ikna edebileceği sıkça dillendirildi.

Said, 2011'de "Arap Baharı" isimli süreçte bir çok başkentte sıkça dile getirilen "halk rejimin yıkılmasını istiyor" sloganını çevirerek "halk istiyor" sözleriyle kampanyasını yürüttü. 
 
Seçimlerin birinci turunu zirvede tamamlayan Said, sonuçların belli olmasından sonra yaptığı açıklamada, Tunus'ta 2011'de  gerçekleştirilen devrimin "hedeflerinin hayata geçirilmesi" için çalışacağını belirterek, "Kamu işlerinin idaresinde kanun ve halkın iradesine bağlı kalmak temel yapı taşı olacak." ifadelerini kullandı.

Said, çalışmalarında birinci önceliğinin "halkın güvenini kazanmak" olduğunun altını çizdi.

Kays Said'in programının detayları bilinmiyor
 
Uzmanlar ise "güçlü ve sarih hitabetine rağmen Said'in programının tam detaylarıyla bilinmediğine ve gizemli kaldığına" dikkati çekiyor.

Tunuslu siyasi analist Muhammed el-Hadi el-Cibali, Said'in seçmen tabanının genelde devrime katılmış kesimlerden geldiğine işaret ederek, "Said'in tabanında partisinden dışlanmış veya uzaklaşmış, solculardan, İslamcılara, her kesimden isme rastlamak mümkün." dedi.
 
Anayasa Profesörünün programının detaylı olmamasının bir nedeni olduğunu savunan Cibali, Said'in söylemlerinde "Tunus'taki devrimin değerleri ve izlerinin bulunduğunu" belirterek, bunun da seçmeni ikna etmeye yeterli olduğunu söyledi.

Seçmen oyuyla cezalandırdı

Cibali, Tunuslu seçmenin devrimden sonra siyaset sahnesinde yer almayan iki adayı ikinci tura taşımasının "Tunus'ta devrim sonrasındaki sahnede yer almış geleneksel siyaseti cezalandırma amacı taşıdığını" vurguladı.
 
Özellikle Nahda Hareketi'nin cumhurbaşkanı adayı Meclis Başkan Vekili Abdulfettah Moro'nun seçimi üçüncü sırada tamamlamsının "bu cezalandırıcı oyu" ortaya koyduğunu savunan Cibali, Nahda Hareketi'nin devrimden sonraki hükümetlerdeki koalisyon ortağı rolünü hatırlattı. 

Cibali ayrıca Moro'nun seçim kampanyasında Nahda Hareketi içindeki ayrışmanın ve parti teşkilatının sürece tam destek vermemesinin de bu sonuçta etkili olduğu değerlendirmesinde bulundu. 

"Tunus'un Berlusconi'si" Nebil el-Karvi
 
Seçimlerde diğer bir dikkati çeken aday da Tunuslu medya patronu ve aynı zamanda Tunus'un Kalbi Partisinin lideri Nebil el-Karvi oldu. 
 
Şu ana kadar açıklanan sonuçlara göre ikinci tura kalmayı başardığı görülen Karvi, hakkındaki "yolsuzluk, kara para aklama ve vergi kaçırma" suçlamaları nedeniyle 23 Ağustos'ta tutuklandı ancak YSK, adaylığının düşmediğini duyurdu. 

Uluslararası gözlemciler tarafından "Tunus'un Berlusconi'si" şeklinde tanımlanan Karvi, sahibi olduğu medya grubunun amiral gemisi, 2007'de kurulan

"Nesma" televizyonu sayesinde Tunus'ta nüfuz sahibi isimler arasında yer aldı. 

Tunus'taki toplumsal yara "fakirlik"  

Nida Tunus Partisinin kurucuları arasında yer alan 56 yaşındaki Karvi, 2016'dan itibaren başkanlığını yaptığı Halil Tunus Vakfının ülke genelindeki yoksul bölgelere yaptığı yardımları sahibi olduğu televizyon kanalı Nesma aracılığıyla duyurmasıyla son yıllarda özellikle ekonomik sıkıntılarla boğuşan halk nezdinde iyi bir üne kavuştu.

Seçim kampanyasını "Allah, vatan ve fakir" sloganıyla yürüten Karvi'nin özellikle ülkenin ekonomik olarak mahrum olan orta-batı ve kuzeybatı bölgelerinden daha yüksek oy alması dikkati çekti. 

Karvi'nin Tunus'ta   toplumsal bir yara olan fakirliği ön plana çıkaran söyleminin karşılık bulduğunu söyleyen Tunuslu siyasi analist   Cibali, "İnsanlar Karvi'de bir toplumsal kurtarıcı gördüler. Devletin terkettiği sosyal politikalar alanını Karvi doldurdu." diye konuştu.
 
Tunus Başbakanı Yusuf Şahid, eski cumhurbaşkanı Munsif Merzuki, eski başbakanlar Hammadi el-Cibali ve Mehdi Cuma ile bazı eski bakanlar ise oy pusulasında yer almayı başarmalarına rağmen yeterli oyu alamayarak yarıştan erken çekilmek zorunda kaldı.

Tunus'ta, YSK tarafından sandıkların kapanmasının ardından yapılan açıklamada, yurt içindeki katılım oranının yüzde 45,02, yurt dışında ise yüzde 19,7 olduğu duyurulmuştu. YSK'nın ilk resmi sonuçları bugün akşama kadar açıklaması bekleniyor.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na 'hançer' çağrısı
'Soru işaretlerini gider'
İsrail'in aradığı ateşkes içermeyen bir mutabakat!
Sadece esir takasına odaklanıyorlar
Özgür Özel'den mesajlı paylaşım
'Şero' taburcu oldu
'Fahiş fiyat ve stokçuluk' düzenlemesi yürürlükte
Stokçuluğa 12 milyon liraya varan ceza
AK Parti'den sokak köpeklerinin uyutulması açıklaması
'Ortada henüz kesin bir şey yok'
Filistinliler güvenli bölgeyi de terk ediyorlar
Refah'taki sahra hastanesi tahliye edildi
31 hastanın tedavisi sürüyor
Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm
7 yaşındaki Yüsra'nın acı vedası
Hastaneye yürüyerek gitti cenazesi çıktı
Heimlich manevrası ile hayat kurtaran okul müdürü
'Herkes ilk yardımı öğrenmeli'
İmamoğlu'ndan Mehmet Şimşek'in programına destek
'Doğru adımlar, iyi tedbirler görüyoruz'
F-35 savaş uçağı düştü
Pilot ağır yaralı
'200'ün üzerinde hastalığın taşıyıcısı olabilirler'
Havalar ısındı tehlike arttı
Ogün Samast mahkemeye böyle geldi
Adliyeye tek başına geldi
Anne ve babasını öldürüp intihar etti
Uyuşturucu aileyi yok etti
Polis kaçan şüpheliyi arıyor
Ülkü Ocakları Başkanı vuruldu
Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na 'hançer' çağrısı
'Soru işaretlerini gider'
İsrail'in aradığı ateşkes içermeyen bir mutabakat!
Sadece esir takasına odaklanıyorlar
Özgür Özel'den mesajlı paylaşım
'Şero' taburcu oldu
'Fahiş fiyat ve stokçuluk' düzenlemesi yürürlükte
Stokçuluğa 12 milyon liraya varan ceza
AK Parti'den sokak köpeklerinin uyutulması açıklaması
'Ortada henüz kesin bir şey yok'
Filistinliler güvenli bölgeyi de terk ediyorlar
Refah'taki sahra hastanesi tahliye edildi
31 hastanın tedavisi sürüyor
Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm
7 yaşındaki Yüsra'nın acı vedası
Hastaneye yürüyerek gitti cenazesi çıktı
Heimlich manevrası ile hayat kurtaran okul müdürü
'Herkes ilk yardımı öğrenmeli'
İmamoğlu'ndan Mehmet Şimşek'in programına destek
'Doğru adımlar, iyi tedbirler görüyoruz'
F-35 savaş uçağı düştü
Pilot ağır yaralı
'200'ün üzerinde hastalığın taşıyıcısı olabilirler'
Havalar ısındı tehlike arttı
Ogün Samast mahkemeye böyle geldi
Adliyeye tek başına geldi
Anne ve babasını öldürüp intihar etti
Uyuşturucu aileyi yok etti
Polis kaçan şüpheliyi arıyor
Ülkü Ocakları Başkanı vuruldu

Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm haberi geldi

Burdur'da 25 Mayıs günü diyaliz tedavisinin ardından fenalaşınca hastaneye geri dönen, buradan da Antalya Şehir Hastanesine sevk edilen hastalardan 88 yaşındaki Saniye Aksöz de hayatını kaybetti. Olayda ölenlerin sayısı 2'ye çıkarken, 31 hastanın tedavisi sürüyor.
29.05.2024 12:05:00
İhlas Haber Ajansı
Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm haberi geldi
Burdur'daki diyaliz olayından ikinci ölüm haberi geldi
Burdur Devlet Hastanesi'nde 25 Mayıs Cumartesi günü 08.00-12.00 ile 12.00-16.00 seansında diyalize giren hastalardan bazıları baş dönmesi, mide bulantısı, şuur bulanıklığı ve nakil aracından inememe tarzı şikayetlerle hastaneye geri dönmüştü.

Bunun üzerine hastane yönetimi gün içinde diyalize giren tüm hastaları hastaneye çağırıp yapılan tetkiklerin ardından, gün içinde diyaliz merkezinde tedavi olan 33 hastayı Afyonkarahisar, Isparta, Antalya, Bucak'ta bulunan devlet hastaneleri ve özel diyaliz merkezlerine sevk etti. Sevk edilen 33 hastanın 14'ü ise entübe edilmişti.

Olay sonrası ambulans ile Antalya Şehir Hastanesine sevk edilerek burada tedavi altına alınıp entübe edilen hastalardan Saniye Aksöz (88) de bugün sabah saatlerinde hayatını kaybetti. Dün ise Antalya Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde entübe edilip tedavisi süren Mustafa Demir hayatını kaybetmişti.

Saniye Aksöz'ün cenazesinin Burdur merkez Kozluca köyünde defnedileceği öğrenildi.

Hayatını kaybeden ilk hasta toprağa verildi

Burdur'da 25 Mayıs günü diyaliz tedavisinin ardından fenalaşınca hastaneye dönen, sonrasında Antalya Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edilen ve burada hayatını kaybeden hastalardan Mustafa Demir memleketi Karamanlı'da toprağa verildi.

Burdur Devlet Hastanesi'nde 25 Mayıs Cumartesi günü 08.00-12.00 ile 12.00-16.00 seansında diyalize giren hastalardan bazıları baş dönmesi, mide bulantısı, şuur bulanıklığı ve nakil aracından inememe tarzı şikayetlerle hastaneye geri dönmüştü. Bunun üzerine hastane yönetimi gün içinde diyalize giren tüm hastaları hastaneye çağırıp yapılan tetkiklerin ardından, gün içinde diyaliz merkezinde tedavi olan 33 hastayı Afyonkarahisar, Isparta, Antalya, Bucak'ta bulunan devlet hastaneleri ve özel diyaliz merkezlerine sevk etti. Sevk edilen 33 hastanın 14'ü ise entübe edilmişti.

Olay sonrası entübe edilerek ambulans ile Antalya Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edilerek burada tedavi altına alınan ve entübe halde tedavisi devam eden 4 hastadan biri olan 70 yaşındaki Mustafa Demir, olaydan 3 gün sonra hayatını kaybetti.

Antalya'daki Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ndeki müdahaleye rağmen kurtarılamayan Mustafa Demir'in cenazesi otopsi işleminin ardından ailesine teslim edildi. Memleketi Burdur'un Karamanlı ilçesindeki evinin önüne getirilen Mustafa Demir'in cenazesi burada helallik alınmasının ardından Cami Mahallesi'ndeki İpekçioğlu Camii avlusuna götürüldü. Tefenni Müftüsü Selman Ünal Çolak tarafından kılınan cenaze namazının ardından Demir'in cenazesi ilçe mezarlığına getirilerek burada toprağa verildi.

Karamanlı ilçesindeki cenaze törenine; Burdur Valisi Türker Öksüz, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, İl Emniyet Müdürü Ümit Bitirik, İl Jandarma Komutanı Albay Mustafa Güder ve yakınları katıldı. Evinin önünde helallik alındığı esnada Mustafa Demir'in yakınlarının feryatları ise yürekleri dağladı.

İstanbul'un fethinin 571. yıl dönümü kutlanıyor

İstanbul'un fethinin 571. yıl dönümü nedeniyle düzelenen etkinlikler kapsamında, Fatih Sultan Mehmet'in türbesi ziyaret edildi

29.05.2024 10:50:00 / Güncelleme: 29.05.2024 10:56:43
Haber Merkezi
İstanbul'un fethinin 571. yıl dönümü kutlanıyor
İstanbul'un fethinin 571. yıl dönümü kutlanıyor

İstanbul Valiliği tarafından, İstanbul'un fethinin 571. yıl dönümü nedeniyle düzelenen etkinlikler kapsamında, Fatih Sultan Mehmet'in türbesi ziyaret edildi.

İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ali Sivri, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Yusuf Kenan Topcu, İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, İl Müftüsü Safi Arpaguş ve Fatih Belediye Başkanı Ergün Turan, Fatih Camisi ve Külliyesi içinde yer alan Fatih Sultan Mehmet'in türbesine geldi.

Türbede yapılan duanın ardından Vali Gül, gazatecilere açıklamalarda bulundu.

Başta Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere bütün şehitlere Allah'tan rahmet dileyen Gül, İstanbul'un normal bir şehir fethin de normal bir fetih olmadığını söyledi.

Gül, İstanbul'un ve fetheden komutanın Hazreti Peygamberin övgüsüne mazhar olduğunu belirterek, "Allah bu şehri ilelebet devletimize, milletimize yar etsin. Allah bu şehre hizmet etmeyi nasip etsin. İnşallah bu şehri, tıpkı Fatih Sultan Mehmet'in bize emanet ettiği gibi bizler de 300 sene 500 sene sonsuza kadar yeni nesillere emanet ederiz. Bu şehirde aldığımız fetih ruhu, kardeşlik ruhu halen devam ediyor. İnşallah sonsuza kadar da bu kardeşlik ruhu, birlikte yaşama kültürü, barış içerisinde dostluk içerisinde devam edecek. Ordumuza muzafferiyetler diliyorum" ifadelerini kullandı.

İmamoğlu da fethin yıl dönümünü kutladığını kaydederek, "Bu güzel şehre hizmet etmek hepimiz için güzel bir onur. Fatih Sultan Mehmet Han'ın fethi, çağ değiştiren bir fetihtir. Bizler de bu şehre layık olmayı diliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Bu arada, İstanbul'un fethinin 571. yıl dönümü nedeniyle bazı vatandaşlar da Fatih Sultan Mehmet'in türbesine girerek dua etti.

 

 

Yazlar uzuyor, kışlar kısalıyor

 
 
Prof. Dr. Levent Kurnaz, 2023'te başlayan El Nino hava olayının sona erdiğini ancak etkilerinin Temmuz ayı ortalarına kadar süreceğini ve bu süreçte yeni sıcaklık rekorları görülebileceğini belirtti.
 
28.05.2024 21:40:00
AA
Yazlar uzuyor, kışlar kısalıyor
Yazlar uzuyor, kışlar kısalıyor

Dünyada 2023, tüm zamanların en sıcak yılı olarak kayıtlara geçerken Amerikan Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA) verilerine göre, geçen yıl küresel ortalama sıcaklık, 20'inci yüzyıl ortalaması olan 13.9 derecenin 1.18 derece üzerine çıktı. Bundan önceki en sıcak yıl olan 2016'da bu fark 0.15 dereceydi. Bilim insanları küresel ısınmaya neden olan sera gazı salımına ek olarak geçen yıl kırılan küresel ortalama sıcaklık rekorunun ardında yatan en önemli faktörün El Nino hava olayı olduğunu belirtiyor. Avustralya Meteoroloji Ofisi'nden yapılan açıklamaya göre Haziran 2023'te başlayan El Nino, Nisan ayının ortalarında sona erdi ve başladığı dönemden 15 Mayıs'a kadar geçen yaklaşık bir yıl içinde rekor sıcaklığın yaşandığı gün sayısı 248 oldu. Ocak-Şubat-Mart-Nisan en sıcak aylar olarak kayıtlara geçerken 15 Nisan ila 15 Mayıs tarihleri arasında da sıcaklıklar rekor düzeyde seyretmeye devam etti. El Nino'nun sona erdiği 15 Nisan'dan 15 Mayıs tarihine kadar 30 günün 17'sinde rekor sıcaklık yaşandı, son 13 günün tamamı rekor sıcaklık olarak kayıtlara geçti.

Havanın yol açtığı sorunlar derinleşiyor

Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, El Nino'nun ölçülüp belirlendiği Peru kıyılarından itibaren şiddetinin sona erdiğini söyledi. Son El Nino hava olayının 1998 ve 2016'daki gibi "Süper El Nino" olmadığını vurgulayan Kurnaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu aşırı kuvvetli değildi ancak iklim değişikliğinin üzerine bindiği için sıcaklıklar rekor kırdı. Bu nedenle aylarca dünya genelinde kırk türlü bela gördük ve bunları yine görmeye devam edeceğiz. İklim değişikliği nedeniyle dünya genelinde devamlı yukarı doğru giden bir ortalama sıcaklık var. İklim değişikliğiyle birlikte bütün bu oynaklıklar da şiddetleniyor. İstanbul'da bu oynaklıkları görüyoruz. Nisan sonu, Mayıs başında İstanbul'da yaşanan hava serinlemesi anormal değildi, mevsim normallerinin alt sınırındaydı sıcaklıklar. Ancak öncesindeki haftalarda 26-28 dereceleri gördük ve yaz geldi gibi bir tablo oldu. Bu oynaklık artıyor ve bu nedenle mevsimler kaydı diyoruz. Yaz gittikçe uzuyor, kış gittikçe kısalıyor, baharlarda gittikçe çok oynak dönemler oluyor." 

Astrolog Meral Güven serbest bırakıldı: Yaptıklarımdan pişmanım

Dün akşam saatlerinde gözaltına alınan astrolog Meral Güven, ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı.
28.05.2024 14:07:00 / Güncelleme: 28.05.2024 15:24:06
İhlas Haber Ajansı
Astrolog Meral Güven serbest bırakıldı: Yaptıklarımdan pişmanım
Astrolog Meral Güven serbest bırakıldı: Yaptıklarımdan pişmanım
Yayımladığı videodaki sözlerine ilişkin resen başlatılan soruşturma çerçevesinde dün akşam polis tarafından gözaltına alınan ve ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan astrolog Meral Güven'in ifadesi ortaya çıktı.

Küfürlü paylaşımlarımı genele yapmadığını hesabını hackleyen kişilere yönelik yaptığını iddia eden Güven, "Ancak videolarım kesildiği için insanlar sanki genele yapmışım gibi algıladı. Aldığım ilaç ve alkolün etkisiyle küfür ettim. Yaptıklarımdan pişmanım" ifadelerini kullandığı öğrenildi.

'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' gibi nitelikli suçlardan savcılık tarafından başlatılan resen soruşturma kapsamında dün İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube ekipleri tarafından evinde gözaltına alınan astrolog Meral Güven, polisteki işlemleri tamamlandıktan sonra savcılık talimatı ile aynı gün serbest bırakılmıştı.

Astrolog Güven'in, soruşturma savcısının talimatıyla polis tarafından alınan ifadelerine ulaşıldı. İfadesinde telefonuna çok sayıda küfür ve hakaret içerikli mesaj geldiğini söylediği öğrenilen Güven, küfürlü mesajlar sonrasında ise eski eşinin de yer aldığı bir Whatsapp grubunda montajlı olarak çıplak fotoğraflarını koyduklarını belirttiği aktarıldı.

 "Aldığım ilaç ve alkolün etkisiyle küfür ettim"

Olayın ardından panik atak geçirerek ilaç aldığını, sonra da alkol kullandığını söylediği öğrenilen Güven şu ifadeleri paylaştı: 'Eski eşim ve bir sürü sosyal medya kullanıcısından tehdit mesajları aldım. Sonra sosyal medya hesabım çalındı. Daha sonra ben de hesabımı geri aldım. Hesabımı aldıktan sonra paylaşımları gördüm. Küfürlü paylaşımlarımı genele yapmadım hesabımı hackleyen kişilere yönelik yaptım. Ancak videolarım kesildiği için insanlar sanki genele yapmışım gibi algıladı. Aldığım ilaç ve alkolün etkisiyle küfür ettim. Yaptıklarımdan pişmanım.'

Meral Güven hakkında sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı canlı yayına ilişkin 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçundan re'sen soruşturma başlatı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.