Bu hafta 4 büyük takımın oynadığı maçların tamamında çok kötü futbol seyrettik.
50-70 arasında Galatasaray'ın oyununu bunun dışında tutuyorum. Galatasaray 51 ve 53'te peş peşe bulduğu gole kadar oynadığı futbolu takdir etmek mümkün değil.
Eleştirmemek ise imkansız. Kerem bütün maç boyunca çok çabaladı.
Fakat Kerem çabasının karşılığı olmayacak hatalar da yaptı. Sıklıkla van Aanholt ile uyumsuzluk yaşadı.
Örnek 31'de Kerem Aanholt verkaçları bir sonuç getirmedi. Yine Kerem 22'de isabetsiz orta yaptı.
Bir dakika sonrasında ise van Aaholt'a pas atmayarak bir pas tercihi hatası yaptı.
44'te ise Kerem'in şutunu Samed kornere çeldi.
İkinci yarı ise Cicaldau oyuna girince Kerem onunla daha iyi irtibat kurdu.
Örnek 75'te Kerem önce bir çalım attı sonra topu Cicaldau'ya iletti. Cicaldau'nun dönüp yaptığı vuruş autla sonuçlandı.
Kerem'in bir hatası da oyundan çıkarken hocasını terslemesi idi. Şimdi bu tavrı Fatih Terim'e yapabilir mi?
Hocanın takdirine saygı göstermesi gerekmez mi? Dediğim gibi 50-70 arası Galatasaray esti gürledi.
Ben bu oyunda farkı yaratanın Taylan olduğunu düşünüyorum. Galatasaray sahaya 4-1-4-1 formasyonu ile çıktı ve Torrent, Berkan ile Taylan'ı forvet arkasına yerleştirmişti.
Pulgar da onların hemen arkasında oynadı. Bu dizilimde Pulgar'ın oyunu daha verimli hale geldi.
Pulgar ilk yarının tek net pozisyonunda 39'da Babel'e nefis bir pas attı.
Babel'in bu pasa güzel bir koşu ile karşılık vermesi ile oluşan pozisyonda son anda Malatyalı Awuku topu kornere çeldi.
Ayrıca ikinci yarının hemen başında Babel'e attığına benzer bir pası bu sefer Kerem'e attı. Kerem hareketli bir vaziyette orta yapmaya çalıştığı için ataktan bir sonuç çıkmadı.
Pulgar ilk yarının son anlarında ise çok kötü bir hataya imza attı. Pulgar'ın yaptığı pas hatası sonucu gelişen pozisyonda Nelsson topu çizgiden çıkardı.
51'de ise Pulgar'ın nefis paslarına benzer bir pası van Aanholt attı ve pozisyon golle sonuçlandı.
Bu pozisyonun içinde Babel golü kaydetmeden birkaç saniye önce sahanın hatalarına rağmen iyisi Kerem, Halil'e bir şut pası verdi.
Halil dün sahanın kötülerindendi. İlk yarıda Halil benim burada ne işim var görüntüsü veriyordu.
Fakat yine de 53'te Omar'ın ortasına uçarak yaptığı kafa vuruşu şıktı. Bu kafa vuruşu ile Galatasaray 2-0 öne geçti.
İkinci golden sonra Galatasaray baskısı muazzamdı. Dediğim gibi ben bu oyunda Taylan'ın katkısı olduğunu düşünüyorum.
Bu kanıya varma nedenim ise şu. 70'te Pulgar oyundan çıkınca onun mevkiine Taylan geçti ve Galatasaray oyunu durgunlaştı.
Şimdi ben burada hatayı Torrent'te görüyorum. Takım iyi oynuyor niye böyle bir değişikliğe gidilir anlamak mümkün değil.
Takım rahatlamış ve akıcı bir oyun oynuyor. Kötü giden bir şey yok. Neden ayarları bozuyorsun?
Yaptığınız değişiklikler ile takımı frenlediniz. Hedef ligi mümkün olan en iyi yerde bitirmek değil mi?
Morali artırmak daha fazla gol bulmak önemli değil mi? Oyuna sonradan girenlerden Gomis'in ise her halde sahada görüntüsü vardı. Gomis sahada kaldığı müddetçe hiçbir şey yapmadı.
Bu haftayı bitirirken akıllarda güzel oyun adına pek bir şey kalmadı. Trabzon'nun şampiyonluk stresi, Beşiktaş'ın Avrupa şansını tüketmesi, Fenerbahçe'nin lige bir nebze renk katması ve Galatasaray'ın 20 dakikalık iyi futbolu.
Bakalım şu son haftalarda takımlarımız ne şekilde hedeflerine ulaşacak.
50-70 arasında Galatasaray'ın oyununu bunun dışında tutuyorum. Galatasaray 51 ve 53'te peş peşe bulduğu gole kadar oynadığı futbolu takdir etmek mümkün değil.
Eleştirmemek ise imkansız. Kerem bütün maç boyunca çok çabaladı.
Fakat Kerem çabasının karşılığı olmayacak hatalar da yaptı. Sıklıkla van Aanholt ile uyumsuzluk yaşadı.
Örnek 31'de Kerem Aanholt verkaçları bir sonuç getirmedi. Yine Kerem 22'de isabetsiz orta yaptı.
Bir dakika sonrasında ise van Aaholt'a pas atmayarak bir pas tercihi hatası yaptı.
44'te ise Kerem'in şutunu Samed kornere çeldi.
İkinci yarı ise Cicaldau oyuna girince Kerem onunla daha iyi irtibat kurdu.
Örnek 75'te Kerem önce bir çalım attı sonra topu Cicaldau'ya iletti. Cicaldau'nun dönüp yaptığı vuruş autla sonuçlandı.
Kerem'in bir hatası da oyundan çıkarken hocasını terslemesi idi. Şimdi bu tavrı Fatih Terim'e yapabilir mi?
Hocanın takdirine saygı göstermesi gerekmez mi? Dediğim gibi 50-70 arası Galatasaray esti gürledi.
Ben bu oyunda farkı yaratanın Taylan olduğunu düşünüyorum. Galatasaray sahaya 4-1-4-1 formasyonu ile çıktı ve Torrent, Berkan ile Taylan'ı forvet arkasına yerleştirmişti.
Pulgar da onların hemen arkasında oynadı. Bu dizilimde Pulgar'ın oyunu daha verimli hale geldi.
Pulgar ilk yarının tek net pozisyonunda 39'da Babel'e nefis bir pas attı.
Babel'in bu pasa güzel bir koşu ile karşılık vermesi ile oluşan pozisyonda son anda Malatyalı Awuku topu kornere çeldi.
Ayrıca ikinci yarının hemen başında Babel'e attığına benzer bir pası bu sefer Kerem'e attı. Kerem hareketli bir vaziyette orta yapmaya çalıştığı için ataktan bir sonuç çıkmadı.
Pulgar ilk yarının son anlarında ise çok kötü bir hataya imza attı. Pulgar'ın yaptığı pas hatası sonucu gelişen pozisyonda Nelsson topu çizgiden çıkardı.
51'de ise Pulgar'ın nefis paslarına benzer bir pası van Aanholt attı ve pozisyon golle sonuçlandı.
Bu pozisyonun içinde Babel golü kaydetmeden birkaç saniye önce sahanın hatalarına rağmen iyisi Kerem, Halil'e bir şut pası verdi.
Halil dün sahanın kötülerindendi. İlk yarıda Halil benim burada ne işim var görüntüsü veriyordu.
Fakat yine de 53'te Omar'ın ortasına uçarak yaptığı kafa vuruşu şıktı. Bu kafa vuruşu ile Galatasaray 2-0 öne geçti.
İkinci golden sonra Galatasaray baskısı muazzamdı. Dediğim gibi ben bu oyunda Taylan'ın katkısı olduğunu düşünüyorum.
Bu kanıya varma nedenim ise şu. 70'te Pulgar oyundan çıkınca onun mevkiine Taylan geçti ve Galatasaray oyunu durgunlaştı.
Şimdi ben burada hatayı Torrent'te görüyorum. Takım iyi oynuyor niye böyle bir değişikliğe gidilir anlamak mümkün değil.
Takım rahatlamış ve akıcı bir oyun oynuyor. Kötü giden bir şey yok. Neden ayarları bozuyorsun?
Yaptığınız değişiklikler ile takımı frenlediniz. Hedef ligi mümkün olan en iyi yerde bitirmek değil mi?
Morali artırmak daha fazla gol bulmak önemli değil mi? Oyuna sonradan girenlerden Gomis'in ise her halde sahada görüntüsü vardı. Gomis sahada kaldığı müddetçe hiçbir şey yapmadı.
Bu haftayı bitirirken akıllarda güzel oyun adına pek bir şey kalmadı. Trabzon'nun şampiyonluk stresi, Beşiktaş'ın Avrupa şansını tüketmesi, Fenerbahçe'nin lige bir nebze renk katması ve Galatasaray'ın 20 dakikalık iyi futbolu.
Bakalım şu son haftalarda takımlarımız ne şekilde hedeflerine ulaşacak.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Şampiyonluk hayal değil / 27.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Dağılmadan ve sıkılmadan / 14.01.2025
- Kötü hava kötü futbol / 13.01.2025
- Tatmin etmez / 12.01.2025
- Dermansız Fenerbahçe / 06.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Dağılmadan ve sıkılmadan / 14.01.2025
- Kötü hava kötü futbol / 13.01.2025
- Tatmin etmez / 12.01.2025
- Dermansız Fenerbahçe / 06.01.2025