Başbakan Bülent Ecevit, AB'ye üyelik tartışmalarıyla ilgili olarak, "Aslında Bakanlar Kurulu içinde, Liderler Toplantısında pek tartışma çıkmıyor. Nedense kamuoyu önünde tartışma çıkıyor" diye konuştu. Başbakan Ecevit, TRT 1'de canlı olarak yayınlanan Pazar Panorama programına katılarak soruları cevapladı.
"Nedense komuoyu önünde tartışma çıkıyor"
"Şu an hükümette ortak bir ses olmadığını görüyoruz" sözleri üzerine Ecevit, "Koalisyon ortağı partiler, AB'ye tam üyelik amacını başlangıçta hiç tartışmadan kabul ettiler, Ulusal Programı kabul ettiler, hiç tartışmadan üzerinde kuşku duymadan" dedi. Kamuoyunun çok büyük çoğunluğunun AB'ye üyeliği istediğini kaydeden Ecevit, "Bakanlar Kurulu içinde veya Liderler Toplantısı denen toplantılarda bu konuyu hemen hemen tartışmıyoruz, üzerinde geniş kabuller var. MHP'nin hangi konularda tereddütlü olduğu biliniyor. Başlangıçta bilinerek bu yolda bir adım atılmıştı. Zaman içinde buna bir çözüm getirilir diye. Aslında Bakanlar Kurulu içinde, Liderler Toplantısında pek tartışma çıkmıyor. Nedense kamuoyu önünde tartışma çıkıyor" diye konuştu.
"Türkiye'den kuşku duyuyorlar"
Ecevit, AB tartışmalarına ilişkin bir soru üzerine, AB'ye üyelik konusunda uzun yıllardır altyapı hazırladıklarını söyledi. Türkiye'nin NATO, Avrupa Konseyi, Gümrük Birliği üyesi ve fiilen, tarihsel, coğrafi, kültürel anlamda Avrupalı olduğunu vurgulayan Ecevit, şöyle devam etti: "AB'de bize kuşkuyla bakan veya olumsuz yaklaşan kesimler var. Bizde bazı çevreler bunlar karşısında aşırı duyarlılık gösteriyorlar. Oysa Türkiye'yi içine sindiremeyen, Türk halkının büyük çoğunluğunun Müslüman olması dolayısıyla kuşku duyan çevreler var. Bundan dolayı kırgınlık, tepki duyan çevreler de Türkiye'de var. Bunlara alışmalıyız.
"Türkiye'yi hazmetmeleri kolay değil"
Kolay değil Türkiye'yi hazmetmeleri... Büyük, güçlü bir devlet. Hem gerçek anlamda Avrupalı, hem Orta Asyalı, hem Kafkasyalı, hem Asyakökenli, hem Balkan, hem Karadeniz çok boyutlu bir ulus Türk ulusu. O nedenle Türk ulusundan vazgeçemiyor AB, vazgeçmesi mümkün değil. Hem de bazı AB ülkelerindeki bazı çevreler bunu içlerine sindiremiyorlar. Şunu düşünüyorlar: AB'ye tam üye olduğunda, büyük bir olasılıkla Avrupa Parlamentosu'nda büyük çoğunluk Türkiye'de olacak. Geçenlerde bizim aleyhimize aldıkları kararları kolay kolay alamayacaklardır. Bu yüzden ürküntü duyanlar var. Türkiye'nin bütünlüğünden ve gücünden ürken çevreler var."
"İdam kaldırılmıyor, uygulanmıyor da"
Ecevit, 19 Mart 2001'de Bakanlar Kurulu'nun Ulusal Programı kabul ettiği hatırlatılarak, "Kısa vadeli planlar için bir yıl 19 Mart'ta doluyor. Hükümet olarak ortak bir bakış geliştirecek misiniz?" sorusuna şu cevabı verdi: "O kendi kendimize koyduğumuz bir koşul. Biz ne kadar görevlerimizi kısa zamanda bitirirsek tam üyelik yolundaki adımlarımızda o kadar hızlanmış olur. İlle şu tarihe kadar şu şu yasaları çıkaracaksınız diye bir dayatma kesinlikle söz konusu değil." "Bu yolda zorlu noktalar neler olacak? İdam cezasının kaldırılması, ana dilde yayın, Kıbrıs..." sözleri üzerine de Ecevit, idam konusunda anlaşmazlık bulunduğunu, ancak bu yoldaki çalışmaları sabırla aşmaya çalışacaklarını söyledi.
"Irak'a operasyon Türkiye'yi kötü etkiler"
Öte yandan Irak'a olası operasyon konusuna da değinen Ecevit, operasyonun lafının edilmesinin bile Türkiye'ye büyük zarar vereceğini vurgulayarak, şunları söyledi: "Çünkü Türk ekonomisi çok hassas dengeler üzerinde duruyor. Turizm gelişmeye başladı. Fakat bölgemizde güvenlik açısından kaygı verici bir durum ortaya çıkarsa o da sarsılır. Ekonomi de sarsılır. ABD'li dostlarımıza bunları anlatmaya çalışıyoruz. Niyetlerini de bilmiyoruz, yeni bir karar verdiler mi vermediler mi? Başkan Yardımcısı Sayın Cheney geldiğinde, bunları bütün açıklığıyla kendisiyle görüşeceğiz."
"Nedense komuoyu önünde tartışma çıkıyor"
"Şu an hükümette ortak bir ses olmadığını görüyoruz" sözleri üzerine Ecevit, "Koalisyon ortağı partiler, AB'ye tam üyelik amacını başlangıçta hiç tartışmadan kabul ettiler, Ulusal Programı kabul ettiler, hiç tartışmadan üzerinde kuşku duymadan" dedi. Kamuoyunun çok büyük çoğunluğunun AB'ye üyeliği istediğini kaydeden Ecevit, "Bakanlar Kurulu içinde veya Liderler Toplantısı denen toplantılarda bu konuyu hemen hemen tartışmıyoruz, üzerinde geniş kabuller var. MHP'nin hangi konularda tereddütlü olduğu biliniyor. Başlangıçta bilinerek bu yolda bir adım atılmıştı. Zaman içinde buna bir çözüm getirilir diye. Aslında Bakanlar Kurulu içinde, Liderler Toplantısında pek tartışma çıkmıyor. Nedense kamuoyu önünde tartışma çıkıyor" diye konuştu.
"Türkiye'den kuşku duyuyorlar"
Ecevit, AB tartışmalarına ilişkin bir soru üzerine, AB'ye üyelik konusunda uzun yıllardır altyapı hazırladıklarını söyledi. Türkiye'nin NATO, Avrupa Konseyi, Gümrük Birliği üyesi ve fiilen, tarihsel, coğrafi, kültürel anlamda Avrupalı olduğunu vurgulayan Ecevit, şöyle devam etti: "AB'de bize kuşkuyla bakan veya olumsuz yaklaşan kesimler var. Bizde bazı çevreler bunlar karşısında aşırı duyarlılık gösteriyorlar. Oysa Türkiye'yi içine sindiremeyen, Türk halkının büyük çoğunluğunun Müslüman olması dolayısıyla kuşku duyan çevreler var. Bundan dolayı kırgınlık, tepki duyan çevreler de Türkiye'de var. Bunlara alışmalıyız.
"Türkiye'yi hazmetmeleri kolay değil"
Kolay değil Türkiye'yi hazmetmeleri... Büyük, güçlü bir devlet. Hem gerçek anlamda Avrupalı, hem Orta Asyalı, hem Kafkasyalı, hem Asyakökenli, hem Balkan, hem Karadeniz çok boyutlu bir ulus Türk ulusu. O nedenle Türk ulusundan vazgeçemiyor AB, vazgeçmesi mümkün değil. Hem de bazı AB ülkelerindeki bazı çevreler bunu içlerine sindiremiyorlar. Şunu düşünüyorlar: AB'ye tam üye olduğunda, büyük bir olasılıkla Avrupa Parlamentosu'nda büyük çoğunluk Türkiye'de olacak. Geçenlerde bizim aleyhimize aldıkları kararları kolay kolay alamayacaklardır. Bu yüzden ürküntü duyanlar var. Türkiye'nin bütünlüğünden ve gücünden ürken çevreler var."
"İdam kaldırılmıyor, uygulanmıyor da"
Ecevit, 19 Mart 2001'de Bakanlar Kurulu'nun Ulusal Programı kabul ettiği hatırlatılarak, "Kısa vadeli planlar için bir yıl 19 Mart'ta doluyor. Hükümet olarak ortak bir bakış geliştirecek misiniz?" sorusuna şu cevabı verdi: "O kendi kendimize koyduğumuz bir koşul. Biz ne kadar görevlerimizi kısa zamanda bitirirsek tam üyelik yolundaki adımlarımızda o kadar hızlanmış olur. İlle şu tarihe kadar şu şu yasaları çıkaracaksınız diye bir dayatma kesinlikle söz konusu değil." "Bu yolda zorlu noktalar neler olacak? İdam cezasının kaldırılması, ana dilde yayın, Kıbrıs..." sözleri üzerine de Ecevit, idam konusunda anlaşmazlık bulunduğunu, ancak bu yoldaki çalışmaları sabırla aşmaya çalışacaklarını söyledi.
"Irak'a operasyon Türkiye'yi kötü etkiler"
Öte yandan Irak'a olası operasyon konusuna da değinen Ecevit, operasyonun lafının edilmesinin bile Türkiye'ye büyük zarar vereceğini vurgulayarak, şunları söyledi: "Çünkü Türk ekonomisi çok hassas dengeler üzerinde duruyor. Turizm gelişmeye başladı. Fakat bölgemizde güvenlik açısından kaygı verici bir durum ortaya çıkarsa o da sarsılır. Ekonomi de sarsılır. ABD'li dostlarımıza bunları anlatmaya çalışıyoruz. Niyetlerini de bilmiyoruz, yeni bir karar verdiler mi vermediler mi? Başkan Yardımcısı Sayın Cheney geldiğinde, bunları bütün açıklığıyla kendisiyle görüşeceğiz."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.