Bazı kritik anlarda, siyasetçiler adeta çıplak yakalanıverir.
Aylarca anlatmaya çalışıp da tam olarak kavratamadığınız noktalar, bu çıplak yakalanan figürler sayesinde anlaşılır olur.
AKP iktidarı, kabul etmek lazım ki bir pazarlama becerisi koyuyor ortada.
Dış politikada 2,5 yıldır ABD'nin dümensuyunda koşuşturmasına rağmen zaman zaman göstermelik marazlar çıkararak milletimizi aldatmayı iyi becerdi doğrusu.
Ellerinde can çekişen batık medya patronlarının desteği sayesinde tabii ki.
Kartel medyası, iyice yüzsüzleşip iktidardan beklentileri artıp şımarıklaştıkça hükümet baktı ki medya patronları tekelleştikçe talepleri artıyor yeni bir çıkış arıyor. Çözümü elindeki medya imkanlarını yabancı patronlara peşkeş çekip soygunu yabancı rekabetine açmakta buldu.
Hükümetin el koyduğu medyayı yabancılara satışı ve yabancıların yüzde elliden fazla pay sahipliğinin yolunu açması bazı AKP'li vekilleri dahi isyan ettirdi.
AKP yanaşmacı ve yaranmacı politikalarını bundan böyle halkımıza, Hans'ların ve Conilerin medya makyajı ile pazarlayacak.
Kıbrıs, Irak, Fener Patrikliği, azınlıklar gibi milli hassasiyetlerimizi yaralayan konulardaki teslimiyetçi politikaları yabancı medya patronları sayesinde daha kolay pazarlayacağını düşünüyor. AKP, millete yabancılaştıkça çıplak yakalanıyor işte...
En çarpıcı örnek şu Suriye tartışması...
Biz aylardır hükümetin Ortadoğu ülkelerine yönelik ziyaretlerinin ABD ve İsrail adına ulaklıkan ibaret olduğunu söyledikçe birileri itiraz edip duruyordu.
Olur mu canım, AKP, "çok yönlü, çok boyutlu, çok derinlikli, çok dinamik ritmik diplomasi" yürütüyor mavalları ile kafaları bulandırmıştı.
Oysa AKP ile ABD'nin kalp atış ritmi aynıydı.
Bu gerçeği Cumhurbaşkanı Sezer'in Suriye ziyaretine ABD ve AKP'nin verdiği ortak tepkiler "çıplak" bir biçimde ortaya koydu.
Abdullah Gül, Erdoğan Suriye'ye gidince normal, Sezer gidince ABD ve AKP'ye göre anormal.
Neden acaba?
Edelman ve AKP'li Kapusuz, "Cumhurbaşkanı Suriye'ye gitmemeli" diye niye vaveyla koparıyor?
Hükümet sözcüsü Çiçek İsrail'e koşup ağlama duvarında, soykırım müzesinde "özür gözyaşları" döküyor?
AKP'nin millete yabancılaştığının çarpık ve çıplak resmidir bu son tablo.
Sizce İsrail'e koşan AKP'li Çiçek mi, Suriye'ye gitmeye çalışan Sezer mi yanlış yapıyor?
Ona göre yerinizi seçin.
Aylarca anlatmaya çalışıp da tam olarak kavratamadığınız noktalar, bu çıplak yakalanan figürler sayesinde anlaşılır olur.
AKP iktidarı, kabul etmek lazım ki bir pazarlama becerisi koyuyor ortada.
Dış politikada 2,5 yıldır ABD'nin dümensuyunda koşuşturmasına rağmen zaman zaman göstermelik marazlar çıkararak milletimizi aldatmayı iyi becerdi doğrusu.
Ellerinde can çekişen batık medya patronlarının desteği sayesinde tabii ki.
Kartel medyası, iyice yüzsüzleşip iktidardan beklentileri artıp şımarıklaştıkça hükümet baktı ki medya patronları tekelleştikçe talepleri artıyor yeni bir çıkış arıyor. Çözümü elindeki medya imkanlarını yabancı patronlara peşkeş çekip soygunu yabancı rekabetine açmakta buldu.
Hükümetin el koyduğu medyayı yabancılara satışı ve yabancıların yüzde elliden fazla pay sahipliğinin yolunu açması bazı AKP'li vekilleri dahi isyan ettirdi.
AKP yanaşmacı ve yaranmacı politikalarını bundan böyle halkımıza, Hans'ların ve Conilerin medya makyajı ile pazarlayacak.
Kıbrıs, Irak, Fener Patrikliği, azınlıklar gibi milli hassasiyetlerimizi yaralayan konulardaki teslimiyetçi politikaları yabancı medya patronları sayesinde daha kolay pazarlayacağını düşünüyor. AKP, millete yabancılaştıkça çıplak yakalanıyor işte...
En çarpıcı örnek şu Suriye tartışması...
Biz aylardır hükümetin Ortadoğu ülkelerine yönelik ziyaretlerinin ABD ve İsrail adına ulaklıkan ibaret olduğunu söyledikçe birileri itiraz edip duruyordu.
Olur mu canım, AKP, "çok yönlü, çok boyutlu, çok derinlikli, çok dinamik ritmik diplomasi" yürütüyor mavalları ile kafaları bulandırmıştı.
Oysa AKP ile ABD'nin kalp atış ritmi aynıydı.
Bu gerçeği Cumhurbaşkanı Sezer'in Suriye ziyaretine ABD ve AKP'nin verdiği ortak tepkiler "çıplak" bir biçimde ortaya koydu.
Abdullah Gül, Erdoğan Suriye'ye gidince normal, Sezer gidince ABD ve AKP'ye göre anormal.
Neden acaba?
Edelman ve AKP'li Kapusuz, "Cumhurbaşkanı Suriye'ye gitmemeli" diye niye vaveyla koparıyor?
Hükümet sözcüsü Çiçek İsrail'e koşup ağlama duvarında, soykırım müzesinde "özür gözyaşları" döküyor?
AKP'nin millete yabancılaştığının çarpık ve çıplak resmidir bu son tablo.
Sizce İsrail'e koşan AKP'li Çiçek mi, Suriye'ye gitmeye çalışan Sezer mi yanlış yapıyor?
Ona göre yerinizi seçin.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014