Stres astıma sebep oluyor
Dünyada en sık görülen kronik akciğer hastalıklarından biri olan astıma, üzüntü ve stresin neden olabileceği bildirildi
03.05.2012 00:00:00
Astım hastalığının son yıllarda büyük artış gösterdiğine dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doktor Sami Şahan, astımın, soluk almayı güçleştiren, akciğerleri etkileyen bir hastalık olduğunu, genellikle aralıklı krizler biçiminde görüldüğünü belirtti. Krizlerin, kimi zaman ani olarak gelip kısa sürede geçtiğini anlatan Dr. Şahan, bu hastalığın kimi zaman yılın belli zamanlarında ya da belli yerlerde görülebileceğini söyledi.
Üzüntü ya da heyecanın neden olduğu stresin de, astıma neden olabileceğini bildiren Şahan, şöyle konuştu: “Kronik bir solunum yolu hastalığı olan astımın tüm dünyada 300 milyon, Türkiye'de ise 4 milyon kadar insanı etkilediği tahmin edilmektedir. Ülkemizde çocukluk döneminde astım görülme sıklığı yüzde 5-10, yetişkin döneminde yüzde 2-6 oranında değişmektedir. Her yaşta ortaya çıkabilen bu hastalık çocukluk döneminde daha sıktır. Görülme sıklığı yaşam ve çevre koşullarının değişmesine bağlı olarak giderek artmaktadır.”
Erken teşhis astımın yerleşmesini önler
Dr. Sami Şahan, astımda erken teşhisin çok önemli olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Modern tıpta çok etkin ilaç tedavileri vardır. Ama çevre faktörlerinin kontrol edilmesi, en az ilaç tedavisi kadar hatta daha fazla önemlidir. Erken teşhis için oldukça kolay uygulanabilen birçok kan, deri ve solunum testleri vardır. Şikayetleri olan çocukların bir uzman tarafından incelenmesi ve gerekli tedbirlerin erken alınması çok uygun olur. Erken teşhis ile astımın yerleşmesi önlenebilir.
Astımlıların doktor kontrolü altında olmaları, sigara içmemeleri ve içilen ortamlarda bulunmamaları, yediklerine içtiklerine dikkat etmeleri, spor yapmaları gerekmektedir.” Astımın kontrolünde sigaranın dikkat edilmesi gereken unsurların başında geldiğini belirten Dr. Şahan, sözlerine şöyle devam etti: “Ne yazık ki hastaların hâla yüzde 30'a yakını sigara içmektedir. Sigara içmeyenlerin önemli bir bölümü pasif sigara dumanına maruz kalmaktadır. Özellikle sobalarda kullanılan kömür, odun, trafik ve sanayiden kaynaklanan dış ortam atıkları da hava kirliliğini oluşturmaktadır.
Hava kirliliği de astımın oluşmasında diğer önemli bir etkendir. Son yıllarda çok sayıda kişinin bir arada yaşama zorunluluğu, gerek ev içi hava kirliliğini gerek enfeksiyonların bulaşma olasılığını artırarak astımlı sayısını çoğaltmaktadır. Ev tozu akarları, küf, hamam böceği, sigara dumanı, ev hayvanları ve yanma ürünleri evde astımı tetikleyen unsurların başında gelir. Astım krizleri, yılın her döneminde görülebilir. Ancak, astımlıların bir çoğu, soğuk ve nemli havalarda daha az rahatsızlanır sıcak ve kuru havalarda kötüleşirler.” (İHA)
Üzüntü ya da heyecanın neden olduğu stresin de, astıma neden olabileceğini bildiren Şahan, şöyle konuştu: “Kronik bir solunum yolu hastalığı olan astımın tüm dünyada 300 milyon, Türkiye'de ise 4 milyon kadar insanı etkilediği tahmin edilmektedir. Ülkemizde çocukluk döneminde astım görülme sıklığı yüzde 5-10, yetişkin döneminde yüzde 2-6 oranında değişmektedir. Her yaşta ortaya çıkabilen bu hastalık çocukluk döneminde daha sıktır. Görülme sıklığı yaşam ve çevre koşullarının değişmesine bağlı olarak giderek artmaktadır.”
Erken teşhis astımın yerleşmesini önler
Dr. Sami Şahan, astımda erken teşhisin çok önemli olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Modern tıpta çok etkin ilaç tedavileri vardır. Ama çevre faktörlerinin kontrol edilmesi, en az ilaç tedavisi kadar hatta daha fazla önemlidir. Erken teşhis için oldukça kolay uygulanabilen birçok kan, deri ve solunum testleri vardır. Şikayetleri olan çocukların bir uzman tarafından incelenmesi ve gerekli tedbirlerin erken alınması çok uygun olur. Erken teşhis ile astımın yerleşmesi önlenebilir.
Astımlıların doktor kontrolü altında olmaları, sigara içmemeleri ve içilen ortamlarda bulunmamaları, yediklerine içtiklerine dikkat etmeleri, spor yapmaları gerekmektedir.” Astımın kontrolünde sigaranın dikkat edilmesi gereken unsurların başında geldiğini belirten Dr. Şahan, sözlerine şöyle devam etti: “Ne yazık ki hastaların hâla yüzde 30'a yakını sigara içmektedir. Sigara içmeyenlerin önemli bir bölümü pasif sigara dumanına maruz kalmaktadır. Özellikle sobalarda kullanılan kömür, odun, trafik ve sanayiden kaynaklanan dış ortam atıkları da hava kirliliğini oluşturmaktadır.
Hava kirliliği de astımın oluşmasında diğer önemli bir etkendir. Son yıllarda çok sayıda kişinin bir arada yaşama zorunluluğu, gerek ev içi hava kirliliğini gerek enfeksiyonların bulaşma olasılığını artırarak astımlı sayısını çoğaltmaktadır. Ev tozu akarları, küf, hamam böceği, sigara dumanı, ev hayvanları ve yanma ürünleri evde astımı tetikleyen unsurların başında gelir. Astım krizleri, yılın her döneminde görülebilir. Ancak, astımlıların bir çoğu, soğuk ve nemli havalarda daha az rahatsızlanır sıcak ve kuru havalarda kötüleşirler.” (İHA)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.