Müslümanlık bir partiden, bir cemaatten, giyim tarzından, sakaldan, cübbeden, şalvardan ibaret bir yaşam tarzı değildir. Müslümanlık, Allah'ın emirleri karşısında mutlak bir teslimiyet içerisinde olmanın adıdır. Allah'ın dinini az bir pahaya satmak değil.
Sonuçta İslam dini bazılarının sandığı gibi AKP'yle birlikte tekrar gelmedi. AKP'den önce de bu ülkede namaz kılınabiliyor, hacca gidilebiliyor, Kur'an okunabiliyor, camilerin minarelerinden ezanlar okunabiliyor, bayramlarında kurbanlar kesiliyor, Ramazan'lar da oruç tutulabiliyor, sokaklarda başörtüleriyle gezilebiliyordu.
İşin içine ne zaman din tüccarlığı girdi o zaman İslam dini yanlış anlaşılmaya ve yaşanılmaya başlandı. Ama din tüccarlığı kesinlikle yeni başlayan bir ekol değil, çok eskilere dayanıyor. Örnek vermeye gerek yok ama genelde toplumun büyük bir kesimini peşinden sürükleyen kişiler bu işi en iyi yapanlar. Kafasına fes takıp Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran ecdadımıza küfredenlerden tutun da, Türk olduğu için utananlara kadar...
1970 ve 1980'li yıllara şahit olanlar sürekli sokaklarda iç çatışma olduğunu, can güvenliklerinin olmadığını, dinlerini rahat bir şekilde yaşayamadıklarını, hastane kuyruğunda beklediklerini anlatırlar.
Peki, bugün ne değişti?
Ülkede iç çatışma var, toplu taşıma araçlarına rahat binmek mümkün değil, dolayısıyla benim can güvenliğim var demek hiç inandırıcı olmaz. Dini rahat yaşamak mevzuuna gelince, acaba bugün iktidarda AKP değil de başka herhangi bir parti olsaydı, 13 yıldır güya defalarca girip çıktığımız AB'ye girmek bahanesiyle, domuz eti ve zinayı serbest bıraksaydı, canlı yayına çıkıp faiz kullanan esnaflar için 'Allah bereket versin' deseydi, besmele ile kilise açsaydı, 70 bin kilise evi açsaydı, ABD'yle müttefik olacağım diye İslam ülkelerini kana bulayıp bir de ülkeyi savaşa sokmak için bahaneler üretseydi hâlâ daha 'vardır bir hikmeti' der miydin Müslüman?
Sonuçta İslam dini bazılarının sandığı gibi AKP'yle birlikte tekrar gelmedi. AKP'den önce de bu ülkede namaz kılınabiliyor, hacca gidilebiliyor, Kur'an okunabiliyor, camilerin minarelerinden ezanlar okunabiliyor, bayramlarında kurbanlar kesiliyor, Ramazan'lar da oruç tutulabiliyor, sokaklarda başörtüleriyle gezilebiliyordu.
İşin içine ne zaman din tüccarlığı girdi o zaman İslam dini yanlış anlaşılmaya ve yaşanılmaya başlandı. Ama din tüccarlığı kesinlikle yeni başlayan bir ekol değil, çok eskilere dayanıyor. Örnek vermeye gerek yok ama genelde toplumun büyük bir kesimini peşinden sürükleyen kişiler bu işi en iyi yapanlar. Kafasına fes takıp Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran ecdadımıza küfredenlerden tutun da, Türk olduğu için utananlara kadar...
1970 ve 1980'li yıllara şahit olanlar sürekli sokaklarda iç çatışma olduğunu, can güvenliklerinin olmadığını, dinlerini rahat bir şekilde yaşayamadıklarını, hastane kuyruğunda beklediklerini anlatırlar.
Peki, bugün ne değişti?
Ülkede iç çatışma var, toplu taşıma araçlarına rahat binmek mümkün değil, dolayısıyla benim can güvenliğim var demek hiç inandırıcı olmaz. Dini rahat yaşamak mevzuuna gelince, acaba bugün iktidarda AKP değil de başka herhangi bir parti olsaydı, 13 yıldır güya defalarca girip çıktığımız AB'ye girmek bahanesiyle, domuz eti ve zinayı serbest bıraksaydı, canlı yayına çıkıp faiz kullanan esnaflar için 'Allah bereket versin' deseydi, besmele ile kilise açsaydı, 70 bin kilise evi açsaydı, ABD'yle müttefik olacağım diye İslam ülkelerini kana bulayıp bir de ülkeyi savaşa sokmak için bahaneler üretseydi hâlâ daha 'vardır bir hikmeti' der miydin Müslüman?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Furkan Talay / diğer yazıları
- Atatürk’ün en büyük düşmanını açıklıyorum / 22.12.2020
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018