Tercüman gazetesinden Cengiz Çandar'ın dünkü yazısında "Amerikan işgali'ne karşı direnme hesapları yapan militan Muqtada Sadr'ın yandaşları mı Türk askerine sıcak bakacak" diye sorduğu soruya, Türkiye'deki Caferi yani Şii cemaatinin lideri Sayın Selahaddin Akgündüz, aynı gün tesadüfen Milliyet'ten Taha Akyol ile yaptığı mülakatta cevap veriyor: Şiiler Türk askerini istiyor...
Selahaddin Akgündüz, Meltem TV'deki Kum Saati programında bir kaç kez konuk ettiğimiz bir şahsiyet. Son derece bilgili bir kişi olan Selahaddin Akgündüz, aynı zamanda olaylar karşısında imani bir duruş sergiliyor. Amerika'nın Irak işgaline başından beri karşı çıktı. Ama Saddam'a da karşı çıktı... Akgündüz, Milliyet'ten Taha Akyol, özel kütüphanesine davet etmiş. Akyol dünkü yazısında bu ziyareti anlatmış... Yazının en ilginç bölümü ise Cengiz Çandar'ın sorduğu sorulardan birinin cevabını içermesi. Hem de birinci elden. Akyol, ziyaretini şöyle aktarmış köşesine: "Caferi yani Şii cemaatinin lideri Sayın Selahaddin Özgündüz, beni İstanbul Halkalı'daki "Zeynebiye Camii Derneği"nin özel kütüphanesine davet etti.
Memnuniyetle gittim. İlk göze çarpan, elbette "İmam Ali"nin resmi. Ve duvarı yerden tavana yığma kitaplık... Kitapların üçte ikisi Caferi, üçte biri Hanefi kelam (din felsefesi) ve fıkhına ait.
Hepsi Azeri kökenli, çok kuvvetli bir Türklük duygusu var. Selahaddin Bey Necef'te okumuş:
- Hocam Ayetullah il Uzma Mirza Cevad Tebrizi, Azeri Türküdür. Arapça ve Farsa bilirim ama hocamla Türkçe konuşurduk.
Selahaddin Bey önemli bir perspektif ortaya koyuyor:
- Azeri Türkleri ve Türkmenlerin yarısı Caferidir, Şii'dir. Irak'ta Şii Araplar Türkmenleri destekliyor. Türkiye bunu dikkate almalı.
Irak'ta en önemli Şii liderlerden Mukteda Sadr, Selahattin Bey'e şunu söylemiş:
- Biz Osmanlı'ya da, Cumhuriyet Türkiyesine de saygılıyız. Türk askeri gelebilir ama Amerikan kalkanı olarak değil...
Selahaddin Bey vurgulayarak ekliyor:
- Amerika işgalcidir! Irak Vietnam olmadan çekip gitsin! Irak'ın Vietnam olması Irak'a da, komşularına da, ABD'ye de büyük zarar verir!
SELAHADDİN Bey'le biraz Şiiliğin kelam (din felsefesi) ve fıkıh anlayışı üzerinde konuştuk. Şu sözleri önemli:
- Sünni kardeşlerimiz vefat etmiş müçtehitlere uyuyor. Biz vefat etmişlere elbette saygı duyarız ama hayattaki müçtehidlere uyarız.
Böylece Şiilik, bir tür ruhban haline gelmiş din adamları etrafında örgütlü bir toplumdur. İran devriminin de temelinde bu var.
Selahaddin Bey, teokrasi, yani din adamlarının yönetiminde bir rejim istemiyor:
- Çünkü her aşırı yetki, er geç istibdat doğurur!
İran rejimi mi, Türkiye'deki rejim mi? Tereddütsüz ikincisi:
- Türkiye bizim devletimiz, bizim vatanımız, tam bir hürriyet içindeyiz. Cami açıyoruz, yayın yapıyoruz kimse karışmıyor."
Selahaddin Akgündüz, Meltem TV'deki Kum Saati programında bir kaç kez konuk ettiğimiz bir şahsiyet. Son derece bilgili bir kişi olan Selahaddin Akgündüz, aynı zamanda olaylar karşısında imani bir duruş sergiliyor. Amerika'nın Irak işgaline başından beri karşı çıktı. Ama Saddam'a da karşı çıktı... Akgündüz, Milliyet'ten Taha Akyol, özel kütüphanesine davet etmiş. Akyol dünkü yazısında bu ziyareti anlatmış... Yazının en ilginç bölümü ise Cengiz Çandar'ın sorduğu sorulardan birinin cevabını içermesi. Hem de birinci elden. Akyol, ziyaretini şöyle aktarmış köşesine: "Caferi yani Şii cemaatinin lideri Sayın Selahaddin Özgündüz, beni İstanbul Halkalı'daki "Zeynebiye Camii Derneği"nin özel kütüphanesine davet etti.
Memnuniyetle gittim. İlk göze çarpan, elbette "İmam Ali"nin resmi. Ve duvarı yerden tavana yığma kitaplık... Kitapların üçte ikisi Caferi, üçte biri Hanefi kelam (din felsefesi) ve fıkhına ait.
Hepsi Azeri kökenli, çok kuvvetli bir Türklük duygusu var. Selahaddin Bey Necef'te okumuş:
- Hocam Ayetullah il Uzma Mirza Cevad Tebrizi, Azeri Türküdür. Arapça ve Farsa bilirim ama hocamla Türkçe konuşurduk.
Selahaddin Bey önemli bir perspektif ortaya koyuyor:
- Azeri Türkleri ve Türkmenlerin yarısı Caferidir, Şii'dir. Irak'ta Şii Araplar Türkmenleri destekliyor. Türkiye bunu dikkate almalı.
Irak'ta en önemli Şii liderlerden Mukteda Sadr, Selahattin Bey'e şunu söylemiş:
- Biz Osmanlı'ya da, Cumhuriyet Türkiyesine de saygılıyız. Türk askeri gelebilir ama Amerikan kalkanı olarak değil...
Selahaddin Bey vurgulayarak ekliyor:
- Amerika işgalcidir! Irak Vietnam olmadan çekip gitsin! Irak'ın Vietnam olması Irak'a da, komşularına da, ABD'ye de büyük zarar verir!
SELAHADDİN Bey'le biraz Şiiliğin kelam (din felsefesi) ve fıkıh anlayışı üzerinde konuştuk. Şu sözleri önemli:
- Sünni kardeşlerimiz vefat etmiş müçtehitlere uyuyor. Biz vefat etmişlere elbette saygı duyarız ama hayattaki müçtehidlere uyarız.
Böylece Şiilik, bir tür ruhban haline gelmiş din adamları etrafında örgütlü bir toplumdur. İran devriminin de temelinde bu var.
Selahaddin Bey, teokrasi, yani din adamlarının yönetiminde bir rejim istemiyor:
- Çünkü her aşırı yetki, er geç istibdat doğurur!
İran rejimi mi, Türkiye'deki rejim mi? Tereddütsüz ikincisi:
- Türkiye bizim devletimiz, bizim vatanımız, tam bir hürriyet içindeyiz. Cami açıyoruz, yayın yapıyoruz kimse karışmıyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.