Rusya'nın sabrı taşıyor
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'nin İdlib kentindeki zorlaşan duruma sonsuza kadar tahammül edilmesinin imkânsız olduğunu, teröristlerle silahlı muhaliflerin birbirinden ayrılması gerektiğini ifade etti
03.09.2018 00:00:00
Moskova Devlet Diplomasi Enstitüsü'nde öğrencilerle bir araya gelen Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İdlib'deki ateşkes rejiminin sürekli ihlal edildiğini ve iki aydan fazladır bölgeden Suriye ordusu mevzilerine ateş açıldığını söyledi. Lavrov "İdlib'den Suriye ordusu mevzilerine baskın girişimleri dahi var. Hmeymim'deki üssümüze saldırmak amacıyla bölgeden çok fazla insansız hava aracı (İHA) gönderiliyor" dedi. Hmeymim Hava Üssü'ne saldırı için gönderilen 50'den fazla İHA'yı vurduklarını belirten Lavrov "Bu duruma sonsuza kadar tahammül etmek imkânsız.
Türk mevkidaşlarımızla, Suriye hükümetiyle, Astana formatının katılımcıları olarak İranlı mevkidaşlarımızla karada teröristlerle normal silahlı muhalifleri ayırmak ve bu arada sivillerin zarar görmemesi için aktif şekilde çalışıyoruz" ifadelerini kullandı. Lavrov, "Rusya ve Türkiye arasında mutabakat sağlanıp sağlanmayacağından söz ettiniz ancak Suriye'yi unuttunuz. Bu, her şeyden önce egemenliğini sağlama, militanları topraklarından def etme ve imha etme hakkına sahip Suriye'deki meşru hükümeti ilgilendiriyor" dedi.
Lavrov, İdlib'deki militanların çeşitli yollara başvurarak ılımlı muhalifleri işbirliğine zorlamaya ve muhalifleri militanlardan ayırma sürecine karşı koymaya çalıştığını ifade etti. "Militanlar, ayırma çalışmalarına karşı koyuyor. Sivilleri canlı kalkan olarak kullanmak istiyorlar ki bu, başlı başına bir savaş suçu" diye devam eden Lavrov, "Militanlar, finansal yöntemlere, korkutma ve hükümetle diyalogdan söz edenleri infaz etme de dahil çeşitli yollara başvurarak, El Nusra (yeni adıyla Fetih el Şam) ve bu terör yapısının türevlerinin bünyesinde bulunmayan silahlı grupların İdlib'den çıkmasını önlemeye ve kendileriyle işbirliği yapmaya zorluyor" ifadelerini kullandı.
Gözler üçlü zirvede
Türkiye, Rusya ve İran liderlerinin katılımıyla Cuma günü Tahran'da düzenlenmesi planlanan Suriye zirvesi öncesinde diplomatik hareketlilik arttı. Tahran ve Moskova'dan İdlib'de kademeli operasyon hazırlığı yapan Şam yönetimine destek açıklamaları geldi. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif de Şam'a sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Behram Kasımi, Şam'a giden Zarif'in Suriyeli yetkililerle görüşmeler gerçekleştirdiğini belirterek, "İran, teröristleri topraklarından uzaklaştırma çabalarında Suriye hükümetine desteğini sürdürecek, planlanan İdlib operasyonunda İran'ın istişari rolü ve Suriye hükümetine yardımı devam edecektir" dedi.
AB'den İdlib açıklaması
Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, "İdlib'e olası bir saldırı, zaten yeterince acı çekmiş halk üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurabilir" dedi. Mogherini, AB Büyükelçiler Konferansı'nda yaptığı açılış konuşmasında, Suriye'de savaşın henüz bitmediğini belirterek "İdlib'e olası bir saldırı zaten yeterince acı çekmiş halk üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurabilir. Şu haftalarda bunu engellemek için elimizden geleni yapmalıyız." ifadelerini kullandı.
Ortadoğu'daki bir diğer sorun olan İsrail-Filistin gerginliğinin de arttığına ve iki devletli çözüme ulaşmanın gittikçe zorlaştığına dikkati çeken Mogherini, "Tüm dünya, kaos anına doğru ilerliyor ancak burada sorulması gereken soru, bu sadece 'anlık' mı, yoksa uzun dönemli bir trend mi?" ifadelerini kullandı.
DIŞ HABERLER
Türk mevkidaşlarımızla, Suriye hükümetiyle, Astana formatının katılımcıları olarak İranlı mevkidaşlarımızla karada teröristlerle normal silahlı muhalifleri ayırmak ve bu arada sivillerin zarar görmemesi için aktif şekilde çalışıyoruz" ifadelerini kullandı. Lavrov, "Rusya ve Türkiye arasında mutabakat sağlanıp sağlanmayacağından söz ettiniz ancak Suriye'yi unuttunuz. Bu, her şeyden önce egemenliğini sağlama, militanları topraklarından def etme ve imha etme hakkına sahip Suriye'deki meşru hükümeti ilgilendiriyor" dedi.
Lavrov, İdlib'deki militanların çeşitli yollara başvurarak ılımlı muhalifleri işbirliğine zorlamaya ve muhalifleri militanlardan ayırma sürecine karşı koymaya çalıştığını ifade etti. "Militanlar, ayırma çalışmalarına karşı koyuyor. Sivilleri canlı kalkan olarak kullanmak istiyorlar ki bu, başlı başına bir savaş suçu" diye devam eden Lavrov, "Militanlar, finansal yöntemlere, korkutma ve hükümetle diyalogdan söz edenleri infaz etme de dahil çeşitli yollara başvurarak, El Nusra (yeni adıyla Fetih el Şam) ve bu terör yapısının türevlerinin bünyesinde bulunmayan silahlı grupların İdlib'den çıkmasını önlemeye ve kendileriyle işbirliği yapmaya zorluyor" ifadelerini kullandı.
Gözler üçlü zirvede
Türkiye, Rusya ve İran liderlerinin katılımıyla Cuma günü Tahran'da düzenlenmesi planlanan Suriye zirvesi öncesinde diplomatik hareketlilik arttı. Tahran ve Moskova'dan İdlib'de kademeli operasyon hazırlığı yapan Şam yönetimine destek açıklamaları geldi. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif de Şam'a sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Behram Kasımi, Şam'a giden Zarif'in Suriyeli yetkililerle görüşmeler gerçekleştirdiğini belirterek, "İran, teröristleri topraklarından uzaklaştırma çabalarında Suriye hükümetine desteğini sürdürecek, planlanan İdlib operasyonunda İran'ın istişari rolü ve Suriye hükümetine yardımı devam edecektir" dedi.
AB'den İdlib açıklaması
Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, "İdlib'e olası bir saldırı, zaten yeterince acı çekmiş halk üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurabilir" dedi. Mogherini, AB Büyükelçiler Konferansı'nda yaptığı açılış konuşmasında, Suriye'de savaşın henüz bitmediğini belirterek "İdlib'e olası bir saldırı zaten yeterince acı çekmiş halk üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurabilir. Şu haftalarda bunu engellemek için elimizden geleni yapmalıyız." ifadelerini kullandı.
Ortadoğu'daki bir diğer sorun olan İsrail-Filistin gerginliğinin de arttığına ve iki devletli çözüme ulaşmanın gittikçe zorlaştığına dikkati çeken Mogherini, "Tüm dünya, kaos anına doğru ilerliyor ancak burada sorulması gereken soru, bu sadece 'anlık' mı, yoksa uzun dönemli bir trend mi?" ifadelerini kullandı.
DIŞ HABERLER
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.