Bağımsız Türkiye Partisi Bağcılar İlçe Teşkilatının düzenlediği tanıtım toplantısında, Atatürk'ün "Başka ülkelerden yardım dilenerek ülke idare edilmez" sözü hatırlatılarak IMF'ye karşı direnmenin bağımsızlığa olan bir özlem, zilleti bırakarak izzeti tercih olduğu vurgulandı. Türkiye'nin içinde bulunduğu postmodern işgale son verecek adresin BTP olduğu belirtildi
Bağımsız Türkiye Partisi Bağcılar İlçe Teşkilatı tarafından bir tanıtım proğramı düzenlendi. Işıldak Düğün Salonunda gerçekleştirilen proğrama Bağcılarlılar yoğun ilgi gösterdi.
TEŞHİSTE VE TEDAVİDE YERLİ YAKLAŞIM Şehitlerimiz için saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan proğramın açış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Hasan Demirci, bütün Bağcılarlıları, Türkiye'nin problemlerine özgün ve kalıcı çözümler getiren BTP çatısı altında toplanmaya çağırdı. BTP'yi anlatmak için kapı kapı dolaştıklarını söyleyen Demirci, milletimizin BTP'nin çözümlerine ne kadar susamış olduklarına tanık olduklarını belirtti.
BTP İstanbul İl Başkanı Fikret İnan, bağımsızlığımızın, bayrağımızın, sınırlarımızın, milli ve manevi değerlerimizin tartışma konusu yapıldığı bir ortamda BTP'nin bu değerleri korumak için kurulduğunu belirterek, "Vatanımız üzerinde hesapları olanlara karşı vatanımızı sahiplenmek için geldik. Teşhiste de tedavide de yerli çözümlerle geldik" dedi.
BTP TÜRKİYE'NİN KENDİSİDİRMYK Üyesi Mehmet Emin Koç, BTP'yi niçin kurduklarını anlattı. Türkiye'de kriz değil, adeta bir kuşatılmışlık olduğunu, milletimizin bölünmek istendiğini, Kıbrıs ve Ege'de bir AB dayatması ile karşı karşıya bulunulduğunu, 30 bin insanımız ile 100 milyar dolara patlayan Güneydoğu sorununda PKK'yı terör listesine bile almayan AB'nin bu yaramıza tuz bastığını, tarımımızın IMF emriyle katledilmekte olduğunu, Türkiye'ye 40 milyar dolara mal olan Irak olayından ders alınmayıp bu zararı adeta 100 milyar dolara çıkaracak girişimlere imza atıldığını söyleyen Koç, "Bu manzara karşısında bizim siyasilerimiz ise azınlık lobilerinden icazet alma yarışındalar. Davos'da mikrokültürel pazarlığa otururken, Türkiye'de de milletin gözünü boyamak için içki referandumu pazarlığı yapmakla meşguller" dedi. Mehmet Emin Koç, şunları söyledi:
"İşte biz böyle bir tablodan razı olmadığımız, bu kuşatılmışlığı bertaraf etmek için BTP'yi kurduk. Türkiye'deki lider boşluğunu doldurmak için geldik. Milletin gönlünden esen feverana cevap olsun diye bir uğurlu baş getirdik. Kurtlar sofrasındaki Türkiye'de, devleti küçültme oyunlarını bozmak için geldik. Parti kurmak bir vatan, bir namus meselesi haline gelmişti. Onun için BTP'yi kurduk. BTP, milletin, devletin, bayrağın, sancağın, bağımsız Türkiye'nin ta kendisidir. BTP, Prof. Dr. Haydar Baş'ın ekonomik tezi ile Türkiye'yi şantiyeye çevirmek, tam bağımsız ve vergisiz Türkiye haline getirmek için yola çıktı."
DE?İŞMEK İÇİN DE?İL DE?İŞTİRMEK İÇİN GELEN PARTİBTP Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Berk, son zamanlarda Türkiye'nin siyaset gündemine oturan değişim ve uyum konusuna dikkat çekerek, egemenlik ve bağımsızlığımızı bile tehlikeye düşürecek işlemlerde iktidar partilerinin uyum, muhalefet partilerinin de değişim içinde olduklarını söyledi. "ABD'nin haçlı seferine çıktığı bir dönemde ABD'ye koşuyorlar. PKK ile aynı ideali paylaşan AB'ye koşuyorlar. Önce vize aldılar. Şimdi talimat almaya gidiyorlar. Ondan sonra da Türkiye'ye dönüp içki yasağını referanduma götürmekten bahsediyorlar. 'Bu tartışma bize bir kaç puan oy kazandırır' diyerek gerçek niyetlerini de ortaya koyuyorlar. Eğer samimi iseniz ABD, IMF ve misyonerlerle ilişkileri, kiliseleri onarmaları referanduma götürelim" şeklinde sözlerine devam eden Berk, şunları söyledi:
"İşte böyle bir ortamda BTP olarak biz, değişmek için değil değiştirmek için geliyoruz. İcazeti milletten alarak geliyoruz. IMF'ye 'geriye dön, marş, marş!' iradesi ile geliyoruz. Çıkışın milli duruşta olduğunu söyleyerek geliyoruz. Prof. Dr. Haydar Baş'ın krizi 24 saatte çözecek ekonomik tezi, Türkiye'yi lider ülke yapacak, vergisiz, borçsuz, tam bağımsız Türkiye'yi kuracak projelerle geliyoruz."
POSTMODERN İŞGALE SON VERMENİN ADRESİBTP'yi doğuran Kuvay-ı Milliye ruhu ile donanmış kadronun öncülerinden Ahmet Erimhan ise Türkiye ve Türk milleti olarak son derece kritik bir dönemden geçtiğimiz, dünyada tüm taşların yerinden oynadığı, küresel dinamiklerin yeniden oluşturulduğu bir süreçte Türkiye'nin, rotasını yitirmiş bir gemi görüntüsü arz ettiği, üstelik geminin kaptanlarının da derin bir uykuda olduğu, olayların, Cumhuriyetin kuruluşunun temel faktörü olan tam bağımsızlık anlayışını dahi tekzip eden bir niteliğe dönüştüğü tespitinde bulundu.
"IMF, bizim gibi ülkeleri üretimden vazgeçirip sadece tüketen ve kaynaklarını yabancı işletmelere açan ülkeler haline getirmekte, bizleri oluşturulmak üzere olan küresel imparatorluğun köleleri haline getirmektedir. IMF'nin yoksullaştırdığı halkımızın sosyo psikolojik altyapısının uygunluğunu fırsat bilen misyonerler de Anadolu'ya yeni haçlı seferleri düzenlemektedirler" diyen Erimhan, mevcut bu tablonun Türkiye'nin dışardan ve içerden kuşatılmışlığına, adım adım bir işgale maruz kaldığına ve el kaldırıp teslimiyete zorlandığına işaret etmekte olduğunu söyledi. Türkiye'nin iyi yönetilmediğini, halkın kendisinden her istenileni yerine getirmesine rağmen devleti idare eden siyasi kadroların, bu fedakârlığı ihanetle, cehaletle ve aç gözlülükle cevaplandırdıklarını söyleyen Erimhan, içinde bulunduğumuz postmodern işgale son verecek adresin BTP olduğunu belirtti. Erimhan, silkinişin adresi olarak nitelediği BTP'ye şöyle seslendi:
"BTP; tam da bu ortamda tarih kırılırken, tarihler yeniden yazılırken hoş geldin. Milli ekonomik proğramınla, büyük projenle hoş geldin. Büyük devlet anlayışınla hoşgeldin. Manevi çıkış yollarınla hoş geldin. Şehitlerinle hoş geldin. Prof. Dr. Haydar Baş'la hoş geldin."
YARDIM DİLENEREK ÜLKE İDARE EDİLMEZKuvay-ı Milliyenin öncülerinden bir başka isim Selim Kotil de BTP'nin ekonomik görüşlerini anlattı. Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Başka ülkelerden yardım dilenerek ülke idare edilmez" sözünü hatırlatan Kotil, BTP'nin ekonomik modelinin ülkeyi ayağa kaldıracak tek model olduğunu söyledi. Bu modelin, Prof. Dr. Haydar Baş'ın Türkiye'ye hediye ettiği bir model olduğunu söyleyen Kotil, şöyle devam etti:
"Bizim modelimizde devlet 'baba devlet' olacaktır. Yerli silah sanayii ve yüksek teknolojinin en büyük alıcısı olacaktır. Biz, 'S-300'ü Kıbrıs'a koymayın' diye yalvarmayacak, S-3000'i yapacak, KKTC'ye yerleştireceğiz. BTP'nin para politikası bugünkünden 180 derece farklıdır. BTP, TL'yi dünya parası haline getirecek bir ekonomik modelle geliyor. BTP, kendi insanımızı yabancı patronlara işçi yapmak için değil, emisyon hacmini genişleterek bu milleti dünyanın patronu yapmak için geliyor. BTP iktidarında tarım ve tarıma dayalı sanayi desteklenecek, devlet, kendi insanının yanında, arkasında, önünde olacaktır. Ticari ataşeler yatmayacaktır. BTP iktidarında devlet, üretenin, çalışanın önünü açacak, para ile para kazanmayı kaldıracak, para sadece bir mübadele aracı olacaktır. Madenlerden hiç kimsenin bahsetmediği bir dönemde BTP, nerede petrol olduğunun, Türkiye'nin suyunun, Manavgat çayının farkındadır. BTP iktidarında nükleer santral kurulacaktır. Şimdi yaptırmıyorlar ki enerjide dışa bağımlı olalım, atom bombası yapmayalım."
IMF'YE KARŞI OLUŞ ZİLLETİ BIRAKIP İZZETİ TERCİH SEBEBİDİRKotil, konuşmasını bir noktaya dikkat çekerek şöyle bitirdi: "Muhalefeti, iktidarıyla IMF'ye teslimiyet hususunda bütün partiler ittifak etmiş durumdalar. Bazıları, Amerika'daki Yahudi lobilerini arkasına alarak verdiği mesajda, 'IMF'ye karşı direnenlere hayretle izliyoruz' diyorlar. Ben de dedemin şehit olduğu bu topraklardan, bu milleti arkama alarak cevap veriyor ve diyorum ki, 'Bizim IMF'ye karşı olan mücadelemiz bağımsızlığa olan özlemimizdir. Zilleti bırakıp izzeti tercih etme sebebimizdir.' Biz iktidar olduğumuz zaman IMF ve yandaşlarına 'geriye dön marş marş' diyeceğiz."
Hasan Fatih Çakır'ın İstiklal Marşı ve Bayraksız Olamam şiirlerini okuyarak katılanları duygulandırdığı, Kuvay-ı Milliye'nin sesi Ali Altın'ın da "Bu vatan bizimdir bizim kalacak", "Üstad geliyor", "Türkiyem" türküleri ve "Fetih Marşı"nı okuyarak coşku üstüne coşku kattığı BTP Bağcılar İlçe Teşkilatının düzenlediği tanıtım toplantısı, "Bağımsız Türkiye", "Bu vatan bizimdir bizim kalacak" sloganları ile son buldu.
Bağımsız Türkiye Partisi Bağcılar İlçe Teşkilatı tarafından bir tanıtım proğramı düzenlendi. Işıldak Düğün Salonunda gerçekleştirilen proğrama Bağcılarlılar yoğun ilgi gösterdi.
TEŞHİSTE VE TEDAVİDE YERLİ YAKLAŞIM Şehitlerimiz için saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan proğramın açış konuşmasını yapan İlçe Başkanı Hasan Demirci, bütün Bağcılarlıları, Türkiye'nin problemlerine özgün ve kalıcı çözümler getiren BTP çatısı altında toplanmaya çağırdı. BTP'yi anlatmak için kapı kapı dolaştıklarını söyleyen Demirci, milletimizin BTP'nin çözümlerine ne kadar susamış olduklarına tanık olduklarını belirtti.
BTP İstanbul İl Başkanı Fikret İnan, bağımsızlığımızın, bayrağımızın, sınırlarımızın, milli ve manevi değerlerimizin tartışma konusu yapıldığı bir ortamda BTP'nin bu değerleri korumak için kurulduğunu belirterek, "Vatanımız üzerinde hesapları olanlara karşı vatanımızı sahiplenmek için geldik. Teşhiste de tedavide de yerli çözümlerle geldik" dedi.
BTP TÜRKİYE'NİN KENDİSİDİRMYK Üyesi Mehmet Emin Koç, BTP'yi niçin kurduklarını anlattı. Türkiye'de kriz değil, adeta bir kuşatılmışlık olduğunu, milletimizin bölünmek istendiğini, Kıbrıs ve Ege'de bir AB dayatması ile karşı karşıya bulunulduğunu, 30 bin insanımız ile 100 milyar dolara patlayan Güneydoğu sorununda PKK'yı terör listesine bile almayan AB'nin bu yaramıza tuz bastığını, tarımımızın IMF emriyle katledilmekte olduğunu, Türkiye'ye 40 milyar dolara mal olan Irak olayından ders alınmayıp bu zararı adeta 100 milyar dolara çıkaracak girişimlere imza atıldığını söyleyen Koç, "Bu manzara karşısında bizim siyasilerimiz ise azınlık lobilerinden icazet alma yarışındalar. Davos'da mikrokültürel pazarlığa otururken, Türkiye'de de milletin gözünü boyamak için içki referandumu pazarlığı yapmakla meşguller" dedi. Mehmet Emin Koç, şunları söyledi:
"İşte biz böyle bir tablodan razı olmadığımız, bu kuşatılmışlığı bertaraf etmek için BTP'yi kurduk. Türkiye'deki lider boşluğunu doldurmak için geldik. Milletin gönlünden esen feverana cevap olsun diye bir uğurlu baş getirdik. Kurtlar sofrasındaki Türkiye'de, devleti küçültme oyunlarını bozmak için geldik. Parti kurmak bir vatan, bir namus meselesi haline gelmişti. Onun için BTP'yi kurduk. BTP, milletin, devletin, bayrağın, sancağın, bağımsız Türkiye'nin ta kendisidir. BTP, Prof. Dr. Haydar Baş'ın ekonomik tezi ile Türkiye'yi şantiyeye çevirmek, tam bağımsız ve vergisiz Türkiye haline getirmek için yola çıktı."
DE?İŞMEK İÇİN DE?İL DE?İŞTİRMEK İÇİN GELEN PARTİBTP Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Berk, son zamanlarda Türkiye'nin siyaset gündemine oturan değişim ve uyum konusuna dikkat çekerek, egemenlik ve bağımsızlığımızı bile tehlikeye düşürecek işlemlerde iktidar partilerinin uyum, muhalefet partilerinin de değişim içinde olduklarını söyledi. "ABD'nin haçlı seferine çıktığı bir dönemde ABD'ye koşuyorlar. PKK ile aynı ideali paylaşan AB'ye koşuyorlar. Önce vize aldılar. Şimdi talimat almaya gidiyorlar. Ondan sonra da Türkiye'ye dönüp içki yasağını referanduma götürmekten bahsediyorlar. 'Bu tartışma bize bir kaç puan oy kazandırır' diyerek gerçek niyetlerini de ortaya koyuyorlar. Eğer samimi iseniz ABD, IMF ve misyonerlerle ilişkileri, kiliseleri onarmaları referanduma götürelim" şeklinde sözlerine devam eden Berk, şunları söyledi:
"İşte böyle bir ortamda BTP olarak biz, değişmek için değil değiştirmek için geliyoruz. İcazeti milletten alarak geliyoruz. IMF'ye 'geriye dön, marş, marş!' iradesi ile geliyoruz. Çıkışın milli duruşta olduğunu söyleyerek geliyoruz. Prof. Dr. Haydar Baş'ın krizi 24 saatte çözecek ekonomik tezi, Türkiye'yi lider ülke yapacak, vergisiz, borçsuz, tam bağımsız Türkiye'yi kuracak projelerle geliyoruz."
POSTMODERN İŞGALE SON VERMENİN ADRESİBTP'yi doğuran Kuvay-ı Milliye ruhu ile donanmış kadronun öncülerinden Ahmet Erimhan ise Türkiye ve Türk milleti olarak son derece kritik bir dönemden geçtiğimiz, dünyada tüm taşların yerinden oynadığı, küresel dinamiklerin yeniden oluşturulduğu bir süreçte Türkiye'nin, rotasını yitirmiş bir gemi görüntüsü arz ettiği, üstelik geminin kaptanlarının da derin bir uykuda olduğu, olayların, Cumhuriyetin kuruluşunun temel faktörü olan tam bağımsızlık anlayışını dahi tekzip eden bir niteliğe dönüştüğü tespitinde bulundu.
"IMF, bizim gibi ülkeleri üretimden vazgeçirip sadece tüketen ve kaynaklarını yabancı işletmelere açan ülkeler haline getirmekte, bizleri oluşturulmak üzere olan küresel imparatorluğun köleleri haline getirmektedir. IMF'nin yoksullaştırdığı halkımızın sosyo psikolojik altyapısının uygunluğunu fırsat bilen misyonerler de Anadolu'ya yeni haçlı seferleri düzenlemektedirler" diyen Erimhan, mevcut bu tablonun Türkiye'nin dışardan ve içerden kuşatılmışlığına, adım adım bir işgale maruz kaldığına ve el kaldırıp teslimiyete zorlandığına işaret etmekte olduğunu söyledi. Türkiye'nin iyi yönetilmediğini, halkın kendisinden her istenileni yerine getirmesine rağmen devleti idare eden siyasi kadroların, bu fedakârlığı ihanetle, cehaletle ve aç gözlülükle cevaplandırdıklarını söyleyen Erimhan, içinde bulunduğumuz postmodern işgale son verecek adresin BTP olduğunu belirtti. Erimhan, silkinişin adresi olarak nitelediği BTP'ye şöyle seslendi:
"BTP; tam da bu ortamda tarih kırılırken, tarihler yeniden yazılırken hoş geldin. Milli ekonomik proğramınla, büyük projenle hoş geldin. Büyük devlet anlayışınla hoşgeldin. Manevi çıkış yollarınla hoş geldin. Şehitlerinle hoş geldin. Prof. Dr. Haydar Baş'la hoş geldin."
YARDIM DİLENEREK ÜLKE İDARE EDİLMEZKuvay-ı Milliyenin öncülerinden bir başka isim Selim Kotil de BTP'nin ekonomik görüşlerini anlattı. Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Başka ülkelerden yardım dilenerek ülke idare edilmez" sözünü hatırlatan Kotil, BTP'nin ekonomik modelinin ülkeyi ayağa kaldıracak tek model olduğunu söyledi. Bu modelin, Prof. Dr. Haydar Baş'ın Türkiye'ye hediye ettiği bir model olduğunu söyleyen Kotil, şöyle devam etti:
"Bizim modelimizde devlet 'baba devlet' olacaktır. Yerli silah sanayii ve yüksek teknolojinin en büyük alıcısı olacaktır. Biz, 'S-300'ü Kıbrıs'a koymayın' diye yalvarmayacak, S-3000'i yapacak, KKTC'ye yerleştireceğiz. BTP'nin para politikası bugünkünden 180 derece farklıdır. BTP, TL'yi dünya parası haline getirecek bir ekonomik modelle geliyor. BTP, kendi insanımızı yabancı patronlara işçi yapmak için değil, emisyon hacmini genişleterek bu milleti dünyanın patronu yapmak için geliyor. BTP iktidarında tarım ve tarıma dayalı sanayi desteklenecek, devlet, kendi insanının yanında, arkasında, önünde olacaktır. Ticari ataşeler yatmayacaktır. BTP iktidarında devlet, üretenin, çalışanın önünü açacak, para ile para kazanmayı kaldıracak, para sadece bir mübadele aracı olacaktır. Madenlerden hiç kimsenin bahsetmediği bir dönemde BTP, nerede petrol olduğunun, Türkiye'nin suyunun, Manavgat çayının farkındadır. BTP iktidarında nükleer santral kurulacaktır. Şimdi yaptırmıyorlar ki enerjide dışa bağımlı olalım, atom bombası yapmayalım."
IMF'YE KARŞI OLUŞ ZİLLETİ BIRAKIP İZZETİ TERCİH SEBEBİDİRKotil, konuşmasını bir noktaya dikkat çekerek şöyle bitirdi: "Muhalefeti, iktidarıyla IMF'ye teslimiyet hususunda bütün partiler ittifak etmiş durumdalar. Bazıları, Amerika'daki Yahudi lobilerini arkasına alarak verdiği mesajda, 'IMF'ye karşı direnenlere hayretle izliyoruz' diyorlar. Ben de dedemin şehit olduğu bu topraklardan, bu milleti arkama alarak cevap veriyor ve diyorum ki, 'Bizim IMF'ye karşı olan mücadelemiz bağımsızlığa olan özlemimizdir. Zilleti bırakıp izzeti tercih etme sebebimizdir.' Biz iktidar olduğumuz zaman IMF ve yandaşlarına 'geriye dön marş marş' diyeceğiz."
Hasan Fatih Çakır'ın İstiklal Marşı ve Bayraksız Olamam şiirlerini okuyarak katılanları duygulandırdığı, Kuvay-ı Milliye'nin sesi Ali Altın'ın da "Bu vatan bizimdir bizim kalacak", "Üstad geliyor", "Türkiyem" türküleri ve "Fetih Marşı"nı okuyarak coşku üstüne coşku kattığı BTP Bağcılar İlçe Teşkilatının düzenlediği tanıtım toplantısı, "Bağımsız Türkiye", "Bu vatan bizimdir bizim kalacak" sloganları ile son buldu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.