Yazar Ahmet Ümit, Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde düzenlenen imza günü öncesi katıldığı söyleşide, Türkiye'de polisiye roman yazarlarının konu sıkıntısı çekmediğini söyledi. Türk insanının yaşamında polisiye romanları aratmayacak çok sayıda olay yaşandığını ifade eden Ümit, "Polisiye olay açısından o kadar zengin bir ülke olduk ki, çok sayıda yabancı yazar artık polisiye romanlarının konularını Türkiye'den seçiyor" dedi.
Kitaplarındaki hikayeleri zenginleştirmek için Adli Tıp'taki cinayet raporlarını, polislerin hayat hikayelerini ve gazetelerin üçüncü sayfa haberlerini incelediğini anlatan Ümit, en büyük hayalinin 2010 yılında senaryosunu kendi yazdığı bir film çekmek olduğunu söyledi. İlk gerilim, polisiye romanını 1996 yılında yazdığını anlatan Ümit, önümüzdeki günlerde "Kukla" ile "Sis ve Gece" romanlarının sinema filmi olarak çekileceğini kaydetti.
Eserlerinden beyaz perdeye aktarılanların kendisini mutlu ettiğini ifade eden Ümit, şöyle konuştu: "70 milyonluk bir ülkede 200-250 bin civarında bir okuyucu kitlesinin olması ise üzücü. Korsan kitaplarla mücadelede topluma ve belediyelere çok büyük bir görev düşüyor. Bugüne kadar kitaplarımın korsan baskıları, lisanslı baskılarından daha fazla sattı."
Kitaplarındaki hikayeleri zenginleştirmek için Adli Tıp'taki cinayet raporlarını, polislerin hayat hikayelerini ve gazetelerin üçüncü sayfa haberlerini incelediğini anlatan Ümit, en büyük hayalinin 2010 yılında senaryosunu kendi yazdığı bir film çekmek olduğunu söyledi. İlk gerilim, polisiye romanını 1996 yılında yazdığını anlatan Ümit, önümüzdeki günlerde "Kukla" ile "Sis ve Gece" romanlarının sinema filmi olarak çekileceğini kaydetti.
Eserlerinden beyaz perdeye aktarılanların kendisini mutlu ettiğini ifade eden Ümit, şöyle konuştu: "70 milyonluk bir ülkede 200-250 bin civarında bir okuyucu kitlesinin olması ise üzücü. Korsan kitaplarla mücadelede topluma ve belediyelere çok büyük bir görev düşüyor. Bugüne kadar kitaplarımın korsan baskıları, lisanslı baskılarından daha fazla sattı."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.