Halef-selef kelimelerini biliyorsunuz. Halef, birinin ardından gelip onun makamına geçen kimse, demektir. Selef ise makamı teslim eden kimse.
Bu noktadan hilafet ve halife kavramına gelmek istiyorum. İslam Ansiklopedisi halef kavramını; "Peygamberin halefi ve kendisinden sonra yerine kaim olmak itibarı ile İslam camiasının en yüksek reisinin yani imamının unvanı" olarak tabir ediyor.
Bir soru sormak istiyorum; Peygamberimize halef olacak kişiyi kim seçebilir?
Peygamberleri ve Peygamberimizi mahlukat içinden kim seçmiştir? Allah (c.c.). O halde Peygamberimizin, halefini de kim seçecektir? Yüce Allah (c.c).
Başka? Adını, adının yanına yazdığı, Habibim, dediği, 'O, hevasından (arzularına göre) konuşmaz. O(nun konuşması kendisine) vahyedilenden başkası değildir.' (Necm 3-4) dediği, övdüğü Hz. Muhammed.
Peygamberimize, halef olacak kişi haliyle peygamberimizin, peygamberlik hariç bütün özelliklerini taşıyor olması lazımdır ki, bu özelliğe sahip kişiyi bizzat Peygamberimiz Efendimiz açıklamıştır;
"Ya Ali, Bana, Harun'un Musa'ya yakınlığı gibisin. Yalnız Benden sonra peygamberlik yoktur." (Buharî)
Bu hadisi şerif bile akledebilenler için Peygamberimizin, peygamberlik hariç maddi-manevi her alanda varisinin kim olduğunu anlamaya yeter.
Yine Resûlullah (sav) buyurdu ki; "Eğer yer ve gökler bir kefeye konulsa ve Ali'nin imanı da başka bir kefeye; hiç şüphesiz Ali'nin imanı ağır basar." (Prof. Dr. Haydar Baş, imam Ali eseri, sh:45)
Peygamberimizden sonra ilim sahibi İmam Ali'dir; Resûlullah (sav) buyurdu ki; "Ben ilmin şehriyim. Ali onun kapısıdır. Allah (c.c) şöyle buyurdu; "Evlere kapılarından girin" (Bakara, 185) O halde kim, ilim istiyorsa kapısından girsin." (aynı eser, sh:48)
"Ben öğrendiğim her şeyi mutlaka Ali'ye de öğrettim. O, Benim ilim şehrimin kapısıdır." (aynı eser, sh:47)
Allah Resûlüne ilim öğreten kimdir? Yüce Allah (c.c). Peygamber Efendimiz bu ilmin tamamını kime öğretmiş? Sadece İmam Ali'ye.
İmam Ali velayetin de başıdır, hilafetin de. Bu gerçeği Peygamber Efendimiz, İslam'ın daha ilk günlerinde, "En yakınlarını uyar." (Şuara, 214) ayeti inince Allah Resulü bir yemek tertip etti ve Mekke'nin önde gelenlerini bu yemeğe davet etti.
Bu yemekte Peygamberimiz, Kureyş'in ileri gelenlerine, Yüce Allah'ın kendisine verdiği ilahi görevi anlatıp, iman etmelerini istemiş ve bu yolda kendi hitabıyla; "? Sizlerden kim, Benim bu görevimde Bana yardım ederek Benim kardeşim, mirasçım ve sizin aranızda temsilcim olmak ister?" diye sormuştu.
Bu soruyu üç defa tekrarlamış ve her defasında 12 yaşında olan İmam Ali'den başkası bu görevi kabul etmemiştir.
"Bunun üzerine Allah Elçisi elini, Hz. Ali'nin omzuna koyarak buyurdu ki; "Bu Benim kardeşim, mirasçım ve sizin aranızdaki halifemdir. Onu dinleyiniz ve onun buyruklarına uyunuz!.." (geniş bilgi için bknz. Prof. Dr. Haydar Baş, İmam Ali eseri)
İmam Ali hakkında 300'den fazla ayet nazil olmuştur. Binlerce hadis vardır. Peygamber Efendimizin hadis yazma yetkisi verdiği tek kişidir imam Ali, Resûlüllah'ın her daim başkomutanıdır.
İmam Ali'nin resmi olarak Peygamberimize halife ilan edilmesi ise Veda Haccının hemen akabinde gerçekleşmiştir. Ve bu ilanı bizzat Allah (c.c) emretmiştir.
"Ey şanlı Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan O'nun peygamberlik görevini yapmamış olursun." (Maide, 67)
Kuran'ın % 99'u inmiş, 23 yıl tebliğini yapmış Hz. Muhammed'e, Yüce Allah, 'Sana indirileni tebliği et. Etmezsen peygamberlik görevini yapmamış olursun' diyor.
O halde Yüce Allah neyin tebliğinin, ilanını istiyor?
İşte bu sorunun cevabı ve ayetin gereğini Peygamber Efendimiz, Gadir Hum'da ilan ediyor, açıklıyor.
220 Sünni eserde yer alan Gadir Hutbesinin altı yerinde Hz. Ali ve evlatlarının, Hz. Peygamberin halefi oldukları, halife olduklarını ilan ediyor.
1- "Ali b. Ebî Talib, benim kardeşimdir, vasimdir, halifemdir ve benden sonraki halifemdir."
2- "Allah Resûlünün (sav) halifesi odur. Müminlerin emiri odur. Allah tarafından tayin edilen hidayet imamı odur."
3- "Ey insanlar! Bu Ali'dir! O benim kardeşimdir, vasim, ilmimi toplayan ve ümmetim arasında iman eden kimseler üzerindeki halifemdir."
4- "Ey insanlar! Ben hilafet emrini kıyamet gününe kadar imamet veraseti olarak neslime emanet ediyorum."
5- "Ali, Allah tarafından tayin edilen imamdır."
6- "Benden sonra Ali, Allah'ın emri ile sizin veliniz ve imamınızdır. İmamet makamı ondan sonra da Allah ve Resulü ile görüşeceğiniz güne kadar O'nun evlatlarından olan Benim neslimin hakkıdır."
Bu hakikat iman hakikatidir, İslam hakikatidir. Bugün gönüllerin huzur bulması, İslam toplumlarının kaynaşması için bu hidayet yoluna ve bu yola çağrıcılara girmemiz ve kulak vermemiz şarttır.
Prof. Dr. Haydar Baş ne diyor? "Tevhidin merkezi Ehl-i Beyt'tir" O halde haydin merkezde buluşalım.
Bu noktadan hilafet ve halife kavramına gelmek istiyorum. İslam Ansiklopedisi halef kavramını; "Peygamberin halefi ve kendisinden sonra yerine kaim olmak itibarı ile İslam camiasının en yüksek reisinin yani imamının unvanı" olarak tabir ediyor.
Bir soru sormak istiyorum; Peygamberimize halef olacak kişiyi kim seçebilir?
Peygamberleri ve Peygamberimizi mahlukat içinden kim seçmiştir? Allah (c.c.). O halde Peygamberimizin, halefini de kim seçecektir? Yüce Allah (c.c).
Başka? Adını, adının yanına yazdığı, Habibim, dediği, 'O, hevasından (arzularına göre) konuşmaz. O(nun konuşması kendisine) vahyedilenden başkası değildir.' (Necm 3-4) dediği, övdüğü Hz. Muhammed.
Peygamberimize, halef olacak kişi haliyle peygamberimizin, peygamberlik hariç bütün özelliklerini taşıyor olması lazımdır ki, bu özelliğe sahip kişiyi bizzat Peygamberimiz Efendimiz açıklamıştır;
"Ya Ali, Bana, Harun'un Musa'ya yakınlığı gibisin. Yalnız Benden sonra peygamberlik yoktur." (Buharî)
Bu hadisi şerif bile akledebilenler için Peygamberimizin, peygamberlik hariç maddi-manevi her alanda varisinin kim olduğunu anlamaya yeter.
Yine Resûlullah (sav) buyurdu ki; "Eğer yer ve gökler bir kefeye konulsa ve Ali'nin imanı da başka bir kefeye; hiç şüphesiz Ali'nin imanı ağır basar." (Prof. Dr. Haydar Baş, imam Ali eseri, sh:45)
Peygamberimizden sonra ilim sahibi İmam Ali'dir; Resûlullah (sav) buyurdu ki; "Ben ilmin şehriyim. Ali onun kapısıdır. Allah (c.c) şöyle buyurdu; "Evlere kapılarından girin" (Bakara, 185) O halde kim, ilim istiyorsa kapısından girsin." (aynı eser, sh:48)
"Ben öğrendiğim her şeyi mutlaka Ali'ye de öğrettim. O, Benim ilim şehrimin kapısıdır." (aynı eser, sh:47)
Allah Resûlüne ilim öğreten kimdir? Yüce Allah (c.c). Peygamber Efendimiz bu ilmin tamamını kime öğretmiş? Sadece İmam Ali'ye.
İmam Ali velayetin de başıdır, hilafetin de. Bu gerçeği Peygamber Efendimiz, İslam'ın daha ilk günlerinde, "En yakınlarını uyar." (Şuara, 214) ayeti inince Allah Resulü bir yemek tertip etti ve Mekke'nin önde gelenlerini bu yemeğe davet etti.
Bu yemekte Peygamberimiz, Kureyş'in ileri gelenlerine, Yüce Allah'ın kendisine verdiği ilahi görevi anlatıp, iman etmelerini istemiş ve bu yolda kendi hitabıyla; "? Sizlerden kim, Benim bu görevimde Bana yardım ederek Benim kardeşim, mirasçım ve sizin aranızda temsilcim olmak ister?" diye sormuştu.
Bu soruyu üç defa tekrarlamış ve her defasında 12 yaşında olan İmam Ali'den başkası bu görevi kabul etmemiştir.
"Bunun üzerine Allah Elçisi elini, Hz. Ali'nin omzuna koyarak buyurdu ki; "Bu Benim kardeşim, mirasçım ve sizin aranızdaki halifemdir. Onu dinleyiniz ve onun buyruklarına uyunuz!.." (geniş bilgi için bknz. Prof. Dr. Haydar Baş, İmam Ali eseri)
İmam Ali hakkında 300'den fazla ayet nazil olmuştur. Binlerce hadis vardır. Peygamber Efendimizin hadis yazma yetkisi verdiği tek kişidir imam Ali, Resûlüllah'ın her daim başkomutanıdır.
İmam Ali'nin resmi olarak Peygamberimize halife ilan edilmesi ise Veda Haccının hemen akabinde gerçekleşmiştir. Ve bu ilanı bizzat Allah (c.c) emretmiştir.
"Ey şanlı Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan O'nun peygamberlik görevini yapmamış olursun." (Maide, 67)
Kuran'ın % 99'u inmiş, 23 yıl tebliğini yapmış Hz. Muhammed'e, Yüce Allah, 'Sana indirileni tebliği et. Etmezsen peygamberlik görevini yapmamış olursun' diyor.
O halde Yüce Allah neyin tebliğinin, ilanını istiyor?
İşte bu sorunun cevabı ve ayetin gereğini Peygamber Efendimiz, Gadir Hum'da ilan ediyor, açıklıyor.
220 Sünni eserde yer alan Gadir Hutbesinin altı yerinde Hz. Ali ve evlatlarının, Hz. Peygamberin halefi oldukları, halife olduklarını ilan ediyor.
1- "Ali b. Ebî Talib, benim kardeşimdir, vasimdir, halifemdir ve benden sonraki halifemdir."
2- "Allah Resûlünün (sav) halifesi odur. Müminlerin emiri odur. Allah tarafından tayin edilen hidayet imamı odur."
3- "Ey insanlar! Bu Ali'dir! O benim kardeşimdir, vasim, ilmimi toplayan ve ümmetim arasında iman eden kimseler üzerindeki halifemdir."
4- "Ey insanlar! Ben hilafet emrini kıyamet gününe kadar imamet veraseti olarak neslime emanet ediyorum."
5- "Ali, Allah tarafından tayin edilen imamdır."
6- "Benden sonra Ali, Allah'ın emri ile sizin veliniz ve imamınızdır. İmamet makamı ondan sonra da Allah ve Resulü ile görüşeceğiniz güne kadar O'nun evlatlarından olan Benim neslimin hakkıdır."
Bu hakikat iman hakikatidir, İslam hakikatidir. Bugün gönüllerin huzur bulması, İslam toplumlarının kaynaşması için bu hidayet yoluna ve bu yola çağrıcılara girmemiz ve kulak vermemiz şarttır.
Prof. Dr. Haydar Baş ne diyor? "Tevhidin merkezi Ehl-i Beyt'tir" O halde haydin merkezde buluşalım.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025