Paçacı: Bu ülkede yargı varsa Suriyelilere verilen vatandaşlıkların iptali gerekir
Cihan Paçacı, "238 bin Suriyeli sığınmacıya vatandaşlık verildiği ifade ediliyor. Suriyelilere vatandaşlık verilmesi yasalarımıza göre mümkün değil çünkü Suriyeliler Türkiye'de konut edinemez. Rahmetli Gazi Mustafa Kemal Atatürk geleceği görmüş 1927 yılında Suriyelilerin Türkiye'de konut edinmesini yasaklamış" dedi.
07.10.2024 14:17:00 / Güncelleme: 07.10.2024 14:20:51
Bülent TAPICI
Bülent TAPICI





İYİ Parti İstanbul Milletvekili Cihan Paçacı Suriyelilere verilen vatandaşlıkların iptali için Danıştay ve İdare Mahkemesi'ne dava açmalarıyla ilgili konuştu.
"Eğer bu ülkede yargı varsa, eğer bu ülkede yargı tarafsız ve adil bir şekilde karar verecekse bu vatandaşlıkların tamamının iptali gerekiyor" diyen Paçası şunları söyledi;
"Türkiye'nin hayati derecede önemli problemleri var. Bunlardan bir tanesi de sığınmacı ve kaçak göçmen meselesidir. Bugün Türkiye'nin maalesef bu yolla demografik yapısı değişiyor, değiştirilmek isteniyor. Özellikle Gaziantep, Kilis, Mersin gibi illere gittiğinizde oradaki demografik yapının değiştiğini görüyorsunuz. Bu son derece tehlikeli bir süreçtir. Şimdi bu demografik yapı değişirken sığınmacıların ve kaçak göçmenlerin bir kısmı da çeşitli yollarla vatandaşlık almaya başladılar. İşte bu vatandaşlık meselesi bizim 'Türkiye'nin bekası' dediğimiz gelecekle ilgili tehdit ve tehlikelerin de başında yer alıyor.
Bu açıdan yaklaştığımızda biz anayasaya aykırı bir şekilde verilen bu vatandaşlıkların iptali için Danıştay'a ve İdare Mahkemesine bizzat Sayın Dervişoğlu kendi adına dava açtı.
Türkiye'de yaklaşık 10 milyon civarında sığınmacı ve kaçak göçmen olduğu söyleniyor çünkü bunun sayısı net olarak da bilinmiyor. Zira sınırlardan giren çıkan belli değil. Geçenlerde Sayın İçişleri Bakanı da 729 bin Suriyeli sığınmacının kayıtlı olduğu adreste bulunamadığını ifade etti.
İYİ Parti olarak biz göç meselesine çok ağırlıklı bir şekilde eğiliyoruz ve bir göç doktrini adı altında çok önemli bir çalışma yaptık, geçmişte bunu sunduk ve gelişmeleri de yakından takip ediyoruz. 238 bin Suriyeli sığınmacıya vatandaşlık verildiği ifade ediliyor resmi kayıtlarla. Suriyelilere vatandaşlık verilmesi yasalarımıza göre mümkün değil çünkü Suriyeliler Türkiye'de konut edinemez. Mesela Yunan adalarında da Türkler konut edinemezler. Yunanlılar da Ege sahilinde konut edilemezler karşılıklı olarak 1927 yılındaki bir yasa ile… Rahmetli Gazi Mustafa Kemal Atatürk geleceği görmüş 1927 yılında Suriyelilerin Türkiye'de konut edinmesinin mümkün olmadığını ve hatta konut edilmiş olanların da konutlarını satın almış sanki 1939'u görmüş gibi Hatay meselesinden dolayı böyle bir durum söz konusu.
Şimdi bir kararname ile bir yönetmelik yapılıyor. Cumhurbaşkanı kararnamesiyle Suriyeli sığınmacıların bir kısmı vatandaşlık statüsü içerisine alınıyor. Bu yasaya aykırı, bunun iptal edilmesi gerekiyor.
İkinci bir mesele Türkiye'de 309 bin civarında yabancıya konut satışı yapıldı. Şimdi bunun en azından yarısı dahi vatandaşlık almak için konut satın aldıysa 150 bin yapar. Her konut satın alanın çocukları ve eşi de vatandaş yapılıyor. Özellikle Orta Doğu ülkelerinin vatandaşları konut alarak vatandaş statüsüne geçiyorsa burada bir konut karşılığında en az 5 kişi Türk vatandaşlığı statüsüne geçmiş oluyor. Bu da yasaya aykırı çünkü vatandaş olma ile vatandaş yapılması ile ilgili 5901 sayılı yasanın 12. maddesinde konut satışı veya döviz karşılığı vatandaşlık verilmesi ile ilgili herhangi bir madde söz konusu değil ayrıca anayasaya da aykırı.
Biz bütün bu verilen vatandaşlıklar iptali için Danıştay'a ve İdare Mahkemesine dava açtık. Eğer bu ülkede yargı varsa, eğer bu ülkede yargı tarafsız ve adil bir şekilde karar verecekse bu vatandaşlıkların tamamının iptali gerekiyor."
"Eğer bu ülkede yargı varsa, eğer bu ülkede yargı tarafsız ve adil bir şekilde karar verecekse bu vatandaşlıkların tamamının iptali gerekiyor" diyen Paçası şunları söyledi;
"Türkiye'nin hayati derecede önemli problemleri var. Bunlardan bir tanesi de sığınmacı ve kaçak göçmen meselesidir. Bugün Türkiye'nin maalesef bu yolla demografik yapısı değişiyor, değiştirilmek isteniyor. Özellikle Gaziantep, Kilis, Mersin gibi illere gittiğinizde oradaki demografik yapının değiştiğini görüyorsunuz. Bu son derece tehlikeli bir süreçtir. Şimdi bu demografik yapı değişirken sığınmacıların ve kaçak göçmenlerin bir kısmı da çeşitli yollarla vatandaşlık almaya başladılar. İşte bu vatandaşlık meselesi bizim 'Türkiye'nin bekası' dediğimiz gelecekle ilgili tehdit ve tehlikelerin de başında yer alıyor.
Bu açıdan yaklaştığımızda biz anayasaya aykırı bir şekilde verilen bu vatandaşlıkların iptali için Danıştay'a ve İdare Mahkemesine bizzat Sayın Dervişoğlu kendi adına dava açtı.
Türkiye'de yaklaşık 10 milyon civarında sığınmacı ve kaçak göçmen olduğu söyleniyor çünkü bunun sayısı net olarak da bilinmiyor. Zira sınırlardan giren çıkan belli değil. Geçenlerde Sayın İçişleri Bakanı da 729 bin Suriyeli sığınmacının kayıtlı olduğu adreste bulunamadığını ifade etti.
İYİ Parti olarak biz göç meselesine çok ağırlıklı bir şekilde eğiliyoruz ve bir göç doktrini adı altında çok önemli bir çalışma yaptık, geçmişte bunu sunduk ve gelişmeleri de yakından takip ediyoruz. 238 bin Suriyeli sığınmacıya vatandaşlık verildiği ifade ediliyor resmi kayıtlarla. Suriyelilere vatandaşlık verilmesi yasalarımıza göre mümkün değil çünkü Suriyeliler Türkiye'de konut edinemez. Mesela Yunan adalarında da Türkler konut edinemezler. Yunanlılar da Ege sahilinde konut edilemezler karşılıklı olarak 1927 yılındaki bir yasa ile… Rahmetli Gazi Mustafa Kemal Atatürk geleceği görmüş 1927 yılında Suriyelilerin Türkiye'de konut edinmesinin mümkün olmadığını ve hatta konut edilmiş olanların da konutlarını satın almış sanki 1939'u görmüş gibi Hatay meselesinden dolayı böyle bir durum söz konusu.
Şimdi bir kararname ile bir yönetmelik yapılıyor. Cumhurbaşkanı kararnamesiyle Suriyeli sığınmacıların bir kısmı vatandaşlık statüsü içerisine alınıyor. Bu yasaya aykırı, bunun iptal edilmesi gerekiyor.
İkinci bir mesele Türkiye'de 309 bin civarında yabancıya konut satışı yapıldı. Şimdi bunun en azından yarısı dahi vatandaşlık almak için konut satın aldıysa 150 bin yapar. Her konut satın alanın çocukları ve eşi de vatandaş yapılıyor. Özellikle Orta Doğu ülkelerinin vatandaşları konut alarak vatandaş statüsüne geçiyorsa burada bir konut karşılığında en az 5 kişi Türk vatandaşlığı statüsüne geçmiş oluyor. Bu da yasaya aykırı çünkü vatandaş olma ile vatandaş yapılması ile ilgili 5901 sayılı yasanın 12. maddesinde konut satışı veya döviz karşılığı vatandaşlık verilmesi ile ilgili herhangi bir madde söz konusu değil ayrıca anayasaya da aykırı.
Biz bütün bu verilen vatandaşlıklar iptali için Danıştay'a ve İdare Mahkemesine dava açtık. Eğer bu ülkede yargı varsa, eğer bu ülkede yargı tarafsız ve adil bir şekilde karar verecekse bu vatandaşlıkların tamamının iptali gerekiyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.