Doğuştan bedensel ve zihinsel özürlü olan 51 yaşındaki Abdulbaki Kızgın'a, her yıl celp kağıdı geliyor.
Ne yürüyebiliyor
ne konuşabiliyor
Köyde bir evin bodrum katında yaşayan ve 85 yaşındaki hasta annesinden başka kimsesi olmayan özürlü Abdulbaki Kızgın, ne yürüyebiliyor ne de konuşabiliyor. Bütün ihtiyaçları yaşlı annesi tarafından karşılanan Kızgın, devletten 3 ayda bir sakatlık maaşı aldığı halde her yıl köy muhtarına askerlik celp kağıdı geliyor.
Özürlü bir 'bebek'
Kaldığı odada serili bir halısı bile olmayan özürlü, Türkçe bilmeyen annesinin bin bir sıkıntı ile hazırlayarak verdiği yemekleri iştahla yiyor. Yaz aylarında emekleyerek köye inen Kızgın, bulduğu her şeyi yerken; kış aylarında ise annesi tarafından dışarı bırakılmıyor.
Özürlü oğlu ile birlikte yaşayan ve yaşlılığın verdiği hastalıkla beli kamburlaşan anne Fatma Kızgın, devletin, oğlu için 3 ayda bir verdiği sakatlık maaşı ve köylülerin yardım ile geçimini sağlıyor.
Köy Muhtarı Mehmet Kolasayın, özürlü Abdulbaki Kızgın'ın askerlik yapamayacağını söylerken; sadece emekleyerek yürüyebilen ve konuşamayan bu özürlünün neden askere çağırıldığına bir anlam veremediklerini söyledi.
Köydeki çocukların korkulu rüyası olan Abdulbakı Kızgın, yaz aylarında emekleyerek köye indiğinde önüne çıkan çocuklara da zarar veriyor. Küçüklüğünde kardeşini duvara fırlatarak ölümüne neden olan Kızgın'dan korkan çocuklar, özürlü vatandaşa yaklaşmıyorlar.
Ne yürüyebiliyor
ne konuşabiliyor
Köyde bir evin bodrum katında yaşayan ve 85 yaşındaki hasta annesinden başka kimsesi olmayan özürlü Abdulbaki Kızgın, ne yürüyebiliyor ne de konuşabiliyor. Bütün ihtiyaçları yaşlı annesi tarafından karşılanan Kızgın, devletten 3 ayda bir sakatlık maaşı aldığı halde her yıl köy muhtarına askerlik celp kağıdı geliyor.
Özürlü bir 'bebek'
Kaldığı odada serili bir halısı bile olmayan özürlü, Türkçe bilmeyen annesinin bin bir sıkıntı ile hazırlayarak verdiği yemekleri iştahla yiyor. Yaz aylarında emekleyerek köye inen Kızgın, bulduğu her şeyi yerken; kış aylarında ise annesi tarafından dışarı bırakılmıyor.
Özürlü oğlu ile birlikte yaşayan ve yaşlılığın verdiği hastalıkla beli kamburlaşan anne Fatma Kızgın, devletin, oğlu için 3 ayda bir verdiği sakatlık maaşı ve köylülerin yardım ile geçimini sağlıyor.
Köy Muhtarı Mehmet Kolasayın, özürlü Abdulbaki Kızgın'ın askerlik yapamayacağını söylerken; sadece emekleyerek yürüyebilen ve konuşamayan bu özürlünün neden askere çağırıldığına bir anlam veremediklerini söyledi.
Köydeki çocukların korkulu rüyası olan Abdulbakı Kızgın, yaz aylarında emekleyerek köye indiğinde önüne çıkan çocuklara da zarar veriyor. Küçüklüğünde kardeşini duvara fırlatarak ölümüne neden olan Kızgın'dan korkan çocuklar, özürlü vatandaşa yaklaşmıyorlar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.