Okan Buruk'a hayat öpücüğü

Öncelikle şunu söylemek lazım ki tempolu ve dolayısıyla heyecanlı bir derbi oldu.

Özellikle son anlarda heyecan düzeyi oldukça yüksekti.

Maçın genelinde az bir farkla üstün olan taraf Galatasaray idi ama son yarım saat oyunun hakimi tam anlamıyla Galatasaray oldu.

İlk yarıda benim en çok dikkatimi çeken her iki takımın da kanatlarının etkisiz olmasıydı.

Her iki takımın orta sahaları ön plandaydı. İlk yarı maç orta saha merkezli olarak oynandı.

Bununla birlikte şunu söylemek lazım ki iki takımın da orta sahaları farklı özelliklere sahip.

Galatasaray'ın orta sahası daha pasör bir orta saha. Oliveira uzun pas, Torreira ise kısa pas ustası.

Beşiktaş orta sahası ise fizik güç ve mücadeleye dayalı özellikler sergiliyor.

Nitekim ilk yarı Salih ve Gedson'un dirençleri Beşiktaş'ı oyunun içinde tuttu.

Gedson ve Salih, Oliveira ve Torreira'ya göre daha güçlü göründüler.

Galatasaray'da ise ilk yarı Rashica daha bir göze battı sanki. Icardi'nin attığı ilk golde ortayı yapan Rashica idi.

Barış Alper Yılmaz da ilk yarı mücadelesi ile dikkatleri çekti.

38'te Mertens'in pasında önce Rosier'e çalım attı ve daha sonra kaleci Mert Günok ile karşı karşıya kaldı.

Mert'in ayaklarıyla müdahalesi olmasa Barış golü atabilirdi.

Yine Icardi'nin ilk golünde auta giden topa öyle bir yükselip kafa ile topu İcardi'ye indirdi ki bütün övgüleri hak ediyor.

İkinci yarı Gedson'un fizik mücadeleye dayalı oyunu devam etti. 50'de öyle bir an vardı ki Gedson sırasıyla Torreira, Mertens ve Nelsson ile resmen savaşıp faulü aldı örneğin.

Fakat buna rağmen golü bulan ve beraberliği bozan Galatasaray oldu.

59'da Icardi'nin kafa ile attığı golde hücumu başlatan ve topu ortayı yapan Oliveira'ya ileten yine Barış Alper Yılmaz idi.

63'te Salih oyundan çıktı. Kanaatimce bunun oyuna etkisi oldu. Zira Salih çıktıktan sonra Galatasaray'da Mertens daha bir etkili oldu. Daha bir oyuna girdi.

71'de Icardi'nin üst direkten dönen şutunda 18 içinde çalımlar ile ilerleyip topu Icardi'ye ileten Mertens idi mesela.

Mertens oyundan çıktıktan sonra da Galatasaray oyundan düşmedi ve üstünlüğünü sürdürdü.

Dün Galatasaray sadece maçı kazanmadı. Aynı zamanda bir de santrfor kazandı. Yani Icardi'yi kazandı.

Bu form durumunu ne kadar sürdürür bilinmez ama bir müddet Galatasaray Icardi'den verim alacak gibi görünüyor.

İkinci yarıda Beşiktaş için çok fazla söylenebilecek bir şey yok zira son yarım saat Beşiktaş oyundan düştü.

Fakat yine de 84'te Cenk Tosun'un kaleye uzak mesafeden çok şık bir şutu var.

Muslera'nın topu çelmesi ile kornere çıkan bu şutun gol olmaması Beşiktaş adına talihsizlikti.

Bu derbiyi kazanmaya daha çok ihtiyacı olan Şenol Güneş karşısında bugüne kadar galibiyeti olmayan Okan Buruk idi.

Şenol Güneş bir şey kaybetmedi ama Okan Buruk kaybetse konumu çok tartışmaya açılırdı.

Beşiktaş bu sonuçla şampiyonluk mücadelesinden kopmaz zira oyun olarak Galatasaray karşısında çok da kötü bir performans sergilemedi.

Böylelikle lig mücadelesinde çok şey değiştirmeyen bu derbi Okan Buruk'a hayat öpücüğü oldu. Bakalım Okan Buruk bu krediyi nasıl değerlendirecek.