‘Nefsini tanıyanın konumu yüce olur’
Hz. Ali (a.s) şöyle buyurdu: “Nefsini tanıyan kimse, onunla mücadele eder. Nefsini tanımayan kimse onu başıboş bırakır. Nefsini tanıyan kimsenin önemi artar, konumu yüce olur”
02.10.2020 23:50:00





H. OKAN EGESEL
Hz. Ali (a.s) şöyle buyurdu: "Marifetin en kâmil merhalesi, kişinin kendini (nefsini) tanımasıdır." Çünkü bu gerçek marifettir.
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kendini (nefsini) tanımayan kişi başkasını nasıl tanıyabilir? "
Yine Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kişinin kendini (nefsini) tanıması, onun için yeterli bir tanımadır. Buna karşılık kişinin kendini bilmemesi, onun için yeterli bir cehalettir."
Hz. Ali (a.s) şöyle buyurdu: "Kendini tanıyan kimse başka şeylerle ilgisini keser."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Nefsini tanıyan kimse, onunla mücadele eder. Nefsini tanımayan kimse onu başıboş bırakır."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Nefsini tanıyan kimsenin önemi artar, konumu yüce olur."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet eder: "Kendini tanıyan kimse başkalarını daha iyi tanır. Kendini tanımayan kimsenin başkalarına yönelik cehaleti daha büyük oranda olur."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kendini tanıyan kimse şüphesiz her marifetin ve ilmin doruğuna ulaşır."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kendini (nefsini) tanımayan kimse, kurtuluş yolundan uzaklaşır, sapıklık ve cehaletler içinde bocalamaya mahkûm olur."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Nefsi tanımak marifetlerin en faydalısıdır."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kendini (nefsini) tanımayı başaran kimse, en büyük kurtuluşa ermiştir."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Nefsinin (kendinin) cahili olma! Çünkü nefisle ilgili marifete cahil olan kimse her şeyin cahilidir, hiçbir şeyi bilmez."
Mes'udi'nin, 'İsbat'ul-Vasiyyet' adlı eserinde Hz. Ali'nin (a.s) bir hutbesinden nakledilen şu sözleri de bu anlama gelir: "Allah'ım! Sen her türlü noksanlıktan münezzehsin. Her şeyi doldurmuşsun ve her şeyden ayrılmışsın. Hiçbir şey Senden boş değildir. Sen istediğini kesinlikle yaparsın. Yücesin, ey her idrak edilen varlık O'nun yaratığı ve her sınırlı şey O'nun eseri olan...
Sen her türlü noksanlıktan münezzehsin. Hangi göz, Senin nurunun aydınlığı karşısında dayanabilir ve Senin gücünün ışığının parıltısına yükselebilir! Hangi zihin, o nurun yanında olanı kavrayabilir! Hangi anlayış bundan ötesini anlayabilir! Bunu ancak perdelerini kaldırdığın ve körlük engelini giderdiğin gözler başarabilir. O zaman bu gözlerin ruhları, ruhların kanatları çevresine yükselerek Senin rükünlerinde Seninle münacata girişirler ve Senin aydınlığının nurlarına gömülürler. Toprak seviyesinde Senin yüceliğinin seviyesine bakarlar.
Bu yüzden melekût ehli onları ziyaretçiler diye adlandırır." (İsbat'ul Vasiyye, s.105; (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
Hz. Ali (a.s) şöyle buyurdu: "Marifetin en kâmil merhalesi, kişinin kendini (nefsini) tanımasıdır." Çünkü bu gerçek marifettir.
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kendini (nefsini) tanımayan kişi başkasını nasıl tanıyabilir? "
Yine Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kişinin kendini (nefsini) tanıması, onun için yeterli bir tanımadır. Buna karşılık kişinin kendini bilmemesi, onun için yeterli bir cehalettir."
Hz. Ali (a.s) şöyle buyurdu: "Kendini tanıyan kimse başka şeylerle ilgisini keser."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Nefsini tanıyan kimse, onunla mücadele eder. Nefsini tanımayan kimse onu başıboş bırakır."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Nefsini tanıyan kimsenin önemi artar, konumu yüce olur."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet eder: "Kendini tanıyan kimse başkalarını daha iyi tanır. Kendini tanımayan kimsenin başkalarına yönelik cehaleti daha büyük oranda olur."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kendini tanıyan kimse şüphesiz her marifetin ve ilmin doruğuna ulaşır."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kendini (nefsini) tanımayan kimse, kurtuluş yolundan uzaklaşır, sapıklık ve cehaletler içinde bocalamaya mahkûm olur."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Nefsi tanımak marifetlerin en faydalısıdır."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Kendini (nefsini) tanımayı başaran kimse, en büyük kurtuluşa ermiştir."
Hz. Ali'den (a.s) şöyle rivayet edilir: "Nefsinin (kendinin) cahili olma! Çünkü nefisle ilgili marifete cahil olan kimse her şeyin cahilidir, hiçbir şeyi bilmez."
Mes'udi'nin, 'İsbat'ul-Vasiyyet' adlı eserinde Hz. Ali'nin (a.s) bir hutbesinden nakledilen şu sözleri de bu anlama gelir: "Allah'ım! Sen her türlü noksanlıktan münezzehsin. Her şeyi doldurmuşsun ve her şeyden ayrılmışsın. Hiçbir şey Senden boş değildir. Sen istediğini kesinlikle yaparsın. Yücesin, ey her idrak edilen varlık O'nun yaratığı ve her sınırlı şey O'nun eseri olan...
Sen her türlü noksanlıktan münezzehsin. Hangi göz, Senin nurunun aydınlığı karşısında dayanabilir ve Senin gücünün ışığının parıltısına yükselebilir! Hangi zihin, o nurun yanında olanı kavrayabilir! Hangi anlayış bundan ötesini anlayabilir! Bunu ancak perdelerini kaldırdığın ve körlük engelini giderdiğin gözler başarabilir. O zaman bu gözlerin ruhları, ruhların kanatları çevresine yükselerek Senin rükünlerinde Seninle münacata girişirler ve Senin aydınlığının nurlarına gömülürler. Toprak seviyesinde Senin yüceliğinin seviyesine bakarlar.
Bu yüzden melekût ehli onları ziyaretçiler diye adlandırır." (İsbat'ul Vasiyye, s.105; (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.