O kadar enterasandır ki, asıl cevher, kainatın özü, manası, madeni insan olmasına rağmen, onunla uğraşmanın adı iptidailik oldu. Ama dış tabiatında mevcut olan çanak, çömlekle uğraşmanın adı da teknoloji oldu. Şu işe bak. Mevlana ne güzel buyuruyor:
"Uç ey kuş uç, öz cevherine uç!Ne zamana kadar bu çanak çömlekle oyalayacaksın kendini?Canın yüce doruğuna doğru uç."Bulmuş işin hakikatini. Yani bu dünya ile ilgili şeyler hakikaten çanak çömlek. Gözünü yumdun mu, bu çanak çömlek ancak o zaman bir işe yarar. O çanakla cesedini yıkamada lazım olacak suyu taşırlar sana, o kadar. Bunu derken dünyayı tamamen terk edelim demek istemiyorum, Ruhun sahibine yönelişi konusunda, işin hakikatini kavrama bakımından, hakikati anlayalım diye bunu ifade etmeye çalıştım.Zaten insanı bilmek Allah'ın bilmekle orantılıdır. Hadisi Şerifte Peygamber Efendimiz: "Kim nefsini bildi, Allah'ı bildi" (Acluni, Keşfu'l hafa, II, 262, h.no: 2532) buyuruyor. İnsanı bilmek kolay bir iş değil. Çünkü o kapıdan Hakk'a gidiyorsun. Allah'a açılan kapıdır insan. Onun için Allah yabanda aranmaz. Tabiatta arayamazsın O'nu. Nerede arayacaksın? Kendi derununda, iç aleminde arayacaksın O'nu.Ne güzel demişti Yunus:"Beni bende demen bende değilemBir ben vardır bende benden içeruŞeriat tarikat yoldur varanaHakikat marifet ondan içeru."Yani herşey sende, insanda. Kendimizi aslında hiç işlemiyoruz. Nasıl bazı milletler toprak altındaki madenlerini işletmezler, atıl vaziyette bırakırlar, aynen onun gibi, bugün insanoğlu kendini işlemiyor. İnsanın asıl marifeti, hüneri kendi kendini işleyen sanatkar olmasıdır. Ne hikmetse bunu yapmıyor.
RAHMETEN Lİ'L-ÂLEMÎN HZ. MUHAMMED (SAV) / Prof. Dr. Haydar BAŞ'ın kaleminden önül Sohbetleri
"Uç ey kuş uç, öz cevherine uç!Ne zamana kadar bu çanak çömlekle oyalayacaksın kendini?Canın yüce doruğuna doğru uç."Bulmuş işin hakikatini. Yani bu dünya ile ilgili şeyler hakikaten çanak çömlek. Gözünü yumdun mu, bu çanak çömlek ancak o zaman bir işe yarar. O çanakla cesedini yıkamada lazım olacak suyu taşırlar sana, o kadar. Bunu derken dünyayı tamamen terk edelim demek istemiyorum, Ruhun sahibine yönelişi konusunda, işin hakikatini kavrama bakımından, hakikati anlayalım diye bunu ifade etmeye çalıştım.Zaten insanı bilmek Allah'ın bilmekle orantılıdır. Hadisi Şerifte Peygamber Efendimiz: "Kim nefsini bildi, Allah'ı bildi" (Acluni, Keşfu'l hafa, II, 262, h.no: 2532) buyuruyor. İnsanı bilmek kolay bir iş değil. Çünkü o kapıdan Hakk'a gidiyorsun. Allah'a açılan kapıdır insan. Onun için Allah yabanda aranmaz. Tabiatta arayamazsın O'nu. Nerede arayacaksın? Kendi derununda, iç aleminde arayacaksın O'nu.Ne güzel demişti Yunus:"Beni bende demen bende değilemBir ben vardır bende benden içeruŞeriat tarikat yoldur varanaHakikat marifet ondan içeru."Yani herşey sende, insanda. Kendimizi aslında hiç işlemiyoruz. Nasıl bazı milletler toprak altındaki madenlerini işletmezler, atıl vaziyette bırakırlar, aynen onun gibi, bugün insanoğlu kendini işlemiyor. İnsanın asıl marifeti, hüneri kendi kendini işleyen sanatkar olmasıdır. Ne hikmetse bunu yapmıyor.
RAHMETEN Lİ'L-ÂLEMÎN HZ. MUHAMMED (SAV) / Prof. Dr. Haydar BAŞ'ın kaleminden önül Sohbetleri
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.