Ne için ibadet etmeli?
İmam Zeynelâbidin (a.s.) ibadet edenlerin süsüdür
03.11.2023 08:32:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





İmam Zeynelâbidin (a.s.) ibadet edenlerin süsüdür. Onun ibadetinde hiçbir riya ve gösteriş yoktur. Sabahlara kadar namaz kılar ve yatağına emekleyerek girecek kadar yorulurdu ama bunlarla övünmezdi.
Allah'ı hakkıyla bilen kâmil bir mürşid olan İmam (a.s.), her halinde O'na karşı acziyet içinde olmuştur.
İmam Zeynelâbidin (a.s.)'ın ibadet ederken içinde bulunduğu halle ilgili bir soru yöneltildiğinde şöyle yanıt vermiştir:
"Ben, Allah'a ibadet ederken tek gayemin Allah'ın vereceği sevap olmasından korkarım.
Bu, menfaat beklentisi içinde olan kimselerin ibadetidir. Bir menfaat geleceğine ihtimal ederlerse ibadet ederler, böyle bir beklenti içinde olmazlarsa ibadet etmezler.
Allah'ın azabından korktuğum için de ibadet etmekten de korkarım. Bu takdirde kötü huylu, bir köle gibi olurum; korkmazsa ibadet etmez."
Yanındakiler, "Peki neye karşılık ibadet ediyorsun?" diye sordular.
İmam şöyle buyurdu: "Bağışları ve nimetleri ile kulluğa layık olduğu için O'na kulluk ediyorum."
Ve ibadet etmekle ilgili farklı bir bakış açısı da getirmektedir.
İmam Zeynelâbidin (a.s.)'a göre, Allah'ı anmak, zikir yapmak bir ibadet, ibadeti terk etmek de Allah'a karşı büyüklük taslamaktır.
"Buyurmuşsun ki: "Beni anın, sizi anayım; Bana şükredin ve sakın Bana nankörlük etmeyin."
Yine buyurmuşsun ki: "Eğer şükrederseniz, elbette size olan (nimetimi) arttırırım ve eğer nankörlük edecek olursanız, hiç kuşkusuz azabım çok şiddetlidir."
Yine buyurmuşsun ki: "Beni çağırın, size icabet edeyim. Hiç kuşku yok, büyüklük taslayıp Bana ibadet etmekten kaçınanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir."
Böylece Seni çağırmayı ibadet, terkini de büyüklük taslamak olarak adlandırmış ve terki için, aşağılanarak cehenneme girmeyi vaad etmişsin."
İMAM SECCAD (A.S.) İÇİN PEYGAMBERE İMANIN ÖNEMİ
Kelime-i şehadet iki kısımdan oluşmaktadır. Birinci kısmı, Allah'ın varlığına ve birliğine iman, ikinci kısmı ise, Hz. Muhammed (s.a.v.)'in O'nun kulu ve elçisi olduğunu tasdiktir.
İmam Seccad'ın dualar ile ümmete vermek istediği de budur. Dualarda yer alan salavatlar bunu göstermektedir. Ayrıca Peygambere iman konusunda şunları buyurmuştur:
"(...) Allah'ım! Özellikle de Muhammed (s.a.v.)'in ashabının, sahabiliği bilip hakkını edâ edenlerin, O'na yardımda güzel bir imtihan verenlerin, O'nu destekleyip himaye edenlerin, koşarak elçiliğine inananların, davetini kabulde yarışıp öne geçenlerin, Rabbinin mesajlarını duyururken kendisine icabet edenlerin, davası uğruna eşleri ve çocuklarından ayrılanların, nübüvvetini sağlamlaştırmak için babaları ve oğulları ile savaşıp O'nun bereketi ile zafere ulaşanların, gönüllerinde O'nun sevgisini besleyerek bu sevgiyle asla zarara uğramayacak bir ticaret umanların, O'nun kulpuna yapışınca kabilelerinden dışlananların, O'na yakınlık gölgesinde yer alınca akrabalıklarından çıkarılanların... Allah'ım! Bunların Senin için ve Senin yolunda kaybettiklerini unutma!
İnsanları, Senin dinin etrafında topladıkları, Resulünle birlikte Sana davet ettikleri için hoşnutluğunla onları hoşnut et. Senin yolunda kavimlerinin memleketlerini terk ettikleri, geçim bolluğunu bırakıp geçim darlığına katlandıkları için, onları ve dinini yüceltmek için sayılarını çoğalttığın mazlumları mükafaatlandır."
Hz. Peygamberi (s.a.v.) tasdik ve O'nun uğrunda can ve malla mücadeleye dikkat çeken bu ifadeler ile İmam Zeynelâbidin (a.s.), aslında İslam'ın gönüllerde hâkim kılınmasını sağlamaktadır." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Zeynelabidin eserinden)
Allah'ı hakkıyla bilen kâmil bir mürşid olan İmam (a.s.), her halinde O'na karşı acziyet içinde olmuştur.
İmam Zeynelâbidin (a.s.)'ın ibadet ederken içinde bulunduğu halle ilgili bir soru yöneltildiğinde şöyle yanıt vermiştir:
"Ben, Allah'a ibadet ederken tek gayemin Allah'ın vereceği sevap olmasından korkarım.
Bu, menfaat beklentisi içinde olan kimselerin ibadetidir. Bir menfaat geleceğine ihtimal ederlerse ibadet ederler, böyle bir beklenti içinde olmazlarsa ibadet etmezler.
Allah'ın azabından korktuğum için de ibadet etmekten de korkarım. Bu takdirde kötü huylu, bir köle gibi olurum; korkmazsa ibadet etmez."
Yanındakiler, "Peki neye karşılık ibadet ediyorsun?" diye sordular.
İmam şöyle buyurdu: "Bağışları ve nimetleri ile kulluğa layık olduğu için O'na kulluk ediyorum."
Ve ibadet etmekle ilgili farklı bir bakış açısı da getirmektedir.
İmam Zeynelâbidin (a.s.)'a göre, Allah'ı anmak, zikir yapmak bir ibadet, ibadeti terk etmek de Allah'a karşı büyüklük taslamaktır.
"Buyurmuşsun ki: "Beni anın, sizi anayım; Bana şükredin ve sakın Bana nankörlük etmeyin."
Yine buyurmuşsun ki: "Eğer şükrederseniz, elbette size olan (nimetimi) arttırırım ve eğer nankörlük edecek olursanız, hiç kuşkusuz azabım çok şiddetlidir."
Yine buyurmuşsun ki: "Beni çağırın, size icabet edeyim. Hiç kuşku yok, büyüklük taslayıp Bana ibadet etmekten kaçınanlar aşağılanarak cehenneme gireceklerdir."
Böylece Seni çağırmayı ibadet, terkini de büyüklük taslamak olarak adlandırmış ve terki için, aşağılanarak cehenneme girmeyi vaad etmişsin."
İMAM SECCAD (A.S.) İÇİN PEYGAMBERE İMANIN ÖNEMİ
Kelime-i şehadet iki kısımdan oluşmaktadır. Birinci kısmı, Allah'ın varlığına ve birliğine iman, ikinci kısmı ise, Hz. Muhammed (s.a.v.)'in O'nun kulu ve elçisi olduğunu tasdiktir.
İmam Seccad'ın dualar ile ümmete vermek istediği de budur. Dualarda yer alan salavatlar bunu göstermektedir. Ayrıca Peygambere iman konusunda şunları buyurmuştur:
"(...) Allah'ım! Özellikle de Muhammed (s.a.v.)'in ashabının, sahabiliği bilip hakkını edâ edenlerin, O'na yardımda güzel bir imtihan verenlerin, O'nu destekleyip himaye edenlerin, koşarak elçiliğine inananların, davetini kabulde yarışıp öne geçenlerin, Rabbinin mesajlarını duyururken kendisine icabet edenlerin, davası uğruna eşleri ve çocuklarından ayrılanların, nübüvvetini sağlamlaştırmak için babaları ve oğulları ile savaşıp O'nun bereketi ile zafere ulaşanların, gönüllerinde O'nun sevgisini besleyerek bu sevgiyle asla zarara uğramayacak bir ticaret umanların, O'nun kulpuna yapışınca kabilelerinden dışlananların, O'na yakınlık gölgesinde yer alınca akrabalıklarından çıkarılanların... Allah'ım! Bunların Senin için ve Senin yolunda kaybettiklerini unutma!
İnsanları, Senin dinin etrafında topladıkları, Resulünle birlikte Sana davet ettikleri için hoşnutluğunla onları hoşnut et. Senin yolunda kavimlerinin memleketlerini terk ettikleri, geçim bolluğunu bırakıp geçim darlığına katlandıkları için, onları ve dinini yüceltmek için sayılarını çoğalttığın mazlumları mükafaatlandır."
Hz. Peygamberi (s.a.v.) tasdik ve O'nun uğrunda can ve malla mücadeleye dikkat çeken bu ifadeler ile İmam Zeynelâbidin (a.s.), aslında İslam'ın gönüllerde hâkim kılınmasını sağlamaktadır." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Zeynelabidin eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.