Günlük maişet, meşgale, koşuşturma ile boğuşmak zorunda olan milyonlar, on milyonlar bilmeyebilir.Her geçen gün biraz daha zorlaşan geçim şartlarında hem evdeki kazanını kaynatmak için uğraşan hem de tahsil çağındaki çocuklarının masraflarına yetişmek için koşup duran çilekeş anne-babalar vakit ayıramayabilir.Son yıllarda uygulanan çarpık ekonomik programlar nedeni ile bir şekilde faize-bankaya bulaşmış ve kaptırdığı elini-kolunu, hatta bacağını kurtarmak için çırpınan milyonlar işin farkına varamayabilirler.Ama siz geçimi bu yüzden olan, milletimize Kur'an hakikatlerini, sırat-ı müstakimi anlatmak durumunda olan din görevlisi arkadaşlar, Diyanetin her hangi bir kademesinde görev yapan hocalar!Elbette Kitap ve Sünnetin tamamını etrafınızdaki insanlara anlatmak, izah etmekle mükellefsiniz ama özellikle adı "Mümtehine" olan surenin taşıdığı mesajlar karşısında ciddi imtihandasınız.On dört asır evvel özel sebeplere bağlı olarak nazil olan ayetlerin günümüze ışık tutan mesajlarını elbette ki insanlar sizlerden dinleyecek, sizlerden öğrenecekler."Ey İman edenler! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları dost edinmeyin. Siz onlara sevgi gösteriyorsunuz. Hâlbuki onlar size gelen hakkı inkâr ettiler. Rabbiniz olan Allah'a inandınız diye Resûlü ve sizi yurdunuzdan çıkarıyorlar. Eğer rızamı kazanmak üzere benim yolumda cihad etmek için çıktıysanız (böyle yapmayın). Onlara gizlice sevgi besliyorsunuz. Oysa ben sizin gizlediğinizi de, açığa vurduğunuzu da bilirim. Sizden kim bunu yaparsa, mutlaka doğru yoldan sapmıştır.Şâyet onlar sizi ele geçirirlerse, size düşman olurlar, size ellerini ve dillerini kötülükle uzatırlar ve inkâr etmenizi arzu ederler.Yakınlarınız ve çocuklarınız size asla fayda vermeyecektir. Kıyamet günü Allah aranızı ayıracaktır. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görendir.İbrahim'de ve onunla birlikte bulunanlarda sizin için güzel bir örnek vardır. Hani onlar kavimlerine, "Biz sizden ve Allah'ı bırakıp taptıklarınızdan uzağız. Sizi tanımıyoruz. Siz bir tek Allah'a inanıncaya kadar, sizinle bizim aramızda sürekli bir düşmanlık ve nefret belirmiştir" demişlerdi. Yalnız İbrahim'in, babasına, "Senin için mutlaka bağışlama dileyeceğim. Fakat Allah'tan sana gelecek herhangi bir şeyi önlemeye gücüm yetmez" sözü başka. Onlar şöyle dediler: "Ey Rabbimiz! Ancak sana dayandık, içtenlikle yalnız sana yöneldik. Dönüş de ancak Sanadır." (Mümtehine, 1-4)."Allah, sizi ancak, sizinle din konusunda savaşan, sizi yurtlarınızdan çıkaran ve çıkarılmanız için destek verenleri dost edinmekten men eder. Kim onları dost edinirse, işte onlar zalimlerin ta kendileridir." (Mümtehine, 9)Dinler arası diyalog kayığına binenlerin, "İbrahim'de buluşmak" treninde seyahat edenlerin ve "Mümtehine engelini aşmadan biz AB'ye giremeyiz" diyerek haşa Mümtehine engelini aşmak için papazın, hahamın ve müftünün önünde merdut nikah kıyanların imtihanları ise çok daha çetin, çok daha terletici olacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025