Etkin migren tedavisi öncelikle doğru tanı konması, bunun hastaya açıklanması ve hastanın herhangi bir rastlantısal başka bir hastalığı olması durumunda buna ilişkili bir tedavi planı oluşturulması ile başlar.
En rahatsız edici belirtilere en uygun müdahale şeklinin bulunması amaçlanır. Belirtiler de göz önünde bulunmalıdır çünkü tedaviden önce tanıdan mutlaka emin olunmalıdır. Belirli bir migren ilacı, migren taklidi olan bir hastada yararsız olacaktır, hatta tehlikeli de olabilir.1) Akut Tedavi: Tedavi, atağa göre ve atağı yaşayan kişiye göre biçimlendirilmelidir. Önceki tedavi geçmişi öğrenilmeli ve başarılı/başarısız durumlar sorgulanmalıdır. Akut tedavi, baş ağrısı başladıktan sonra bunu geri çevirmeyi veya baş ağrısının ilerlemesini durdurmayı amaçlar. Seçilecek ilaç, baş ağrısı ataklarının şiddeti ve sıklığına, ilişkili belirtilerin durumuna, diğer hastalıklarının varlığına ve daha önceki tedavilere cevap şekline göre belirlenir. Aşırı ilaç kullanımı ve yan etkiler göz önünde bulundurulmalıdır.2) Önleyici (Profilaktik) Tedavi: Baş ağrısı var olsun veya olmasın atak sıklığını, şiddetini ve süresini azaltmak için önleyici (profilaktik) tedaviler uygulanır. Atağın öncesinde verilebileceği gibi kısa veya uzun vadeli de verilebilir. Varlığı bilinen bir tetikleyici olduğunda veya baş ağrısının öncü bir belirtisinin varlığı durumlarında da verilebilir. Tedavi Önceliklerinin Belirlenmesi: Tedavinin hedefi, baş ağrısının ve buna ilişkin diğer belirtilerin giderilmesi ya da önlenmesi ve hastanın mümkün olduğunca normal işlevlerine geri döndürülmesidir.D) Migren Statusu: Baş ağrısı evresi (tedavi edilsin ya da edilmesin) 72 saatten uzun süren migren ataklarına migren statusu denir. Şiddetli ve sürekli baş ağrısı ve buna sıkça eşlik eden bulantı ve/veya kusma görülür. Migren statusu akut bir nörolojik bozuklukluğa ikincil olarak da ortaya çıkabililr. Tedaviye başlanmadan önce baş ağrısının ciddi organik nedenlerinin dışlanması gereklidir.Bütün baş ağrıları her yaşta önemlidir. Bu nedenle özellikle hayatında ilk kez baş ağrısı çeken hastalar, tedaviye cevap vermeyen kişiler, her zamankinden farklı bir ağrının geliştiği durumlarla karşılaşanlar, eşlik eden nörolojik belirtileri olanlar daima hekime başvurmalıdırlar.
En rahatsız edici belirtilere en uygun müdahale şeklinin bulunması amaçlanır. Belirtiler de göz önünde bulunmalıdır çünkü tedaviden önce tanıdan mutlaka emin olunmalıdır. Belirli bir migren ilacı, migren taklidi olan bir hastada yararsız olacaktır, hatta tehlikeli de olabilir.1) Akut Tedavi: Tedavi, atağa göre ve atağı yaşayan kişiye göre biçimlendirilmelidir. Önceki tedavi geçmişi öğrenilmeli ve başarılı/başarısız durumlar sorgulanmalıdır. Akut tedavi, baş ağrısı başladıktan sonra bunu geri çevirmeyi veya baş ağrısının ilerlemesini durdurmayı amaçlar. Seçilecek ilaç, baş ağrısı ataklarının şiddeti ve sıklığına, ilişkili belirtilerin durumuna, diğer hastalıklarının varlığına ve daha önceki tedavilere cevap şekline göre belirlenir. Aşırı ilaç kullanımı ve yan etkiler göz önünde bulundurulmalıdır.2) Önleyici (Profilaktik) Tedavi: Baş ağrısı var olsun veya olmasın atak sıklığını, şiddetini ve süresini azaltmak için önleyici (profilaktik) tedaviler uygulanır. Atağın öncesinde verilebileceği gibi kısa veya uzun vadeli de verilebilir. Varlığı bilinen bir tetikleyici olduğunda veya baş ağrısının öncü bir belirtisinin varlığı durumlarında da verilebilir. Tedavi Önceliklerinin Belirlenmesi: Tedavinin hedefi, baş ağrısının ve buna ilişkin diğer belirtilerin giderilmesi ya da önlenmesi ve hastanın mümkün olduğunca normal işlevlerine geri döndürülmesidir.D) Migren Statusu: Baş ağrısı evresi (tedavi edilsin ya da edilmesin) 72 saatten uzun süren migren ataklarına migren statusu denir. Şiddetli ve sürekli baş ağrısı ve buna sıkça eşlik eden bulantı ve/veya kusma görülür. Migren statusu akut bir nörolojik bozuklukluğa ikincil olarak da ortaya çıkabililr. Tedaviye başlanmadan önce baş ağrısının ciddi organik nedenlerinin dışlanması gereklidir.Bütün baş ağrıları her yaşta önemlidir. Bu nedenle özellikle hayatında ilk kez baş ağrısı çeken hastalar, tedaviye cevap vermeyen kişiler, her zamankinden farklı bir ağrının geliştiği durumlarla karşılaşanlar, eşlik eden nörolojik belirtileri olanlar daima hekime başvurmalıdırlar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.