Emek talebini belirleyen parametreleri tespit ederek konumuza başlayalım. Buna bağlı olarak emek arzı ile talebi arasındaki dengenin fiyat esnekliği ile sağlanıp sağlanamayacağı da bir diğer meseledir.
Emek talebini belirleyen parametreleri üç kısımda ele alabiliriz: Üretim miktarında meydana gelen değişiklikler, işçi ücretleri, teknolojik değişiklik. Emek talebi üzerinde üç parametrenin aynı anda etkisi olabileceği gibi, bazen iki ya da bir tanesinin etkisi de olabilir. Bu üç madde içerisinde en önemli olan birinci maddenin açılımını sona bırakarak diğer maddeleri ele alalım.
Doğru adımlar atılırsa, teknolojide gelişme işsizliğe yolaçmazİşçi ücretlerinde meydana gelen artış emek talebini azaltacağı gibi, işçi ücretlerinde meydana gelen düşüş de emek talebini arttıracaktır. Teknoloji de ilerleme emeğin verimini arttıracağı için işsizliği arttırıcı yönde etki yapacaktır. Ancak teknolojinin ilerlemesi aynı zamanda milli gelirin artması ile doğru orantılıdır. Bu sebeple bir taraftan teknoloji gelişirken, diğer taraftan hizmet sektörü büyüyeceği için teknolojinin sebep olduğu işsizlik, hizmet sektörü ve yeni iş sahaları ile giderilecektir. Yani teknolojide yaşanan ilerleme orta ve uzun vadede emek talebinde bir azalmaya sebep olmayacaktır. Sadece belli sektörlerde emek talebinde yaşanacak daralma, başka sektörlerde ortaya çıkacak emek talep artışı ile dengelenecektir.
Tüketimdeki değişiklikler hemen istihdama yansımazEmek talebini etkileyen unsurlar içerisinde en önemlisi üretim miktarında yaşanacak değişikliktir. Bu değişiklik kapasite kullanım oranlarında yaşanacağı gibi, yeni yatırımlardan yani sabit sermaye artımından da kaynaklanabilir. Kapasitesini arttırmak isteyen firmalar, buna bağlı olarak emek talep edecektir. Aksine kapasitesini azaltmak isteyen firmalar ise işçi çıkartma yoluna gideceklerdir. Burada önemli olan firmaların kapasitelerinde meydana gelen değişimin sebebinin tüketimde yaşanan değişime endekslenmiş olmasıdır. Firmaların üretim kapasitelerinde meydana gelecek değişiklikler piyasadaki tüketim miktarı ile doğrudan alakalıdır. Ancak tüketimde yaşanan değişikliklerin istihdam oranlarına yansıması aynı anda olmaz. Piyasa beklentilerine göre bu yansıma süresi değişecektir. Örneğin tüketimde meydana gelen bir daralma karşısında firmalar hemen kapasite kullanım oranlarını düşürmez, gelecekle ilgili beklentileri olumlu ise firmalar belli bir dönem stoklarının artmasına sabredecektir.
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET / Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET İÇİN NE DEDİLERProf.Dr. Lyudmila Şibarşova / Taşkent İktisat ÜniversitesiProf. Dr. Baş'a Nobel ödülü verilmeliProf. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli, insanlığı kucaklayan, toplumun sosyal refahının yükselmesini sağlayan bir tezdir. İlahiyat, iktisat, felsefe ve sosyolojide sistemli bilgiye sahip olan insan ancak bu kitabı yazabilir. Prof. Dr. Haydar Baş, insanların ihtiyaçlarından yola çıkarak hareket ettiği için insanların daha çok mutluluk içinde yaşamasını sağlayacak iktisadi mekanizmaları harekete geçirmenin sırlarını ortaya koymuştur. Küreselleşme süreci içinde devletin ekonomik güvenliğinin sağlanması için bu kitabın tüm dünyada örnek olarak okutulması gerektiğine inanıyorum. Kongreye katılan profesörlerin, Prof. Dr. Haydar Baş'ı Nobel ödülüne aday koymalarını destekliyorum. Müsaade ederseniz bununla ilgili 3 temel gerekçeyi formülleştirmek isterim:1. İnsan eksenli ekonomi ilkelerini pratikte uygulanması alanında ekonomi teorisini geliştirdiği için.2. Küreselleşme şartlarında az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki kaynakların işletme süreçlerinin manasını keşfettiği için.3. 21. yüzyıl şartlarında fakirliği azaltma mekanizmalarını açıkladığı için Prof. Dr. Haydar Baş'ın Nobel ödülüne adaylığını öneririz.
Emek talebini belirleyen parametreleri üç kısımda ele alabiliriz: Üretim miktarında meydana gelen değişiklikler, işçi ücretleri, teknolojik değişiklik. Emek talebi üzerinde üç parametrenin aynı anda etkisi olabileceği gibi, bazen iki ya da bir tanesinin etkisi de olabilir. Bu üç madde içerisinde en önemli olan birinci maddenin açılımını sona bırakarak diğer maddeleri ele alalım.
Doğru adımlar atılırsa, teknolojide gelişme işsizliğe yolaçmazİşçi ücretlerinde meydana gelen artış emek talebini azaltacağı gibi, işçi ücretlerinde meydana gelen düşüş de emek talebini arttıracaktır. Teknoloji de ilerleme emeğin verimini arttıracağı için işsizliği arttırıcı yönde etki yapacaktır. Ancak teknolojinin ilerlemesi aynı zamanda milli gelirin artması ile doğru orantılıdır. Bu sebeple bir taraftan teknoloji gelişirken, diğer taraftan hizmet sektörü büyüyeceği için teknolojinin sebep olduğu işsizlik, hizmet sektörü ve yeni iş sahaları ile giderilecektir. Yani teknolojide yaşanan ilerleme orta ve uzun vadede emek talebinde bir azalmaya sebep olmayacaktır. Sadece belli sektörlerde emek talebinde yaşanacak daralma, başka sektörlerde ortaya çıkacak emek talep artışı ile dengelenecektir.
Tüketimdeki değişiklikler hemen istihdama yansımazEmek talebini etkileyen unsurlar içerisinde en önemlisi üretim miktarında yaşanacak değişikliktir. Bu değişiklik kapasite kullanım oranlarında yaşanacağı gibi, yeni yatırımlardan yani sabit sermaye artımından da kaynaklanabilir. Kapasitesini arttırmak isteyen firmalar, buna bağlı olarak emek talep edecektir. Aksine kapasitesini azaltmak isteyen firmalar ise işçi çıkartma yoluna gideceklerdir. Burada önemli olan firmaların kapasitelerinde meydana gelen değişimin sebebinin tüketimde yaşanan değişime endekslenmiş olmasıdır. Firmaların üretim kapasitelerinde meydana gelecek değişiklikler piyasadaki tüketim miktarı ile doğrudan alakalıdır. Ancak tüketimde yaşanan değişikliklerin istihdam oranlarına yansıması aynı anda olmaz. Piyasa beklentilerine göre bu yansıma süresi değişecektir. Örneğin tüketimde meydana gelen bir daralma karşısında firmalar hemen kapasite kullanım oranlarını düşürmez, gelecekle ilgili beklentileri olumlu ise firmalar belli bir dönem stoklarının artmasına sabredecektir.
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET / Prof. Dr. Haydar Baş'ın kaleminden
SOSYAL DEVLET - MİLLİ DEVLET İÇİN NE DEDİLERProf.Dr. Lyudmila Şibarşova / Taşkent İktisat ÜniversitesiProf. Dr. Baş'a Nobel ödülü verilmeliProf. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli, insanlığı kucaklayan, toplumun sosyal refahının yükselmesini sağlayan bir tezdir. İlahiyat, iktisat, felsefe ve sosyolojide sistemli bilgiye sahip olan insan ancak bu kitabı yazabilir. Prof. Dr. Haydar Baş, insanların ihtiyaçlarından yola çıkarak hareket ettiği için insanların daha çok mutluluk içinde yaşamasını sağlayacak iktisadi mekanizmaları harekete geçirmenin sırlarını ortaya koymuştur. Küreselleşme süreci içinde devletin ekonomik güvenliğinin sağlanması için bu kitabın tüm dünyada örnek olarak okutulması gerektiğine inanıyorum. Kongreye katılan profesörlerin, Prof. Dr. Haydar Baş'ı Nobel ödülüne aday koymalarını destekliyorum. Müsaade ederseniz bununla ilgili 3 temel gerekçeyi formülleştirmek isterim:1. İnsan eksenli ekonomi ilkelerini pratikte uygulanması alanında ekonomi teorisini geliştirdiği için.2. Küreselleşme şartlarında az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki kaynakların işletme süreçlerinin manasını keşfettiği için.3. 21. yüzyıl şartlarında fakirliği azaltma mekanizmalarını açıkladığı için Prof. Dr. Haydar Baş'ın Nobel ödülüne adaylığını öneririz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.