'Madımak olayı katliam'
Cumhurbaşkanlığına bağlı Devlet Denetleme Kurulu'nun 'Madımak Olayı'na dair hazırladığı raporda olayın 'katliam' olarak nitelendirilmesi gerektiği belirtilerek, "Olayın önlenememesinde devlete terettüp eden ağır bir hizmet kusuru bulunmaktadır" denildi
16.07.2014 00:00:00
YENİ MESAJ / ANKARADevlet Denetleme Kurulu'nun Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 30 Kasım 2012'deki talimatıyla hazırladığı 1-2 Temmuz 1993'te Sivas'ta yaşanan Madımak Olayı ile ilgili raporu tamamlanarak, Cumhurbaşkanlığının internet sitesinde yayımlandı. Cumhurbaşkanlığına bağlı Devlet Denetleme Kurulu'nun 'Madımak Olayı'na dair hazırladığı rapor dün kamuoyuna açıklandı. Raporda olayın 'katliam' olarak nitelendirilmesi gerektiği belirtilerek, "Olayın ortaya çıkmasında, önlenememesinde ve soruşturulmasında/yargılanmasında devlete terettüp eden ağır bir hizmet kusuru bulunmaktadır. Gerek kamu görevlileri ile ilgili etkin bir adli ve idari soruşturma ve yaptırım kapasitemizin olmaması gerekse siyasal sorumluluk algılaması ile ilgili yetersiz demokratik standartlarımız nedeniyle herkes 'tüm suçu' kalabalıkların ve toplumun üzerine yıkma kolaycılığını tercih etmiştir" ifadesine yer verildi. Raporda şu görüşler öne çıkarıldı: "Ağır ihmaller zincirinde, ilin emniyet, asayiş ve genel yönetiminden sorumlu tek bir kamu görevlisi bile herhangi bir adli takibata (kovuşturmaya) maruz kalmadığı gibi en hafif bir disiplin cezası bile almamıştır. Sivas Olaylarının bir komplo ve/veya provokasyonun neticesinde gerçekleştiğine dair herhangi bir illiyet bağı kurulamamıştır. Sivas Olaylarının gerçekleşmesinden önce oluşan ortam ve olayların kronolojik gelişimi bile tek başına; kamu yönetiminin söz konusu olaylardaki rolünü ve oluşan toplumsal krizi algılama ve yönetmedeki basiretsiz uygulamalarını ve Sivas olaylarına ilişkin kolektif hafıza gruplarının tutum ve yaklaşımlarını açıklayıcı niteliktedir."Bazı verilere ulaşılamadıSivas Olaylarının tarafı durumunda olan bazı kesimlerin, Devlet Denetleme Kurulu tarafından yürütülen incelemeye karşı çeşitli biçimlerde tezahür eden dirençleri ile karşılaşıldığına işaret edilen raporda, şu görüşlere yer verildi: "Soruşturma safhalarında delillerin toplanmasına ilişkin yetersiz uygulamalar, bilgisine başvurulan kişilerin olayları hatırlamakta güçlük çekmesi, sürece tanıklık eden bazı kişilerin vefat etmiş olması ve arşiv mevzuatı gereği saklama yükümlülüğünün sona ermiş olması gibi nedenler, söz konusu dönemde yaşananların tam olarak tespit edilememesine ve bir kısım bilgi ve belgeye erişilememesine sebep olmuştur. Sivas olayları sırasında delillerin toplanması ve muhafazasında gerekli hassasiyetin gösterilmemiş olması ile Sivas olaylarının üzerinden 20 yıl gibi uzun bir sürenin geçmiş olması bazı bilgi ve verilere ulaşılmasında güçlük yaratmıştır."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.