‘Kötüye gidişin bir işareti’
“Kelebek ve arılar eğer yok oluyorsa, bu kötüye gidişin bir işareti” diyen kelebek gözlemcisi Onat Başbay, “Bunların doğadaki yeri çok önemli. Bir alandaki doğal çeşitliliğin seviyesi kelebek ve arı miktarıyla doğru orantılı” dedi
20.07.2020 01:07:00





Avrupa'daki çok sayıda ülkeden daha fazla kelebek türüne ev sahipliği yapan Türkiye'de bu rakamlar insan baskısı, yapılaşma gibi etkenler nedeniyle hem tür sayısı hem de birey sayısı yönünden alarm veriyor.
Türkiye'deki kelebek birey sayısıyla ilgili son durumu da paylaşan Kelebek Gözlemcileri ve Fotoğraf Grubu (TRAKEL) yöneticisi Hakan Yıldırım, "Biz yaklaşık 11 yıldır bu işi yapıyoruz. Bizim gözlemlerimize göre tür çeşitliliği ve sayısı giderek azalıyor. Bunda çok faktör var. En önemlisi de insan baskısı. İnşaat faaliyetlerinden tutun da tarıma kadar hepsi birer etken. Nadir türlerimiz bile risk altında. Bazı türlerimizi bulamıyoruz. Mesela Kara Mavi türü Ankara'da artık yok. Bunun gibi onlarca tür sayabilirim. En büyük sebebi insan. Türleri kaybediyoruz. Bu türlerin çeşitliliği doğanın sağlığı açısından çok önemli. Bir bölgede ne kadar çok kelebek yaşıyorsa o bölgedeki doğanın o kadar sağlıklı olduğundan bahsedebiliriz. Dolayısıyla biz doğa sağlığımızı kaybediyoruz" diye konuştu.
Doğayı sağlıklı bir şekilde koruyamıyoruz'
Bolu'dan Gümüşhane'ye gelen kelebek gözlemcisi ve mimar Seza Vardallı ise Türkiye'deki kelebek çeşitliliğinin Avrupa'nın çok üzerinde olduğunu, sadece Türkiye'de yaşayan endemik türler bulunduğunu belirterek, "Tür sayısı ve birey sayısı azalıyor. Sebep olarak doğayı sağlıklı bir şekilde koruyamadığımıza, bilinçsiz ilaçlama ve bilinçsiz tarıma bağlıyorum. Doğaya özen göstermiyoruz" ifadelerini kullandı.
Kelebek gözlemcisi Onat Başbay da kelebekler arılarla beraber önemli biz tozlaştırıcı olduğunu vurgulayarak, "Bunların doğadaki yeri çok önemli. Bir alandaki doğal çeşitliliğin seviyesi kelebek ve arı miktarıyla doğru orantılı. Kelebek ve arılar eğer yok oluyorsa demek ki bu kötüye gidişin bir işareti, birincil bir gösterge" şeklinde konuştu. İHA
Türkiye'deki kelebek birey sayısıyla ilgili son durumu da paylaşan Kelebek Gözlemcileri ve Fotoğraf Grubu (TRAKEL) yöneticisi Hakan Yıldırım, "Biz yaklaşık 11 yıldır bu işi yapıyoruz. Bizim gözlemlerimize göre tür çeşitliliği ve sayısı giderek azalıyor. Bunda çok faktör var. En önemlisi de insan baskısı. İnşaat faaliyetlerinden tutun da tarıma kadar hepsi birer etken. Nadir türlerimiz bile risk altında. Bazı türlerimizi bulamıyoruz. Mesela Kara Mavi türü Ankara'da artık yok. Bunun gibi onlarca tür sayabilirim. En büyük sebebi insan. Türleri kaybediyoruz. Bu türlerin çeşitliliği doğanın sağlığı açısından çok önemli. Bir bölgede ne kadar çok kelebek yaşıyorsa o bölgedeki doğanın o kadar sağlıklı olduğundan bahsedebiliriz. Dolayısıyla biz doğa sağlığımızı kaybediyoruz" diye konuştu.
Doğayı sağlıklı bir şekilde koruyamıyoruz'
Bolu'dan Gümüşhane'ye gelen kelebek gözlemcisi ve mimar Seza Vardallı ise Türkiye'deki kelebek çeşitliliğinin Avrupa'nın çok üzerinde olduğunu, sadece Türkiye'de yaşayan endemik türler bulunduğunu belirterek, "Tür sayısı ve birey sayısı azalıyor. Sebep olarak doğayı sağlıklı bir şekilde koruyamadığımıza, bilinçsiz ilaçlama ve bilinçsiz tarıma bağlıyorum. Doğaya özen göstermiyoruz" ifadelerini kullandı.
Kelebek gözlemcisi Onat Başbay da kelebekler arılarla beraber önemli biz tozlaştırıcı olduğunu vurgulayarak, "Bunların doğadaki yeri çok önemli. Bir alandaki doğal çeşitliliğin seviyesi kelebek ve arı miktarıyla doğru orantılı. Kelebek ve arılar eğer yok oluyorsa demek ki bu kötüye gidişin bir işareti, birincil bir gösterge" şeklinde konuştu. İHA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.