Kişi sevdiği ile beraberdir. Kişi sevdiği ile beraber olursa onun hayatını yaşar. Onun dışındakileri sevip de beraber olursanız o kulvarda yaşarsınız. Meyhane kulvarında yaşayan insanın herhalde muhabbet kervanında haşrolması beklenemez. Onun için halk arasında enteresan bir tabir vardır. Ruz-u mahşerde, davulcu davulcuyla, zurnacı zurnacıyla haşrolacaktır. Herkes kendi meşrebinde olan insanlarla haşrolur.Yani yarın huzur-u mahşerde, kiminle beraber meşrebinizi birleştirmiş, hayatınızın lezzetini paylaşmış iseniz, elbette onunla olacaksınız. Başkası ile olmanız elbette mümkün olamaz. Onun için burada dikkatli olmak lazımdır. Dost, arkadaş seçerken kimleri seçeceğimizin hesabını çok iyi yapmamız lazımdır. Bir saatlik, bir haftalık, bir aylık, bir yıllık, on yıllık arkadaşlıklar üzerinde durmak yerine, ebediyetimizi kurtaracak, bize faydası olacak, hayatımızda bizi Allah'a yönlendirecek dostları, arkadaşları bulmamız, öyle bir çevre içerisinde olmamız gerekir ki, yapmamız muhtemel yanlışları, kötülükleri de o çevrede bulunduğumuz için yapma imkanı bulamayalım. O bakımdan toplum ile arasındaki maddi ve manevi hukuku geliştiren, insanlarla ülfeti yerinde olan kişiler, bizler tarafından daha çok tercih edilmelidir. İşte bunun için çok iyi arkadaş ve dost çevresi bulalım ki, hem dünya hayatımızdaki huzurun, saadetin, mutluluğun, hem de ukba hayatındaki manevi çıkarlarımızın bugünden teminatı olma imkanlarını hazırlayalım.Kulluk dediğimiz bir olay var. Cenab-ı Hak Kur'ani Kerim'de: "Ey iman edenler! Eğer Allah'tan korkarsanız O, size iyi ile kötüyü ayırdedecek bir anlayış verir..." (Enfal, 8/29) buyuruyor. "Bildiklerinizle amel ederseniz bilmediklerinizi Allah size öğretir" (Aclunî, Keşfü'l hafâ, II, s.265,h. no: 2542) buyuruyor Hz. Muhammed (as). Sen, bildiklerinle amel ediyor, ibadette, taatte ısrar ediyorsun. Öyle bir şey oluyor ki, hakikaten hiçbir şey bilmiyorsun. Birden o bilmediğin şeye Allah seni alim yapıyor, arif yapıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.